Sağlık hakkı örgütleri bugün Ankara’da Meclis’in önünde bir araya geldi, kanun hükmünde kararnameler ile işini, sağlığını veya hayatını kaybedenlerle ilgili açıklama yaptı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türkiye Psikiyatri Derneği Ankara Şubesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi ve Ankara Tabip Odası imzalı açıklamada, işlerini geri alabilmek için 57 gündür açlık grevi yapan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın sağlıkları için kritik bir dönemde olunduğu ifade edildi.
“Gerekçe bile göstermeden işsiz bırakıyorlar”
Ortak açıklama özetle şöyle:
“Olağanüstü hal (OHAL) topluma kanun hükmünde kararnameler (KHK), ihraçlar, muhalif gazetelerin, televizyonların, derneklerin kapatılması, muhalif gazetecilerin ve siyasetçilerin tutuklanması olarak geri dönüyor.
“Toplumsal bir barış değil sürekli ayrıştırıcı, ötekileştirici politikalar geleceğimizi gittikçe karartıyor.
“Emekçiler soru dahi sorulmadan, gerekçe gösterilmeden işsiz bırakılıyor. Hukuk devleti iddiasının bile gereği yerine getirilmeden mahkeme ve itiraz yolları kapatılıyor.
“Anayasa Mahkemesi bile daha başvurular gelmeden ‘olumsuz’ kararını medyayla paylaşıyor.
“Mağduriyetlerin giderilmesi için kurulacağı iddia edilen Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu dört aydır kurulmadı.
“Bilimsel, özerk olması gereken üniversiteler birkaç kişinin inisiyatifine bırakılmış durumda ve binlerce akademisyen ihraç edildi.
“Barışı savundukları, barış imzacısı oldukları için yüzlerce akademisyen gözaltına alındı, üniversitelerinden ihraç edildi. Çoğu ihraç edilen emekçinin en temel hakkı olan seyahat hakkı da hiçbir gerekçe gösterilmeden, yurtdışına çıkış yasaklarıyla engelleniyor.”
“Yüzlerce sağlık emekçisi de işsiz kaldı”
“Son KHK ile de binlerce emekçi işsiz bırakıldı. Bu emekçiler içinde yüzlerce sağlık emekçisi vardı. Eski Ankara Tabip Odası yöneticisi ve TTB delegesi Doç. Dr. Asuman Doğan ve SES üst kurul delegesi Hemşire Gamze Karaoğlan da bu listede yer aldı.
“Ve artık ne yazık ki OHAL düzeni, KHK saldırıları emekçilerin yaşam hakkını bile elinden almaya başladı. Bugüne kadar ihraç edildikleri için intihar eden 37 insan yaşamını yitirdi. Onlarca emekçi şu anda psikiyatrik sorunlarla baş etmeye çalışıyor.”
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça
“Tepki gösterecek, dert anlatacak, adalet isteyecek hiç bir kapı bulamayan emekçiler, ülkenin dört bir yanında dertlerini anlatabilmek, işlerine ekmeklerine kavuşabilmek için eylemdeler.
“Bu eylemlerden bir tanesini de artık yaşamları ciddi risk altında Nuriye Gülmen ve Semih Özakça.
“177 gündür İnsan Hakları Anıtı önündeler ve 57 gündür de açlık grevindeler. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın sağlıkları için artık çok kritik bir dönemdeyiz.
“Bugün buraya ihraç edilen ve açlık grevindeki bu iki emekçinin haklarını koruma sorumluluğunun da mecliste, buradaki vekillerde olduğunu bir kez daha hatırlatmaya geldik. Bizim haklarımız biri veya birilerinin inisiyatifinde olamaz ve bunu korumak buradaki bütün milletvekillerinin görevidir.” (AS)