Haberin Kürtçesi için tıklayın
15 Mayıs 1932 yılında Celadet Bedîrxan öncülüğünde yayın hayatına başlayan Hawar dergisi, Latin alfabesiyle yayımlanan ilk dergi olmasından dolayı Kürt basın yayın tarihi açısından önemli bir ekol olarak kabul ediliyor. Derginin yayınlandığı gün bu yüzden yıllardır Kürt Dil Bayramı olarak kutlanıyor. Kendisinden sonra gelen pek çok yayın organını etkileyen Hawar Dergisinde dönemin önemli aydın, yazar ve çizeri yazılar yazdı. Celadet Bedirxan’dan tutalım Osman Sabri, Cegerxwîn, Nureddîn Zaza, Qadrîcan, Kamûran Bedirxan, Rewşen Bedirxan, Kadri Cemil Paşa bu isimlerden bazıları.
TIKLAYIN - "Kürt Yayıncılığında Dergicilik" dizisi Avrupa'daki Kürt dergileri ile devam ediyor
1943 yılına kadar 57 sayı olarak yayınlanan ve son sayısı 15 Ağustos 1943 yılında yayınlanan dergi, bu tarihten itibaren yayınlanmaz oldu. Kürt kültürü, sanatı, öyküsü, tarihi, coğrafyası, müziği, folklorü ve Kürtlerle ilgili bütün konularda yazıların yayınlandığı bu dergi, bir de yazılı dilin standartlaşması için de önemli bir başlangıç teşkil ediyor.
TIKLAYIN - Kürt Yayıncılığında Dergicilik
Hawar ile ilgili akademik çalışmaları ve araştırmalarıyla bilinen Ronayi Önen dergi ile ilgili olarak şunları söylüyor: “Hawar öncelikle Kürt dilini çok etkiledi. Yazılı dilin standartlaşmasının temelini attı. Bu temel kendinden sonraki çalışmaların önünü açtı. Günümüze kadar da dil ile ilgili çalışmaları etkiliyor.”
Önen Hawar Dergisi’nin önemine, ulusal kimliğin oluşmasına dair görüşlerini bianete anlattı.
Basın yayın araçları ulusal kimliğin oluşumunda nasıl bir role sahiptir?
Ulusal kimliğin oluşturulmasında en etkili yapı toplumsal etkileşimdir. Başka bir değişle, bireylerin dil, toprak, tarih, kader birliği ve ortak diğer değerler ya da ortak semboller gibi ulusal kimliğin öğelerini bilince çıkarmaları için etkileşim halinde olmaları ve karşılıklı iletişim içinde olmaları gerekiyor. Gazete, dergi vd kitle iletişim araçları bu unsurlar arasındaki bağın oluşturulması ve güçlendirilmesi için oldukça etkili araçlardır. Bu araçlar etkileşimin önünü açıyor.
Peki, bunu nasıl gerçekleştiriyorlar? Öncelikle ortak aidiyet ya da orijinal alanlar oluşturuyorlar, farklı kültürler arasında etkileşim oluşturuyorlar, ortak eğlence ve yas duyguları besliyorlar. Ya da diğer bir deyişle bireylerin bir gruba ait hissetmeleri için onların aynı olaylardan eşit şekilde etkilenmelerini, eğlenmelerini, öfkelenmelerini ya da kızmalarını sağlıyorlar. Bundandır dolayıdır basın ya da medya dediğimiz araç kimliklerin oluşturulması ve güçlendirilmesinde oldukça büyük bir role sahiptir.
Bir basın yayın aracı olarak Hawar hangi şartlarda yayın hayatına başladı? Neyi amaçlıyordu?
