Rize’nin Fındıklı İlçesindeyiz.
İlçe, Doğu Karadeniz’in “Paris”i olarak anılıyor. Rize’nin on bir ilçesi arasında CHP’li yerel yönetimin olduğu tek ilçe. Nüfusu, 15 binin üzerinde.
İlçenin eski adı Viçe. Viçe’de 14-18 Ağustos tarihlerinde Fındıklı Belediyesi tarafından “Yeşil Altın Gümüş Deniz Festivali” düzenlendi. Fesitval, viçefest etiketiyle Fındıklı Belediyesi’nin sosyal medya hesaplarından da paylaşıldı. Festivalin bir başka özelliği de 20 yıl aradan sonra gerçekleşen ilk festival olması.
Festival kapsamında, yerel üreticilerin elinden çıkmış gıdalar, süs –hediyelik eşyalar Fındıklı’nın en işlek caddesinde kurulan stantlarda halkla buluşturuldu. Gündüzleri, atölyeler gerçekleştirildi, sivil toplum ve siyaset dünyasından önemli kişilerin katıldığı buluşmalar düzenlendi.
Akşamları ise, festivale müzik damgasını vurdu. Moğollar, Mor ve Ötesi, Selçuk Balcı, Erkut Küçükşahin, Korhan Özyıldız, Ayşenur Kolivar ve Fındıklı Belediyesi Kadın Korusu sahne aldı.
Festivalin en dikkat çeken yanlarından biri, çocuk ve toplumsal cinsiyet odaklı etkinliklere de ev sahipliği yapmış olması. Festivalin üçüncü günü 16 Ağustos Cuma günü gerçekleşen atölyelere katıldım. Bu atölyelerde, kadın ve çocuk önceliğini de net olarak gördüm.
Çocuklar farklı dillerde şarkı öğrendi
Çocukların özne olduğu ilk etkinlik Tuncay Ergüven Tesisleri’nde sanatçılar Ayşenur Kolivar ve Onur Şentürk’ün katılımıyla gerçekleşti. Şentürk’ün kemençesi eşliğinde çocuklara Gürcüce, Lazca ve Hemşince şarkılar öğretildi. Büyük çoğunluğu Lazlardan oluşan çocuklar komşu halkların dillerinde de şarkı öğreniş oldu. Çocuklara yönelik etkinlikler bununla da sınırlı değildi.
Çocuklar Fındıklı'yı fotoğrafladı
Atölyenin hemen yanındaki salonda “Çocuk gözünden Fındıklı” sergisi açıldı. Sergide Özlem Şendeniz’den üç hafta eğitim alan çocukların yine kendilerinin çektikleri ve sergi için seçtikleri fotoğraflar yer aldı. Şendeniz, EğitiMeci kapsamında gerçekleştirdikleri fotoğraf atölyesini şöyle anlatıyor:
“Yaşanan mekâna çocukların gözleri ile bakmak yetişkinlerin sahip olduğundan farklı, unutulmuş, bir bakış açısını hatırlamayı gerektirir. EğitiMeci Fotoğraf Atölyesi ile 30 Temmuz 2019 Salı günü Fındıklı çarşısında yaptığımız fotosafari ile bu bakışı yeniden yakalamaya çalıştık.
“33 fotoğraflık seçkiyi çocukların yoğunlukla odaklandığı, fotoğrafladığı mekânlar ve kompozisyonlar dâhilinde onlarca fotoğraf arasından seçtik. Anlattıkları hikâyelerde çocukların dikkatlerini çeken renkleri, objeleri, doğayı ve portreleri vurgulamak için bir yol haritası hazırlamaya çalıştık.
"Eğlendik, öğrendik"
“Seçki içinde büyüyen sokakların; evlerin –eski ve yeni evlerin-; balkonlardan gelen imgelerin; mekândaki objelerin; çöplerin; insanların; mazgaldaki, merdivenlerdeki renklerin; vitrinlerin; doğayı ve kent mekânı paylaştığımız hayvanların öne çıktığını göreceksiniz.
“Bizler bu çalışmada eğlendik ve öğrendik. Mekâna bizim baktığımız açıdan farklı açılarla da bakıldığını anımsadık.”
Toplumsal cinsiyet atölyesinde film izlendi
Toplumsal cinsiyet atölyesinde Yeşilçam’da kadın temsili tartışıldı. Barış bildirisini imzaladıkları için üniversiteden uzaklaştırılan üç kadın akademisyen Hatice Yeşildal, Sultan Zengin ve Pelin Yalçınoğlu atölyeyi yönetti. Atölyede, Filmmor'dan Melek Özman'ın yönettiği, 70-80-90'lı yılların kadın oyuncularının öykülerinin anlatıldığı “Masum, Küstah, Fettan” adlı belgesel film izlendi.
Günün sonunda ise gazeteci İsmail Saymaz’ın katıldığı söyleşiye ilgi yoğundu. Dün gece, yağmur altında söylenen şarkılarla sona eren festivale Barış Akademisyenlerince kurulan Barışa Ezgiler’in söylediği çok dilli şarkılar da akıllarda yer etti. (EMK)