Hatay’ın Antakya ilçesi Ekinci Mahallesi'nde 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve bine yakın kişinin yaşamını yitirdiği Rönesans Rezidans'a ilişkin davanın ilk duruşma görüldü.
Haklarında 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istenen 4’ü tutuklu, 1’i firari, 8 sanığın yargılanmasına Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.
Duruşmaya tutuklu sanıklar Mehmet Haşim Eraslan, Bülent Seküçoğlu ile Önder Artun katılırken müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun ise cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile hazır edildi.
Sanıkların kimlik tespitinin ardından iddialarla ilgili savunmalarına başlandı.
İddianamede yer alan rezidansın yapımındaki kusurlar sanıklara soruldu.
Gazete Duvar’dan Burcu Özkaya Günaydın’ın haberine göre; kaçmaya çalışırken havaalanında yakalanan Coşkun, ilk alınan bilirkişi raporuna itiraz etti.
Rönesans Rezidans'ın yapı denetim sorumlusu tutuklandı
"Böyle bir deprem olacağını bilemezdik"
İlk alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu iddia eden Coşkun, şunları söyledi: “Valilik’te, AFAD’ta, Habib-i Necar Cami, Adliye Sarayı projelerinde yer aldım. O dönem yönetmelikte beton kullanımı c-7’ydi. Ben c-30 beton kullandım. En kaliteli demiri ve çeliği kullandım. Binayı yaparken hiçbir masraftan kaçınmadım. En üst teknolojiyle en sağlam binayı yapmaya çalıştım.
Binanın yıkılması depreme bağlı. Biz o dönemin bütün yönetmeliğini uyguladık. Hatta en üst seviyede her şeyi yaptık ama deprem ivmesi çok yüksekti. O yüzden bina yıkıldı. Raporlarlar da belirtilen betonun dağılması sonucunda binanın yıkılmasını kabul etmiyorum. Eğer kalitesiz olsaydı bina yan yatmazdı, çökerdi. Binanın iskelet sistemi sağlamdı. O dönemki deprem yönetmeliğine göre deprem ivmesinin yüzde 40 olarak hesaplanması gerekirdi. Biz de bu yönetmeliğe göre yaptık ama deprem bunun 3 katıydı. Böyle bir deprem yaşanacağını biz de bilemezdik.”
6 ŞUBAT DEPREMLERİ
Antakya | Enkazında bin insanın can verdiği Rönesans Sitesi'nin "inşaat sorumlusu" tutuklandı
"Havalimanına neden gittin?"
Mahkeme başkanı, Coşkun’a, havalimanında neden bulunduğunu, bankadan yüklü miktarda para çekildiği söylemlerinin doğruluğunu sordu.
Coşkun, Karadağ’da sattığı binalar olduğunu, tapu işlemleri için yurtdışına çıkması gerektiğini ve bu yüzden Karadağ’a gitmesi gerektiğini, kaçma girişiminin olmadığını ifade etti.
Coşkun, kardeşi Hüseyin Coşkun’un neden yurtdışına çıktığını sorusuna ise; “kardeşinin de tapu işlemleri için yurtdışına çıktığı” yanıtını verdi.
Coşkun, mahkeme başkanının kardeşinin neden geri dönmediğine dair sorusuna da “Görüşmüyorum, bilmiyorum” cevabını verdi.
HASUDER'İN HATAY RAPORU
Antakya'da 57 bin binadan 52 bininin yıkılacağı, en az 30 bin kişinin öleceği biliniyordu
"Yıkımın tek sorumlusu depremdi"
Rezidansın Uygulama Denetleyicisi Mehmet Haşim Eraslan ise, şirketinin 2013 yılında kapanarak başkasına devredildiğini belirtti.
