Uluslararası Af Örgütü'nün İngiltere'nin Güneybatı bölgesindeki Reading Üniversitesi'nde düzenlediği Konferansın başlığı, "Rusya, Çeçenistan ve Terör" idi.
Konferansta, Rus yazar Vladimir Bukovsky, eski KGB ajanı Albay Alexander Litvinenko, insan hakları savunucusu Çeçen avukat Abdullah Hamzayev, Eski Duma başkanı Ruslan Hasbulatov, 30 yıl boyunca Duma üyeliği yapan Yuli Rybakov, gazeteci Anna Politkovskaya ve Çeçen Başbakan Yardımcısı ve Kültür Bakanı Ahmed Zakayev konuyu bütün yönleriyle tartıştılar ve yaşanan duruma dair bilgiler aktardılar.
30 yıl boyunca Duma (Sovyetler Birliği Parlamentosu) milletvekilliği yapan ancak gizli servis KGB'nin sırlarını açışa çıkardığı için 6 yılını hapiste geçiren Yuli Rybakov
Redgrave'in "Savaş kötüdür, savaş bölgelerinde insan hakları çalışması yapmak da çok zordur," sözleri, 10 Mart günkü toplantının açılışındaki konuşmasını özetliyor.
Terörist kim?
Vladimir Bukovsky, "Rusya devlet başkanı Viladimir Putin bütün Çeçenleri terörist ilan etti," diyor. "Direniş savaşçılarını terörist olarak algılanması mantığından gidilirse tarihteki çoğu ismin, örneğin George Washington'ın da terörist ilan edilmesi gerekir".
İlk konuşmacı Bukovsky bir Rus yazarı. 1963'te Sovyetler Birliği aleyhinde yayın bulundurmaktan tutuklanmış, "akıl hastası" olduğu iddiası ile psikiyatri hastanesine kapatılmıştı.
12 yılını Sovyet hapishanelerinde psikiyatrik işkence altında geçiren Bukovsky serbest bırakıldıktan sonra ülkesini terk etti.
Bukovsky konuşmasında Rusya'da uygulanan "temizlik operasyonları"ndan, bağımsız medyanın susturulmasından, düşünce suçlularının sayısındaki artıştan söz etti.
Rybakov: 50 milyon kurban
30 yıl boyunca Duma (Sovyetler Birliği Parlamentosu) milletvekilliği yapan ancak gizli servis KGB'nin sırlarını açışa çıkardığı için 6 yılını hapiste geçiren Yuli Rybakov da konuşmasında Rusya'nın "emperyalist" yapısına değindi.
Rybakov, "Rusya'nın bugün terörle yüzleşmek zorunda. Rusya'daki terör kurbanlarının sayısının 50 milyonun üzerinde," dedi.
Eski milletvekiline göre; Çeçenistan, Rusya'nın en büyük hatasıdır.
"Rusya'nın emperyalist rejimleri ve hedeflerini tümden reddetmesi gerekir... Terörizm adaletsizliğin ve şiddetin sonucudur... Eskiden kitle imha silahları yalnızca birkaç süper devletin elinde idi, şimdi gitgide yayılıyor, yarın atom silahları nerede ise pazarlarda satılmaya başlayacak. Atom bombası bulunduran bütün ülkeleri terörist mi ilan edeceğiz?"
Litvinenko: Nazi faşizmiyle açıklanabilir
Konuşmacılardan Albay Alexander Litvinenko 20 yıl KGB'de, ve onun devamı FSB'de çalıştı; KGB'nin Rusya'nın "medya baronu" Berezovsky'ye suikast planladığını iddia edince "devlet düşmanı" ilan edildi.
"1999'daki apartman bombalama eylemleri Çeçenistan'a saldırmak için bahane oldu. Çeçen savaşı insan yaşamını ucuzlaştırdı" diyen Litvinenko tanıklıklarını "Rusya'yı Havaya Uçurmak - İçimizdeki Terör" kitabında topladı.
"Devletin gözünden düşmüş insanları öldürmek zorunda kalmak biz gizli servis çalışanlarına ağır geliyordu. Emirlere karşı çıkıp olayları savcılığa bildirdiğimizde astlarımın işine son verildi, ben tutuklandım."
Daha sonra, Rusya'yı terk eden eski ajan Rusya'nın Çeçenlere yaptığının ancak İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Nazi faşizmi ile açıklanabileceğini düşünüyor.
