*Peyk
Müzik sektöründe uzun yıllardır var olamayan dayanışma ruhunu "Yok birbirimizi kollamaktan başka bir yol" diyerek pandemi sürecinde tersine çevirmeye çalışıyor Peyk grubu. Olta Dayanışma albümleri bu ruhla oluşuyor. Fikir, grubun solisti İrfan Alış'tan geliyor.
Bu oluşum, sadece müziğiyle var olmaya çalışmış müzisyenler ve sahne emekçileri için bir umut, bir dayanışma. Albümlerden elde edilen gelirin tamamı, sürekli olarak, bağımsız ve zor durumda olan, geliri kesintiye uğramış müzik ve sahne emekçilerine aktarılacak.
İrfan Alış, "Pandemi dönemi bitince bu dayanışma bir kooperatif ruhuna evrilse ve zor durumda olan sahne emekçilerine, müzisyenlere, stüdyo çalışanlarına yıllar boyu devam edecek bir fayda ve gelir sağlayabilse keşke" diyor.
Olta albümlerinin ilki yayınlandı. Devamı da gelecek sanırım... Neyi hayal ettiniz, amaçladınız bu albüm serisiyle?
Amacımız aslında gayet basit. Hayalimiz şu: onlarca albüm yayınlasak, bir sürü şarkı toplansa, hepsi yıllarca devam edebilecek bir sistemin oluşmasına neden olsa. Pandemi dönemi bitince bu dayanışma bir kooperatif ruhuna evrilse ve zor durumda olan sahne emekçilerine, müzisyenlere, stüdyo çalışanlarına yıllar boyu devam edecek bir fayda ve gelir sağlayabilse.
"Dijital platformlardan dinlenebilir"
Evet, albümlerin devamı gelecek. 12 şarkıdan oluşan ilk albümümüz tüm digital platformlarda yayınlandı, ikinci ve üçüncü albüm yolda. Serinin diğer albümleri de oluşmaya ve yayınlanmaya devam edecek. Tüm bunları anlatırken, bir konuya daha değinmek istiyoruz, zor şart ve koşullarda aynı yolda yürüdüğümüz müzisyen dostlarımız şarkılarını kaydedip bu dayanışmanın içerisinde yer aldılar.
Başta da belirttiğimiz gibi beklentilerimiz, hayallerimiz bu yolda uzun yıllar devam edebilmek. İşte bu noktada, en önemli unsur, paylaşımın çoğalması ve insanların desteği. Dinleyici, bu dayanışmaya destek vermek, bu dayanışmanın içerisinde yer almak istiyorsa, tek yapması gereken digital platformlardan bu albümleri dinlemek.
"Okullar açılıyor, düğünler yapılıyor, AVM'ler açık ama..."
Pandemiden en çok - her kriz anında olduğu gibi- yine sanat dünyası etkilendi. Tiyatrocular "suskunluk" eylemine başladı mesela. Zor dönemler yaşayan sanatçılar, müzisyenler var. Bazı konserler, festivaller iptal ediliyor hâlâ. Konserler, sahne sanatları, oyunlar yapılamıyorken, farklı etkinliklerde yüzlerce insan bir araya gelebiliyor. Bu durumu nasıl yorumluyorsunuz?
Tek kelime ile ''üzücü''... Her türlü sıkıntılı dönemde kültür-sanat dünyası maalesef hep ilk etkilenen ve hep en son ayağa kalkan oluyor. Salgın müzisyenlerin hayatlarını rezil etti. Gerçekten çok zor durumdalar. Okullar açılıyor, düğünler yapılıyor, AVM'ler açık ama hâlâ çoğu etkinlik ve konserler yasak. Bizim sektör dışında herkes işinde gücünde. Bir şekilde ayakta kalmayı deniyoruz, uğraşıyoruz. Olta Dayanışma Albümleri bunun başlangıcı. Dayanışmamız lazım, paylaşmamız lazım, paylaştıkça çoğalmamız lazım. Biz bağımsız müzisyenlerin daha çok bir arada olması gerekiyor.
"MESAM ve MSG bir köşede oturup sadece olanları izledi"
Olta albümlerinin dışında müzik piyasası kendi içlerinde nasıl bir dayanışma gösteriyor ya da gösterebiliyor mu?
Müzik sektöründe maalesef yeteri kadar bir dayanışma yok. Örneğin, biz müzisyenleri temsil eden MESAM ve MSG kurumları pandemi süresi boyunca bir köşede oturdu ve sadece olanları izledi. Olta Dayanışma albümlerinin en önemli tarafı şu mesela: Bu oluşuma katılan, şarkısını veren müzisyen o şarkı ile vedalaşıyor. Belki o şarkı milyonlarca dinlenebilir. Ama müzisyen şarkısı ile vedalaşıyor ve bunu canı gönülden, ömür boyu sürecek bir şekilde yapıyor. Bu dayanışma örneği daha önce bizim sektörümüzde bildiğim kadarıyla olmadı. Umarım daha çok paylaşım ve dayanışma içinde oluruz. Çünkü yalnızız.
"Yaşayıp hep birlikte göreceğiz"
Şimdilik yaz aylarında açıkhava konserleri oluyor. Ama daha sonrası için neler öngörüyorsunuz?
Gelecek karanlık gözüküyor, ikinci dalga, kapalı mekanlar, konserlerin hâlâ yaz aylarında bile yasaklı olması bize gelecek için bir umut ışığı sunmuyor. Kapalı mekanlarda konserler yapılabilecek mi, yaşayıp hep birlikte göreceğiz.
Sansür yok, tarz ayrımı yok
Önümüzdeki Olta albümlerinde kimler yer alacak?
Birçok müzisyen hâlâ bize şarkılarını gönderiyor. Buradan belirtmek isteriz ki, şarkılarını göndermek isteyen müzisyenlerin kayıt kalitesine dikkat etmesi gerekiyor. Bir, tek gitar çalınmış ev kaydını maalesef kenarda bırakmak zorunda kaldık.
Müzik teknik olarak kaliteli olmalı ama sansür yok, tarz ayrımı yok. Ben beğendim o beğenmedi yok, her şekilde yayınlıyoruz. Müzisyen arkadaşlarımız, Veys Çolak'a ([email protected] ) kayıtlarını gönderebilirler.
Şu an ikinci albüm hazır, 4 Eylül'de tüm digital platformlarda yayında olacak. Üçüncü albüm de hemen hemen bitmek üzere. Gerçekten birbirinden iyi, güzel şarkılar. Pek çok müzisyen var, kimin ismini yazalım. Hepsi birbirinden özel, değerli, paylaşma ruhuna inanmış, aynı yolda yürüdüğümüz, kıymetli bağımsız müzisyenler.
(AÖ)