2023 yılının kasım ayında ifadeye çağrıldığını belirten Eraslan, binanın yıkılmasındaki en büyük etmenin depremin ivmesi olduğunu belirterek şunları söyledi: “O dönemin bina yönetmeliğine göre 0,4 büyüklüğünde olması gereken deprem ivmesi bunun üç katı büyüklüğünde olmuştur. Biz yüz yılın depremini yaşadık. Binanın tek yıkım sorumlusu depremdi.
Kimse bu kadar büyüklükte bir deprem olacağını tahmin edemezdi. Biz yönetmelikte ne varsa ona göre davrandık, ona göre yaptık. O dönem inşaat denetlendi, her şey yapıldı, hiçbir sorun yoktu. Eğer daha detaylı ilerlersek burada herkes suçlu olur, devlet de suçlu olur. Ben görevimi yaptım.”
"Ben bilmiyorum, denetim yapmadım"
Yapı denetim firma kontrol elemanı Önder Artun da "Ben dünyanın yaratılmasını anlatmak istiyorum. Dünyanın anlaşılmasında nuruyla sevinç anlamına gelen Hz. Muhammed'den bahsetmek istiyorum" diye sözlerine başladı.
Mahkeme başkanının, Rönesans'ta denetim yapıp yapmadığı sorusuna Artun, "Ben bilmiyorum, denetim yapamadım. 22 yıllık esnafım" dedi.
Söz alan Artun'un avukatı, Önder Artun'un 2018 yılında kardeşinin vefatının ardından “aklı dengesi yerinde değildir” raporu olduğunu belirtti. Başkan, o raporun geçerli olmadığını, yakın zamanda "aklı dengesi yerindedir" raporu verildiğini söyledi.
6 ŞUBAT DEPREMLERİ
Antakyalılar enkaz başında bekliyor | Umut var çalışma yok
"İnşaatta işçi öldü beni müdür yaptılar"
Rönesans Rezidansı inşaatında işçi olarak çalışan ve şirketin 20 senelik işçisi olan İbrahim Dahioğlu, sitenin yapım sürecini hatırlattı ve şöyle konuştu:
“İnşaatta bir ölümlü kaza yaşandı, bir işçi vefat etti. Sonra bir yapılanmaya gidildi bu yapılanma sürecine beni proje müdürü yaptılar. O süreçte de inşaatın yüzde 80’i bitmiş; fayans, duvar boyama gibi ince işler kalmıştı. Beni proje müdürü yapan kişi de müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun. Ben hiçbir şekilde imza atmadım. İnşaata da hiç girmedim. Böyle bir yetkim yoktu. 2 yıllık inşaat teknikeriyim. Benim mühendislik gibi mimarlık gibi yetki gerektirecek bir işim yoktu. Oradaki çalışanları toparlayıp işçilerin denetimini yapmakla görevliydim. Başka da bir şey yapmadım. Proje müdürü olduğum için tutuklu yargılandım. İnşaatın yüzde 80’i de bitmişken proje müdürü oldum. Beraatimi talep ediyorum.
Mahkeme başkanının, Dahioğlu’nun sözleri üzerine “Neden hiçbir vasfın yokken seni proje müdürü olarak atadılar, hiç düşünmedin mi?” diye sordu.
Dahioğlu, şirketin 20 yıllık işçisi olduğunu ve kendisine güvendiklerini belirterek bu nedenle proje müdürü olmayı kabul ettiğini söyledi.
Sanıkların ardından yakınlarını kaybeden aileler söz aldı.
"Üç gün enkazda kaldık, kızım engelli kaldı"
Rezidansta eşini çocuğunu kaybeden, 5 yaşındaki kızıyla beraber yaralı kurtulan Türkan Danacı, "Siz bizim neler yaşadığımızı biliyor musunuz? Eşim vefat etti, oğlum kucağımda öldü. Üç gün enkazda kaldım, 5 yaşındaki kızımla kurtulduk ama sakat kaldık. Aylarca bakıma muhtaç halde yaşadım. Kızım yüzde 60 engelli kaldı. Avukatlar depremin ivmesi yüksekti diyor ama bize burası 9-10 şiddetinde depreme dayanıklı diye yüksek fiyattan satıldı. Temeli sağlam, raylı sistem denildi. Bu işte imzası olan, sorumluluğu olan herkesten şikayetçiyim" dedi.