Hamzayev: Zakeyev'i haydut gösterenlere karşı çıkın
Konferans'ta Çeçenistan'daki çok tecavüz, işkence ve yok edilme olayına ise insan hakları savunucusu Çeçen avukat Abdullah Hamzayev değindi.
Hamzayev ilk kez bir Rus subayını (Yuri Budanov) 18 yaşındaki Kheda Kungaeva'yı kaçırıp, dövüp tecavüz ettikten sonra öldürmek suçundan mahkemeye çıkaran kişi olarak, "Bu ihlallerin pek azı ortaya çıkarıldı," diyor.
"Bütün devrimler içinde suç unsuru taşır. Uluslararası politikada terörizmle mücadele adına masum insanlar öldürülüyor, tek bir suçluyu cezalandırmak için dokuz kişiyi feda edemezsiniz, on kişinin onunun da yaşıyor olması gerekir."
Hamzayev'e göre; "Rusya bağımsız bir ülke olma hakkını kullandı, şimdi Çeçenler bunu yapmaya kalktığında niye engel oluyor?"
Konuşmacı, bugünkü Çeçenistan'ı şöyle özetliyor: "Özgür değiliz, üç yıldır pasaport taşımamız zorunluluğu var. Her an baskın olabilir, pasaportlar alınabilir, sonra da geri verilmez. İleride işe yarayabileceği düşünülenler serbest bırakılabilir, kalanlarda bir daha hiç haber alınmayabilir. Ailenin parası varsa yakınını serbest bıraktırabilir. "
Hamzayev, konuşmasını dünyaya bir mesajla bitirdi: "Susmayın, süper güçlere Çeçenlerin de bağımsız yaşamaya hakları olduğunu söyleyin. Zakayev'i terörist, haydut olarak gösteren bu insanlara karşı çıkın."
Hasbulatov: Yarın güneşi görebilecekler mi?
"Bir milyon Çeçen vatandaşı yarın güneşi görebileceklerinden emin olamadan yaşamlarını sürdürüyorlar."
Eski Duma başkanı Ruslan Hasbulatov bu tespitini, "Rus ordusunun eylemlerinin hepsi de cezai eylem. Çeçen savaşında ihlal edilmeyen tek bir insan hakları yasası kalmadı" sözleriyle sürdürüyor.
"Rusya, Çeçenistan'da insanları, endüstriyi, ekolojiyi sistemli bir şekilde yok ederek tam bir devlet terörü uyguluyor. Üstüne üstlük Çeçenleri terörizmle suçluyor."
İkinci Çeçen savaşında Rus kaynaklarına göre 5 bin, uluslararası kaynaklara göre 15-20 bin Rus askeri öldü. Çeçenlerin kayıpları ise Rus kaynaklara göre 12 bin, uluslararası kaynaklara göre 120-150 bin idi. 1994-1996 arasındaki birinci savaştaki 100 bin kişi de eklenince toplam kayıp 250 bin kişiyi buluyor ki, zaten Çeçenistan'ın toplam nüfusu 1 milyon.
Bu verilerden sonra, Hasbulatov soruyor: "Söyleyin bana kim kimi öldürüyor? Gerçek terörist kim?"
Hasbulatov'a göre; Ruslara verdiği mesaj çok açık: "Bizi askeri yollarla alt edemezsiniz. Tutulacak tek bir yol var, o da barışçı çözüm."
Hasbulatov, konuşmasını Avrupa, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Güvenlik Konseyi'ne Çeçen halkına yardım çağrısı yapıyor ve "Ruslar dış destek olmadan bu savaşı kazanamazlar. Bu işten maddi çıkar sağlayan askerler var" notunu düşüyor.
Politkovskaya: İnsanlar benden bile medet umuyorlar
Gazeteci Anna Politkovskaya, Avrupa Güvenlik Örgütü (AGİT) "Gazetecilik ve Demokrasi" ile Uluslararası Af Örgütü (UAO) "Yılın Gazetecisi" ödülleri sahibi, ayrıca Moskova tiyatrosu baskınında Çeçen eylemcilerle müzakereleri yürüttü.
Politkovskaya gözlemlerini özetledi:
* Her gece köyler kar başlı kişilerin baskınına uğruyor. Gençler teker teker evlerinden toplanıp götürülüyor.