15 Mayıs 1932 yılında Celadet Bedirxan öncülüğündeki bir grup Kürt aydını Hawar dergisinin ilk sayısını yayınladı.
Bütün tarihi olaylarda olduğu gibi Hawar dergisi de tarihsel bir arka plandan yoksun olarak ortaya çıkmadı. Hawar Dergisi ve yazar çizerleri kültürel, tarihi ve siyasi olarak Kurdistan Gazetesi, Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi, Rojî Kurd, Hetawî Kurd ve Jîn gibi yayın organlarında yer alan, başka bir deyişle kendilerinden önceki yurtsever aydınlara sırtlarını dayadılar. Onlar gibi ulusal bir söylem oluşturmak için çabaladılar. Öyle görünüyor ki Celadet Bedirxan ve yol arkadaşları bu dergilerin ve ve bu dergilerin ardındaki siyasi-kültürel hareketlerin deneyimlerinden besleniyorlardı.
Derginin amaçları
Derginin amaçları şu başlıklar altında toplanmıştı; Kürt alfabesini yaygınlaştırmak, Kürtçe gramerin oluşturulması ve tarif edilmesi, Kürtçe’nin lehçelerinin karşılaştırılması, Kürtçe klaik ve folklorik eserlerin basılması, Kürtler’in gelenekleri ile ilgili etnografik eserlerin yayımlanması, Kürtlerin tarih ve çoğrafyaları ile ilgili araştırılmaların yapılması. Latin alfabesiyle Kürt dilini geliştirmek bunların içerisinde en başat olanıydı.
Elbette Celadet Bedirxanin hayatı anlatılmayı değer bir hayattı. Nasıl bir hayat yaşadığı, onu dergi yayınlamaya iten sebepler nelerdi ve bu dergi hangi şartlar altında yayınlandı gibi hususlar bu açıdan önem taşıyor. Celadet Bedirxan, Kurdistan Teali Cemiyeti’nin kurucularından Emin Alî Bedirxan’ın oğlu. Celadet Bedirxan de gençlik yıllarında Cemiyet’e aktif olarak katıldı. Edward William Charles Noel’in günlüklerinden anlıyoruz ki Celadet ve kardeşi Kamuran Bedirxan ile birlikte Noel’in 1919 yılında Kürdistan’a yaptığı geziye katılmışlar. Britanya istihbaratından olan Noel, Kürtler’i Kürdistan fikri etrafında buluşturmayı amaçlıyordu. Mustafa Kemal’in müdahelesi ile bu gezileri yarım kalıyor.
Celadet Bedirxan Eylül 1922’de sürgün ediliyor. 1925 yılına kadar Fransa ve Almanya’da sürgün hayatı yaşıyor. Celadet Bedirxan 1925 yılında Almanya’dan Mısır’a geçiyor. 1927 yılında Lübnan’a geçen Celadet Bedirxan kısa sürede buradaki Hoybun Derneği’nin ilk seçilmiş başkanı olur. Bilindiği gibi Hoybun, Ağrı İsyanı ardından kuruldu. Ağrı İsyanı’nın yenilgisi ardından yönünü Suriye’ye çevirdi.
Celadet Bedirxan’ın Suriye’ye geçtiği bu tarihte, Suriye Fransız mandası idi. Aynı dönemde İstanbul’da yaşayan pek çok yurtsever Kürt aydını da Suriye’ye gelmişti. Bu durum Suriye’deki Kürt nüfusu arasında yurtsever fikirler gelişmeye başladı.
1930 yılında Ağrı İsyanı’nın yenilgisi, Kürtler’in yeni bir askeri stratejiyi geliştirmesine zemin oluşturdu. Kürt aydınları Kürt toplumunun mücadeleye kanalize edilmesi ve ulusal bir kimlik etrafında buluşması için ulusal bir fikrin oluşması gerektiğinin farkına vardı.
Celadet Bedirxan Hawar’ı önce Kamuran Bedirxan ve Qadrican’ın desteğiyle yayınlamaya başladı. Sonra Osman Sebrî, Cegerxwîn ve Nuredîn Zaza gibi aydınlar katıldı. Celadet ve Kamuran Bedirxan başta olmak üzere söz konusu aydınlar, Kürt halkının aidiyet duygularının güçlendirilmesi gerektiğine inanıyorlardı. Bunu sağlamak için de basın yayın araçlarını kullanmaya karar verdiler. Hawar’ın yayınlanmasının ardındaki tecrübe ve arka plan az çok bunlardı.
