"Türkiye'de Romanların Haklarının Geliştirilmesi" projesi kapsamındaki saha araştırması, Roman çocukların eğitimde uğradıkları ayrımcılığın örneklerini sıralıyor.
Yoksulluk, ailelerin eğitim düzeyindeki düşüklük gibi nedenler ayrımcılığın üstesinden gelmeyi daha da güçleştiriyor.
Avrupa Roman Hakları Merkezi (ERRC), Helsinki Yurttaşlar Derneği (hYd) ve Edirne Roman Kültürünü Araştırma Geliştirme ve Yardımlaşma Derneği'nin (EDROM) ortak projesinde Adrian Marsh'ın yürüttüğü çalışmada ortaya çıkan eğitimde ayrımcılık örneklerinden bazıları şöyle.
Sulukule'de Roman çocuklar dersliklerde diğer çocuklardan ayrılarak farklı sıralara oturtuluyor.
Kağıthane'de Roman çocuklarla Roman olmayan çocuklar karışık sınıflara kaydediliyor. Ama Çingene çocuklar çoğunlukla ayrı dersliklere yerleştiriliyorlar. Aileler öğretmenlere ve müdüre bu durumu şikayet ediyor, ama sonuç alamıyorlar.
Küçükbakkalköy'de Roman bir kız çocuğu öğretmene en uzak, arka sırada oturtulduğunu anlatıyor. Bu nedenle duyamıyor ve konsantre olamıyor. Öğretmene ön sırada oturup oturamayacağını soruyor, "Yalnız bu seferlik" yanıtını alıyor.
Sulukule'de aileler çocuklarını okula yazdırmakta zorlandıklarını, okulların reddettiğini söylüyor. "Okullardan hiçbiri bu mahallelerden çocuk istemiyor. Önce bir okula, sonra diğerine gönderiyorlar, gönderecek yer kalmayınca okula kabul ediyorlar."
Zaten dezavantajlı durumda olan Roman çocukların ek eğitim olanaklarına erişime ihtiyaçları var. Ancak yoksulluk buna engel oluyor.
Edirne'de bir okulda öğretmenler Roman çocukların temel bilgileri öğrenemeyeceğini düşünüyor. Roman çocukların fazla bazı okullarda Roman olmayan aileler çocuklarını okuldan alabiliyor.
Aydın Germencik'te bazı okullarda Roman olmayan öğrenciler başka okullara aktarılmış. Bir önceki yıl okula Roman öğrencilerin gelmesinin ardından öğretmenlerin çoğu istifa etmiş.
Ankara Ulucanlar'da bir okulun müdürü Roman çocuklara düşmanca davranıyor, fiziksel şiddet uyguluyor, küfür ediyor, giysilerine ilişkin olumsuz yorumlar yapıyor. Roman olmayan çocuklar da çocukları dışlıyor, oyunlarına almıyor.
Afyon'da Roman öğrencilerden biriyle tartışan okul müdürü, Pazar yerindeki insanları Romanların evlerine saldırmaya teşvik ediyor. Bunun sonucu olarak Romanlar yerlerinden ediliyor.
Şavşat'ta 6. sınıftaki kızının bir rahatsızlık nedeniyle hâlâ okuma yazma öğrenemediğini düşünen Çingene bir kadın okulu kızının durumunu araştırmaya ikna edememiş; kız çocuğu öğretmen tarafından "Evine git, ailen öğretsin" diye azarlanmış.
Kağıthane'de bir Roman genç özel bir Kuran kursuna yazılmak istediğinde Çingenelerin kabul edilmediği yanıtını alıyor.
Bartın Aladağ'da mahalledeki iki ilköğretim okulu çocukları kayıt için sürekli diğerine gönderiyor. Bu nedenle çocuklar öğretim yılının ilerleyen zamanlarında kayıt olabiliyorlar ve geride kalıyorlar.
Şavşat'ta Lom bir ailenin kız çocuğu okulun en başarılı öğrencisi, "yeterince terbiyeli olmadığı" için diploma töreninde konuşmasına izin verilmiyor. Aile karşı çıkınca izin veriliyor. Okulda A, B ve C sınıfları var. "Saygıdeğer" ailelerin çocukları A sınıfında, Çingene çocukların tümü C sınıfında. (TK)