Planlarını ve taleplerini açıklamak için önceki gün (Çarşamba) Edirne'de bir toplantı düzenleyen Çekiç, "Amacımız Romanların dönüşümünü ya da değişmesini değil, diğer insanlarla eşit haklara sahip olmalarını sağlamak ve ayrımcılığın önüne geçmek. Romanlar da talep etme haklarını kullanmalı" diye konuştu.
Üniversitede Roman kürsüsü
Roman (Çingene) dernekleri örgütlenme amacıyla bir araya gelerek ROM-DER'i kurmuş ve Edirne merkezli olarak çalışmalarıma başlamıştı.
Çekiç, "Romanların barınma, eğitim, sağlık, iş gibi, devletin siyasi iktidarının, sivil toplumun ve tüm insani kurum ve kuruluşların ilgi alanında olmalı" diyor.
Çekiç, özellikle eğitim sorununa dikkat çekiyor. Federasyon olarak burs verecek Roman üniversite öğrencisi bulmakta zorlandıklarını aktaran Çekiç, diğer yandan Romanları aşağılayan ve ayrımcılığı körükleyen eğitim müfredatının değiştirilmesi, ortadan kaldırılması hukuki yolları zorlayacaklarını söylüyor.
ROM-DER'in eğitim alanında öngördüğü girişimlerden biri de üniversitelerde Roman kürsüsü oluşturmak.
"Ayrımcılığı Romanlar da içselleştiriyor"
Varolan ayrımcılılığın Romanlar tarafından da içselleştirildiğini vurgulayan Çekiç, "Bu durumu ortadan kaldıracak ve eşit ve özgür bireyler olarak, yaşamak konusunda hem kendimizi hem de bize ayrımcılık uygulayanları eğiteceğiz" diyor ve bu konuda yasal düzenleme ve yaptırımların oluşması için de çalışmalar yürüteceklerini belirtiyor.
1934 tarihli İskan Kanununun İskan Mıntıkaları bölümünde Türkiye'ye göçmen olarak alınmayacaklar arasında Madde 4'de "A. Türk kültürüne bağlı olmayanlar" "B. Anarşistler", "C. Casuslar", "Ç, Göçebe Çingeneler", "D. Memleket Dışına Çıkarılmış Olanlar" yer alıyor.
Romanların Türkiye'ye göçmen olarak gelmeleri yasaklanıyor. 70 yıllık yasanın bu maddesi, bugüne kadar değiştirilemedi.
"Suçlu değiliz, rengimizi varlığa dönüştüreceğiz"
Federasyon başkanı Çekiç, toplumun Romanları suç işleme potansiyeline sahip görmesinin nasıl engelleneceğine dair "Bu inanışın yanlış bir inanış olduğunu kanıtlayacağız. Romanların sevimli ve insani yanlarını tanıtacağız" diyerek Türkiye'nin en önemli rengi olduklarını ve bu rengi zengin bir varlık haline dönüştürme çabalarını ifade etti.
Başkan Çekiç, Romanların kapalı toplum yapısından dolayı, geliştiremedikleri örgütlenmeye de değiniyor ve "Romanların kendi aralarında ve toplumun diğer kesimleriyle ortak örgütlenmeler yaratılması için çaba koyacağız. Siyasette ve diğer sivil toplum örgütleri, sendikalar ve derneklerde görev almaları için özel bir çaba koyacağız" diyor.
Ayrıca, federasyon, Romanların bireysel tanıklıklarını toplayarak, belgelemeye çalışacak ve istatistik bilgiler oluşturacak.
Romanların diğer çalışmalarıysa şöyle:
* Talep etme hakkı geliştirme,
* Romanların üretim ilişkileri içinde yer almaları için istihdam yolları ara
* Alternatif yaşam alanları, üretim yöntemleri (kooperatif gibi) oluşturma
* Romanların doğal yeteneği olan müzik, tiyatro ve sanatsal yeteneklerine ağırlık verecek etkinliklerde bulunma. (EZÖ/EÖ)