Hawar Kürt dergiciliğini nasıl etkiledi?
Yazılı dilin standartlaşmasının temelini attı. Bu temel kendinden sonraki çalışmaların önünü açtı. Günümüze kadar da dil ile ilgili çalışmaları etkiliyor. Hawar oldukça belirgin bir yurtsever odaktı ve ulusal bir söylem oluşturuyordu. Söylemin dayandığı birkaç temel bulunuyor. Bunlardan biri de dildir. Kürt aydınları Kürt dilinin geliştirilmesi ve standart bir dil haline gelmesini çok önemsiyorlardı. Ayrıca ortak kimlik duygusuna ulaşmak için dili bir araç olarak görüyorlardı. Bundandır ki söz konusu dönemde ulus oluşturmanın temel unsurlarından biri, dildi. Literatür, dil büyük kitleler tarafından kabul edilip meşrulaştırıldığında, dilin sembollerinin siyasi kadrolar için güçlü bir siyasi silah haline geldiğini gösteriyor. Dilin varlığı ulusal varlığı daha da meşrulaştırıyor. Bundan dolayı 20. Yüzyılın başlarından itibaren Kürt aydınlarının en öncelikli amacı, dilin farklı konuşma varyantları için ortak bir dil oluşturmaktı.
Kendisinden öncekilerden etkilendi
Hawar’ın kadroları kendilerinden önceki yayınlarda yazan öncül kadrolar gibi standart bir dil oluşturmayı amaçladı. Bununla ortak kimlik duygusunu oluşturmayı hedefliyorlardı. Bu işin başarısı Hawar’a nasip oldu.
Hawar’ın Kürt dergiciliği üzerinde ne tür bir etkide bulunduğuna baktığımızda, öncelikle 1980’lerde Avrupa’da yayınlanan dergilerden bir kısmının Hawar’ın takipçisi olduğunu görüyoruz. Bu dergilerde yurtsever fikrin oluşmasının peşine düşmüşler. Hawar’da olduğu gibi bunlar da bunu dil aracılığıyla hayata geçirmeye çalışmışlar. Onlar da dili Kürt kimliğinin bir olgusu olarak ele almış, iktidara karşı direniş alanı ve Kürt ulusunun varlığının temel şartı olarak değerlendirmişler. Paris Kürt Enstitüsü tarafından yayınlanan Hêvî dergisini buna örnek gösterebiliriz. Takipçisi dergiler yine dilin gelişmesine el almış ve Celadet Bedirxan’ın temelini attığı standartı esas almışlar. Bu çizgi, hala Kürt dergiciliğinde temsil edilmekte.
Ronayi Önen hakkındaLiseyi Mardin'in Derik ilçesinde okuyan Önen, Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nden mezun oldu. Farklı okul ve kurslarda İngilizce öğretmenliği yaptı. Yüksek lisansını İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler Bölümü'nde yaptı, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden de Doktora derecesini aldı. 2005 yılında İstanbul Kürt Enstitüsü'nden eğitmenlik sertifikası aldığından beri farklı mecralarda Kürtçe eğitmenliği ve aktivistliği yapıyor. 2009-2018 yılları arasında İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde Kürtçe Eğitmenliği yaptı. İstanbul Kürt Enstitüsü'nde Kürtçe ders kitapları hazırladı. Farklı dergilerde dil, kimlik, eğitim üzerine yazıları yayınlandı. Eserleri; Hînker, I,II,II (Kürtçe dil eğitimi serisi-Sami Tan ile birlikte) İstanbul: İstanbul Kürt Enstitüsü (2009-2021), 1990'larda Kürtler ve Kürdistan, Derleme Bülent Bilmez, Ayhan Işık ve Tahir Baykuşak ile birlikte İstanbul: Bilgi Üniversitesi Yayınları 2015, Kovara Hawarê û Rola Zimên a di Netewesaziya Kurdî de, İstanbul: Peywend, 2019. |
(FD)