Hrant Dink Vakfı'nın düzenlediği "Mardin ve Çevresi Toplumsal ve Ekonomik Tarihi" başlıklı konferansta konuşan Hrant Dink Vakfı Başkanı Rakel Dink, "bu coğrafyanın geçmişini konuşmak, hakikati bulmak ve yüzleşmek için" bir araya geldiklerini söyledi.
"Geçmişin izlerini sürmek yüzleşme fırsatını yakalamak ruhsal iyileşmeyi kolaylaştırır. Bizler bu coğrafyanın geçmişini konuşmak ve tarihe tanıklık etmeye geldik. Hakikati bulmak ve yüzleşmek için geldik."
Açılış konuşmasını yapan Rakel Dink, temmuz ayında Roboski'ye giderken Mardin'e yollarının düştüğünü ve bir Ermeni Kilisesi ararlarken karşılaştıkları esnafın söylediklerinin çok manidar ve birçok şeyi açıkladığını vurguladı.
"Siz atıl mahalledeki kiliseyi mi arıyorsunuz? Bu topraklarda pek çok dil ve kültür artık etkisizleşti. Etkisizleşme başlayınca sevgi ve bereket de beraberinde gitti. Buralardaki yaşam sessizleşti. Burada bir araya gelenler ölüm sessizliğini bozmaya çalışıyor."
Ötekileştirilen toplum
"Mardin ve Çevresinin Genel Görünümü" ve "Bölgenin Etnik Çeşitliliği" konularını içeren bugünkü oturumlarda Süryani Dernekleri Federasyonu Başkanı Evgil Türker, konferansın bölgede yaşayan ve ötekileştirilen toplumun karanlık tarihini aydınlatacağını belirtti.
Cengiz Aktar ise geçmişte yaşanan ve halen devam eden acıların unutturulmaya çalışıldığını ve tarih kitaplarında çarpıtılarak yanlış bilgilendirmeye yol açtığını dile getirdi.
"Resmi tarihin görmezden geldiği her şeye ışık tutmaya çalışıyoruz. Bu amaçla her defasında resmi ilim ve irfan yuvalarına başvuruyoruz. İlmi destek talep ediyoruz. Her defasında onlar resmi tarihin konforuyla başbaşa kalmayı tercih ediyorlar.
"Bizler yine yolumuza devam ediyoruz. Bu memleketin tarih bilgisi çok zayıf. Osmanlı'nın çöküşü ve ardından başlayan uluslaşma süreci ile ilgili olarak resmi tarihin söyledikleri dışında bir şey bilinmiyor.
"Bu toprakların düzeni neden bozulduğunu, sonuçlarının ne olduğu, devletin kendi vatandaşına neleri reva gördüğünü, komşuların birbirlerine neler yaptığını kimse bilmiyor.
"Yaşanan acılar ve toplu şiddet hakkındaki her şey çarpıtılmış ve bunlar ilgili okulların tarih derslerinde bölük pörçük bilgiler verilerek okutuluyor. Bunun nedeni yaşanan olayları unutmak gayretidir."
1915
Konferansa yurtdışından katılan David Gaunt, "Çatılardan Görünen- Mardin'de Herkes Çatılardan Ne Görebiliyordu-1915" başlıklı konuşmasında, nefret söyleminin marjinal gruplar tarafından değil, yerelleşmiş merciler tarafından oluşturulduğunu ve halka yayıldığını söyledi.
10 Haziran 1915'te başta Ermeniler olmak üzere Müslüman olmayan çeşitli azınlıkların toplatıldıklarını ve çeşitli işkencelere maruz kaldıklarını belirten Gaunt, nefret söyleminin Ağustos 1914'teki seferberlik döneminde pazarda çalışan Hıristiyanların mallarına el konulmasıyla ve çeşitli hitap şekilleriyle başlatıldığını ve daha sonra bu söylemlerin 1915'te soykırıma dönüştüğünü aktardı.
Ara Sarafian ise "Toplumları Haritalama: Arisdages Dengants ve onun 1878 Siirt raporu" başlıklı konuşmasında, Van kökenli din adamı Dengants'ın Patrikhane tarafından yetkilendirilerek 1872'de çeşitli etnik gruplara ilişkin demografik kayıtların bulunduğu ilk yazılı nüfus raporundan bahsetti.
Konferansın bugünkü kapanışını "Hafıza ve Hayat: Turabdin Süryanileri Sözlü Tarihinden Örnekler" başlıklı konuşmasıyla yapan Abdürrahim Özmen, tarihte "Osmanlı hoşgörüsü"nün etkili olmadığını, 1895 ila 1915 yılları arasındaki soykırımda yapılan Seyfo (Kılıçtan Geçirme) ile görülebilir olduğunu ve Seyfo'nun Süryani toplumunda ve çeşitli azınlıklarda toplumsal hafızayı oluşturduğunu öne sürdü.
"Azınlıklara yapılan dışlamalar ve aşağılamalar olağan hale gelmiştir ve içselleştirilmiştir. Geçmişte Süryaniler korku ve tedirginlik içerisinde yaşamışlardır ve bu tedirginlik hala devam etmektedir."
Mardin Erdoba Elegance Otel'deki, Mardin Tabipler Odası, Mardin Barosu, Mardin Sinema Derneği, Turabdin Süryani Kültür ve Dayanışma Derneği ve Mardin KAMER'in desteklediği 'Mardin ve Çevresi Toplumsal ve Ekonomik Tarihi' başlıklı konferans yarın devam edecek.
Konferansın son gününde yarın, "Bölgeye Müdahaleler", "Milliyetçiliklerin Ortaya Çıkışı", "Mardin'de Şiddet, Pogrom ve Soykırım", "Travma Sonrası Yaşam" konuları tartışılacak.
Hrant Dink Vakfı daha önceki yıllarda Adana, Diyarbakır ve çevre illerine ilişkin benzer toplantılar düzenlemişti. (BÇ/YY)