Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütü, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a dava açan gazeteci Marie Colvin’in ailesine destek verdi.
Colvin’in ailesi, Marie Colvin’in, rejimin gazetecileri kasten öldürme politikasının bir parçası olarak cinayete kurban gittiğine ilişkin kanıtlara sahip olduklarını öne sürdü.
RSF de Colvin’in ailesini bu iddialarını desteklediklerini açıkladı.
RSF’den yapılan açıklamada “Bugün, Suriye ordusunun sivillere yönelik suçlarla ilgili bilgi verdikleri için gazetecilerin hedef seçilip öldürüldüğünü biliyoruz” dendi.
RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire “Bu dava gösteriyor ki gazetecilere yönelik suçların cezasız kalmaması için harekete geçmenin mümkün” diye konuştu.
RSF’nin desteğini açıkladığı, Washinton’da Esad aleyhine açılan davada ABD'deki Adalet ve Hesap Verebilirlik Merkezinin yaklaşık 4 yıldır yürüttüğü soruşturma sonucu açıldı.
Aile avukatları, 22 Şubat 2012’de Humus’taki bombardımanda Colvin’in ve beraberindeki Fransalı fotoğrafçı Rémi Ochlik’in ölümünden Suriye yöneticilerinin doğrudan sorumluluğu olduğu iddia ediyor.
Avukatlar, Suriyeli kadın bir rejim muhbirinin Colvin'in yerini bildirdiğine dair belgeyi ve Esad rejiminin gazetecileri hedef alan saldırıya onay verdiğine dair kanıtları mahkemeye sundu.
22 Şubat 2012’de Colvin ve Ochlik’in öldüğü bombardımanda Fransalı muhabir Edith Bouvier, Suriyeli basın özgürlüğü savunucusu Wael al-Omar ve İngiltereli fotoğrafçı Paul Conroy da yaralanmıştı.
Marie Colvin kimdir?
Marie Colvin, 1956'da doğdu. Yale Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra New York'ta United Press International için gece 12'den sabah 6'ya polis muhabiri olarak çalışmaya başladı. 1984'te Paris'te United Press International yayın yönetmeni oldu.
1985'ten beri ise İngiltere'de Sunday Times gazetesi için çalışıyordu.
Sunday Times'ın Ortadoğu muhabiri olan Colvin, 1986'daki El Dorado Canyon operasyonunun ardından Kaddafi'yle ilk röportaj yapan gazeteci oldu.
Yugoslavya, İran, Sri Lanka ve Zimbabwe'de yaptığı çalışmalar nedeniyle İngiltere basınından iki kere (2001 ve 2010) "En İyi Dış Haber Muhabiri" ödülü aldı.
2000'de Kosova ve Çeçenistan'da yaptığı haberler için International Women's Media Foundation'dan "Gazetecilikte Cesaret Ödülü"nü ve Foreign Press Association'dan Yılın Gazetecisi Ödülü'nü aldı.
BBC'nin Arafat: Behind the Myth belgeselinin editörlüğünü ve yapımcılığını yaptı. İspanya İç Savaşı'nda muhabirlik yapan Martha Gellhorn hakkında bir belgesel hazırladı.
2010'da, savaş bölgelerinde gazetecilik yapmanın tehlikelerine dair yaptığı konuşmada Colvin, gözünü kaybetmesine ilişkin bir soruyu şöyle yanıtlamıştı:
"Birçoğunuz kendinize 'Bunun bedeli hayatımıza değer mi? Gerçekten bir fark yaratabilir miyiz?' diye soruyorsunuzdur.
"Bu soruyu yaralandığımda kendime sordum. Hatta bir gazete, 'Marie Colvin bu sefer çok mu abarttı" diye manşet atmıştı. O zaman da, şimdi de cevabım aynı: Evet, değer". (EA)