TPD, yapılan haberlerde psikiyatrik sürecin damgalanmamasına özen gösterilmesinin önemine dikkat çekti ve nitelikli ve doğru bilgi sunma, önemli sorunlara işaret etme gibi görevlerin izlenme kaygısından önde gelmesi gerektiğini belirtti.
Haber programları konuyu "damgalar" şekilde ele almamalı
Programlar arasında 19 Şubat'ta yayınlanan, Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi ve Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ndeki görüntülere yer veren Deşifre ve 5 Mart'ta yayınlanan ve Aydos Huzurevi'ndeki görüntülere yer veren Arena yer alıyor.
TDP, bu görüntüler üzerine görüş, öneri ve planlarını bildirdi:
* Hastaya kötü muamele edilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez.Sağlıkla ilgili tüm alanlarla, özellikle psikiyatri hastaları ile ilgili haberlerin basında yer alması hassas bir konudur ve bu haberlerin basında sunuluşu, yorumlanması konusunda basın ve ilgili meslek çalışanları azami dikkat göstermelidir.
* Haber programının ruh sağlığı alanında çok daha yaygın olan örneğin psikiyatri yataklarının yetersizliği, hasta başına düşen psikiyatri uzmanı, hemşire, hastabakıcı ve diğer yardımcı ruh sağlığı çalışanı sayısının düşüklüğü, buna bağlı olarak hizmetin niteliğinde düşme, hatta gerekli hizmetin verilememesi gibi sorunları gündeme getirmek yerine programın izlenme oranını yükseltme kaygısıyla sansasyonel olabilecek haberleri tercih etmesi şaşırtıcı değildir. Ancak bu, basın yayın organlarının tutumunu olduğu gibi kabul etmeyi gerektirmez.
Türkiye Psikiyatri Derneği,basına bu konuda düzenli olarak geri bildirim vermeyi, örneğin nitelikli ve doğru bilgi sunma, önemli sorunlara işaret etme gibi görevlerinin izlenme kaygısından önde gelmesi gerektiğini hatırlatmayı, Ruh sağlığı alanında önde gelen sorunlar konusunda kamuoyuna bilgi vermeye devam etmeyi, konuyu hükümetin, öncelikle de Sağlık Bakanlığı'nın gündeminde tutmak için ilgili makamlarla temasını sürdürmeyi planlıyor.
Haber programında konunun ele alınış biçimi, psikiyatriye, psikiyatri hastalarına ve ruh sağlığı çalışanlarına yönelik damgalamayı pekiştirecek niteliktedir.
Oysa çözüm için başta gelen iki çıkış noktası, hizmet koşullarının iyileştirilmesi ve damgalamanın azaltılmasıdır.
Bunların gerçekleştirilebilmesi için sivil toplum kuruluşlarının çabasının gerektiğini belirten Dernek, 23 Sivil Toplum Kuruluşu'nun TPD önderliğinde oluşturduğu Ruh Sağlığı Platformu'nun bu hedeflere ulaşmak için çalıştığını belirtti.
Açıklamada, bu çabaların, ruh sağlığı hizmetlerine devletçe ayrılan bütçe yetersiz kaldığı sürece, ruh hastalarının toplum içinde rehabilitasyon ve tedavisi için gerekli alt yapı kurulmadıkça istenen sonuçları veremeyeceği de belirtildi.
Merkez, Sağlık Bakanlığı'nın devlet hastanelerine yeni hemşire ve sağlık personeli atamadığı, var olanların emeklilik ya da istifalar nedeniyle giderek azaldığı, bu hizmetlerin taşeron firmalar aracılığı ile temin edilen asgari ücretli, eğitimsiz ve niteliksiz temizlik elemanlarıyla yerine getirildiği koşullarda, nitelikli hizmet verilmesi olanağı olmadığına da dikkat çekti. (NZ/EZÖ)