"Hâlâ torunumun kemiğini arıyorum"
Rezidansta oğlu ve gelini vefat eden, torunu hâlâ kayıp olan Remziye Bozdemir ise; müteahhit avukatının, "Hazır beton dökülmüş, kum ve çimento ayrıştı diyorlar, böyle bir şey olabilir mi?" sözlerine tepki gösterdi: "Bina yirmi saniyede çökmüştü. Ben oğlumu kumun içinden çıkardım, gömülmüştü. Avukat 'kum yok' diyor nasıl yok. Doğalgazlı rezidansta mutfakta tüp kullanılıyordu. Tüpler patladı, A blokta üç gün yangın çıktı. Lütfü Savaş geldi, yangını gördü, kaçtı. Zaten idealist demişti. Onların evlatları yaşıyor, benim evlatlarım toprağa gömüldü. Dere yatağına 12 kat niye yaptın, doğalgazlı binada neden tüp kullandın? Torunumun kemiğini arıyorum hâlâ. En ağır cezayı alsınlar" diye konuştu.
6 ŞUBAT DEPREMLERİ BİANET ANTAKYA'DA
"Kardeşim enkazı kendi elleriyle kazıyor, AFAD yardıma gelmiyor"
Bir sonraki duruşma 17 Temmuz'da
Konuşmaların ardından talepler alındı. Mahkeme, sanık avukatların yeniden karot örneği alınması talebini reddetti. Tutuksuz sanıkların tutuklanması talebi reddedildi. Tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamına karar verilerek, duruşma 17 Temmuz'a ertelendi.
Ne olmuştu?
Resmi rakamlara göre Rönesans Rezidans'ta, Hataysporlu futbolcu Christian Atsu, Hatayspor Sportif Direktörü Taner Savut ve milli hentbolcu Cemal Kütahya’nın da aralarında olduğu 269 kişi öldü. Ancak ölüm oranı olarak açıklanan 269 cenazesine ulaşılanlar, binden fazla insanın yaşadığı siteden bine yakın kişinin öldüğü tahmin ediliyor.
Yıkımın ardından müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun, Karadağ'a kaçmaya çalıştığı sırada İstanbul Havalimanı'nda yakalanarak ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak’ suçundan tutuklandı.
Yapı denetim şirketinin yetkilisi Mehmet Haşim Eraslan, yapı denetim şirketinin müdürü ve şirket ortaklarından Bülent Seküçoğlu ile kontrol elemanı Önder Artun da "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak" suçundan cezaevine gönderildi.
Yapı denetim şirketinin yetkililerinden A.K., inşaat teknikeri İ.D. ve şantiye şefi B.M. tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldı.
Müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun’un kardeşi ve rezidansın statik proje sorumlusu, şantiye şefi ve şirket ortağı Hüseyin Yalçın Coşkun ise kırmızı bültenle aranıyor.
Lütfü Savaş, Coşkun'u sahiplenmişti
Hatay eski Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, depremden dört gün sonra 10 Şubat 2023'te Show TV’de katıldığı programda Rönesans Rezidans’a ilişkin soruda müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun’u sahiplenmişti.
Savaş, “Orası bizim eski Mimarlar Odası başkanımızın [Mehmet Yaşar Coşkun] yaptığı bir bina. Bu arkadaşımız gerçekten idealist bir insan. Bunu büyük ihtimal şartlarına uygun yapmıştır, deprem yönetmenliğine göre yapmıştır. Biz küçük bir kıyamet yaşadık. Burada ne belediye ne mevzuat ne bunu yapan insanlar gerçekten de çok sorgulanırsa biz onlara yazık etmiş oluruz" demişti.
(RT)