Haberin İngilizcesi için tıklayın
İstanbul Üniversitesi, Tıp Fakültesii Psikiyatri Ana Bilim Dalı'ndan emekli Prof. Dr. Şahika Yüksel'in Barış İçin Akademisyenlerin "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini imzalaması sebebiyle "Terör örgütü propagandası" iddiasıyla Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davadaki esasa ilişkin beyanını yayınlıyoruz.
Özel bir haftadayız. 10 Aralık 2018 günü Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin kabul ve ilanının 70. Yıldönümünü kutluyoruz. Maalesef bizler buradayız.
‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriyi imzaladığım için açılan dava ile ilgili ifademi 22. Aralık. 2017 de sundum. Benim duruşmam barış talep eden 1128 akademisyenlerin ilk davalarından birisi idi. Bir yıl geçti.
Çağlayan Adliye binasında farklı ACMlerinde 500 kadar dava ve farklı açıklamalar yapıldı. Çağlayan Adliye’si hocalar için buluşma ortamı oldu. Arkadaşlar farklı usluplarla kendi disiplinlerinin getirdiği birikime uygun niye barış istediklerini anlattı.
Ben bir ruhsağlığı uzmanı bir kadın öğretmenim. Uzmanlık alanım kötü muamele, ayrımcılık ve işkence gibi farklı travmaların engellenmesi ve tedavisi.
Kimliğimin ve mesleğimin bana yüklediği özelliklerden biri yeri ve zamanı geldiğinde bağırmadan, şiddet kullanmadan düşünceni ifade etmek. Bu bazen bir metinin imzalanması bazen bir konuşma veya yazı olabilir. Hergün meslek yaşamımda çalıştığım kişilerle bunu yapmanın yollarını bulmaya çalışıyoruz.
Bugün sıra bende bir yıldır yaşananlarla ilgili düşüncelerimi özetlemek isterim. Açıklamamın sizin hakkımda vereceğiniz kararı değiştirmesini beklemiyorum.
Yetmişli yıllarda Şili’de Allende’ye yapılan darbeden sonra çok kişi tutuklandı ve işkenceye maruz kaldı. Bu devrede Şili’li terapistler eski mahkumlarla özel bir terapi yöntemi geliştirdi.
Tanıklık Tedavisi (Testimony Thearpy) kişiler yaşadıklarını aktarıp zorluklarını paylaştılar. Yaşadıklarını açıklayarak bir yandan kötü muamele işkenceyi belgeleyen avukatlar için delil toplanıyordu. Diğer yandan da duygularını ve zorluklarını azaltma başaçıkma yollarını keşfettiler.
Daha sonra tanıklık yöntemi dünyanın farklı yerlerinde işkence ve kötü muameleye maruz kalan kişi ve gruplar ve kişilerin tedavisinde kullanıldı.
Sesiz kalmanın insanın sağlığına zararlı olduğunu yaraların deşilmesinden yaraların onarılmasına giden yol olduğunu biliyoruz. Sessiz kalma kişiyi yalıtır.
Bu sadece bireysel bir süreç değildir. Ortak çalışmalar, buluşmalarda benzer şekilde süregiden toplumsal baskılara karşı koyma yolu olabilir.
Toplumsal travmaların etkilerinin derinleşmesini engeller. Üç yıl önce Türkiye’nin farklı yerlerinde ve çoğu birbirini tanımayan 1128 kişi aynı metini imzaladık. Bir yıldır siz bizi buluşturdunuz. Bir yıldır Çağlayan’da farklı ACM’lerde buluştuk. Birbirimizin davalarını izledik, beyanlarını dinledik.
Mahkeme öncesi kapılarda beklerken arkadaşlarımdan çok şey öğrendim, onları dinlerken çok şey öğrendim. Daha önce barış isteyen, düşüncemizi ifade eden metini imzalayan birkaç arkadaşı tanıyordum.
Bu süreçte çok kişiyle tanıştım. Çağlayan’da beni diğerleriyle tanıştıran yakınlaştıran saygı ve sevgimin arttığı bir süreç yaşadım/k.
Bu süreçte kazandığım yeni dostlarım ve benim çabalamama rağmen bağlantı kuramayıp anlayamadığım, anlamaktan vazgeçtiğim iddianamedeki savların geçerli olmadığını ifade ettiler. Ben bunu tek başıma yapamadım. Bu nedenle, hukuki savunmayı kıymetli avukatlarıma bırakıyorum.
Üzülerek gördüğüm bir diğer durumu dile getirmek isterim. Tıp öğrencilerine önce hasta muayenesinin ilkeleri öğretilir. Önce hasta kişi şikayetlerini anlatır, gerekli soruları sorduktan sonra muayene ederiz, gerekirse tetkik isteriz.
Elde edilen bilgilere (delillere) dayanarak bir tanı koyar ve tedavisine karar veririz. İlacın cinsi, dozu ve süresi kişinin özelliklerine göre farklılık gösterir. Üzülerek gördük ki, başsavcının bize yolladığı iddianamede bize atfedilen bazı suçlar var. Savcının 17 sayfalık iddianamesinde doğrusu tam anlamadım. Koherant bir ifade gelmedi.
Beklentim, sizler hukukçusunuz bana kopuk gelen ifadeleri delilere dayanarak açıklaması idi. 28, 32, 33, 34 ve tüm ACM’lerde görevli savcılar bu iddiaların geçerli olduğunu gösteren farklı delilleri mahkemeye sunma idi. Farklı açıklamalar, savunmalar yapıldı ama karar hep aynı. Kopyala yapıştır.
Bugün veya yakında bana da herhalde, 15 ay caza önereceksiniz. Ama ben gerekçelerini delillerin nasıl saptandığını dinlediğim davalarda göremedim.
Aynı metini imzalayan bizleri tek tek ayırmak istendi. Ama kollektif bir dava ortaya çıktı. Beraatımı talep ediyorum.
Şahika Yüksel hakkında
Istanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı'ndan emekli (Prof. Dr.), özel çalışıyor. Şiddetin ruh sağlığına etkisi özellikle kadınların cinsiyetleri nedeni ile maruz bırakıldıkları ayrımcılık, şiddet nedeniyle oluşan ruhsal sorunlara feminist bakış açısından yaklaşıyor.
Çalışmalarını yoğunlaştırdığı bir diğer alan cinsellik ve cinsel kimlik sorunları. Bu konuda bireylere ve ailelere danışmanlık yapıyor.(ŞK/TP)