İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Sekreteri İsmail Boyraz, Mazlumder Genel Başkan Yardımcısı Recep Karagöz ve İHD Ankara Şube Sekreteri Fatma Güneş, Karabük'te Kürt öğrencilerin uğradığı saldırının ardından yaptıkları inceleme sonucunda bir rapor hazırladı.
28 Aralık 2012'de Roboski katliamının birinci yıldönümünde basın açıklaması yapan Kürt öğrencilere bir grup saldırdı, ardından üç kadın öğrencinin evi basıldı ve başka bir öğrenci saldırıya uğradı.
Saldırıya uğrayanların İHD'ye başvurması üzerine oluşturulan heyet, Karabük'e gitmende önce Karabük Valisi, Emniyet Müdürü, Karabük Üniversitesi Rektörlüğü ve Cumhuriyet Başsavcısı'ndan randevu talebinde bulundu. Rektörlük talebi kabul etmedi. Heyet diğer yetkililer ile ve mağdurlar ile görüştü.
Saldırıya uğrayan öğrencilerden Duygu Kasakolu, Tülay Akyurt, Kerem Sürek, Ziya Taş ve Cemil Çelik yaşadıklarını şöyle anlattı:
"28 Aralık 2012'deki Roboski katliamının birinci yıldönümü öncesinde yapılacak basın açıklaması için Emniyet Müdürlüğü ve Valiliğe başvuru yaparak yer gösterilmesi talebinde bulunduk."
"Karabük Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube, ülkücülerin ve Alperen Ocaklarının örgütlü ve güçlü olduğu 100. Yıl Pazar Yeri ve Belediye Binasının önünü gösterdi. 28 Aralık'ta yaklaşık 100 öğrenci basın açıklaması için toplandı. Açıklama sırasında ülkücüler Kürtler aleyhine sloganlar atarak taş ve şişelerle saldırdı."
"Terörist" diye imza topladılar
Raporda, diğer saldırılar da şöyle yer aldı:
"Aynı akşam Akkurt, Meryem Sine ve Pakize Çıktın isimli öğrencilerin evi, kadınlar evde değilken 10 kişilik bir grup tarafından basıldı, evleri tahrip edildi. Öğrenciler evi boşaltıp başka bir yere taşınmak zorunda kaldılar."
"Gökhan Balkaya spor merkezine giderken kendisine'Muşlu terörist sen misin?' diyen 15-20 kişilik bir grubun saldırısına uğrayıp yaralandı. Balkaya karakola şikâyette bulundu, soruşturma açıldı ancak failler halen yakalanmadı."
"Basın açıklamasına katılan öğrencilerden Duygu Kasakolu'nun kaldığı Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndaki ülkücü öğrenciler tarafından "terörist olduğu" iddia edilerek, yurttan atılması için imza toplanıp yurt müdürlüğüne verildi. Yurt müdürü öğrencilerin talebini reddetti."
"İki Kürt öğrenci ise 'eyleme katılmasanız da, Kürt değil misiniz, ileride siz de terörist olacaksınız' denilerek kaldıkları özel yurtlardan atıldı."
Heyet ile görüşen Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Çelik, öğrencilerin güvenliğini sağladığını iddia etti. Karabük Valisi İzzettin Küçük de kentte bu tarz olayların çok sık yaşanmadığını ve bu olayda da saldırı eylemini gerçekleştirenlerin içinde birkaç ülkücü ya da alperen ocaklarından kişilerin bulunduğunu ifade etti.
Karabük Cumhuriyet Başsavcısı Hakan Aslan saldırılar sonrası başlatılan dört ayrı soruşturmanın sürdüğünü açıkladı.
"Kürtlere saldırı sistematik"
Raporda, saldırıya uğrayan ve sürekli tehdit edilen kişilerin Kürt olduğu, öğrencilere yapılan saldırının sistematik bir hal aldığı, saldırıların planlı ve örgütlü olduğu ifade edildi ve şu önerilerde bulunuldu:
"Emniyet yetkilileri ve savcılık saldırganların arkasındaki güçleri bulmak için etkili bir soruşturma yapmalı. Karabük Üniversitesi yönetimi daha duyarlı davranmalı. Nefret söyleminde bulunan yerel basın ve bazı internet sitelerine yönelik soruşturma açılmalı." (AS)