* Evinden götürülen ve kendisinden bir aydır haber alınamayan gencin annesine, referandumda oy kullanıp kullanmayacağını sordum, "oğlum dönünceye kadar, hayır" dedi.
* Bu anne oğlunu geri alabilmek için bir kadınlar birliği kuruyor, çünkü öteki oğlunu da kaptırmaya niyetim yok."
* Bu insanların sesi olacak kimse yok. Öyle çaresizler ki benden bile medet umuyorlar.
* Bir köye gitmiştim,baktım kaldığım evin önünde metrelerce kuyruk oluşmuş. Dertlerini bana anlatmak isteyenlerin kuyruğu.
Başbakan yardımcısı: Anayasayı Çeçen halkı belirleyecek!
Son konuşmacı Çeçen Başbakan Yardımcısı ve Kültür Bakanı Ahmed Zakayev, "Bizler terörist değiliz. Biz zulüm gören bir ülkeyiz," dedi.
"İnsanların sürekli işkence, cinayet ve kaçırılmalarla yüz yüze. Bismarck Marx'ın Kapital'ini okuduğunda, bu kitaptan sonra dünyada çok gözyaşı dökülecek demişti. Biz de Ruslar Çeçenistan'ı işgal ettiğinde aynı şeyi söyledik. "
Zakayev, Çeçen hükümetinin, Moskova tiyatro baskınını kınadığını, bu tür suçluların Rus olsunlar Çeçen olsunlar uluslararası mahkemede yargılanacaklarını belirtti.
"Çeçenistan'ın laik bir devlet mi yoksa bir İslam devleti mi olduğu" yolundaki soruyu ise "1992'de Cahar Dudayev'in hazırladığı Çeçen anayasası İslami öğeler içermekle birlikte laiktir," şeklinde yanıtladı ve ekledi: "Anayasanın son şeklini Çeçen halkı belirleyecektir."
Tarihe bir bakış
Çeçenistan Kafkas dağlarında 6 bin metrekarelik bir alanda 1 milyon nüfuslu bir ülke. 2 Kasım 1991'de Rusya'dan bağımsızlığını ilan etti, 1992 Mart'ında ilk anayasa yürürlüğe girdi.
Rusya bu bağımsızlığı tanımadı ve Çeçenistan Cumhurbaşkanı Cahar Dudayev önderliğindeki bu hareketi sindirmek amacıyla ordusuyla 1994'de Çeçen topraklarına girdi.
1994'de Rus birliklerinin Çeçenistan'ın başkenti Grozni'yi yerle bir edip kenti ele geçirmesinin ardından Rusya tek taraflı ateşkes ilan etti. Çeçen silahlı birlikleri bu ateşkese uymayarak 1995'te Rusların Budyonnovsk kentine saldırıp kentin hastanesindeki 2 bin kadar sivili rehin aldı.
Görüşmeler sonucunda, rehineler salıverildi, taraflar askeri birliklerin geri çekilmesi ve silahlı isyancıların silahsızlandırılmasını esas alan bir askeri anlaşma imzaladı.
Yeltsin: Müdahale hata olabilir
Ancak çatışmalar durmayınca, anlaşma geçerliğini yitirdi. Dönemin Rusya devlet başkanı Boris Yeltsin, 1996'da Çeçenistan'a müdahale konusunda "hata yapmış olabileceklerini" söyleyerek ateşkes ilan etti. Sonuçta, Mayıs 1996'da barış ilan edildi.
Şu anda, Rusya Çeçenistan'ı hala kendi yönetiminde bir ülke olarak görüyor, ancak Çeçenistan da kendi yönetimini kendisi yürütüyor.
Öte yandan, Çeçenistan'da insan kaçırma, rehin alma gibi olayların ardı arkası gelmiyor. Çeçen hükümeti Çeçenistan'ın uluslararası platformda adına gölge düşüren bu tür suçların Rus gizli servisince, Rusya ise "Çeçen İslami terör örgütleri"nce gerçekleştirildiğini öne sürüyor.
Uluslararası insan hakları kuruluşları ise, Rusya yönetimini Çeçenistan'da insan haklarının ihlal edildiğini, insanların kaçırıldığı, işkenceye maruz kaldığı yolunda raporlar yayınlıyor. (*) (EG/NM)
(*) Tarihçe, merkezi New York'ta bulunan İnsan Hakları Gözlem (Human Rights Watch) Çeçenistan raporundan alındı.