"Devletin sanat için ayırdığı bütçe yetersiz. Yurtdışından konuk sanatçılar geliyor, orkestra elemanlarına ücret ödeniyor, salon kiraları maliyetli, enstrümanlar pahalı... Bu masrafları karşılamak için sponsorlara ihtiyaç duyuluyor. İşinsanlarının yardımları da aslında genel sorunun çözümüne büyük bir katkı sağlayamıyor."
Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Senfoni Orkestrası'nda viyolonsel sanatçısı olan Cansu Uygun Baygün, Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç'un Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası'na konuk şef olduğu konseri ve Koç'un fagot sanatçısı Burak Özdemir'e sağladığı bursu bianet'e değerlendirdi.
Mimar Sinan Üniversitesi'nde şeflik eğitimi alan Orçun Orçunsel'se organizasyonlar özel sektörün eline geçtiğinde kuruluşların reklam amaçlı hareket ettiğini, bilet satmaya yönelerek tanıdık isimlerle çalışmayı tercih ettiklerini söyledi.
"Böylelikle yeni yetişen öğrencilere pek yer kalmıyor..."
"Profesyonel orkestralar herkese açık değil"
Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuarı'nda okutman olarak görev yapan Pelin Karayılan Koç'un bir öğrenciye 25 bin euro burs vermesini fikir olarak beğendiğini ifade etti.
"Yeni yetişen şefler çok yetenekliyse önemli orkestralarla beraber konser verebiliyor. Profesyonel orkestralar bunun dışında çok açık değil ama üniversite orkestraları, örneğin bizimki yeni mezunlara hatta öğrencilere de bu imkanı sağlıyor."
Koç'la beraber verilen konserin ses getireceği düşünülerek yapılmış olabileceğini belirten Baygün, "bu konserin diğer işinsanlarının da maddi desteğini sağlamak için düzenlendiğini düşünüyorum" dedi.
"Orkestralar işinsanlarından destek istemek zorunda"
"Türkiye'de orkestralar varolmak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Bulunabilen en kolay çözüm de işinsanlarından destek istemek. Bu dünyanın her yerinde böyle yapılıyor. Devletten destek istemek çok zor. Herkesin elindeki işi bırakıp buna konsantre olması gerekiyor. Koç bu manada bir hayır işlemiş ama devlet bütçe ayırsa bizim işimiz çok kolaylaşırdı."
Borusan Filarmoni Orkestrası'nın arkasında maddi destek olduğundan organizasyonları çok daha rahat düzenlediğini anlatan Baygün, üniversite orkestralarının sponsor bulmasının çok zor olduğunu ifade etti.
"Özel şirketleri arkasına alması reklam ve tanıtım açısından da avantaj. Türkiye'de reklam olmadan seyirci çekmek çok zor. Tabii ki konserler versinler, biz de izleyelim ama işinsanlarının desteğini almaya çabalamak zorlayıcı bir süreç."
"'Dahi Çocuk' yasası tekrar yürülüğe girsin"
Koç'un verdiği bursun Türkiyeli gençlerin yurtdışında tanınması için iyi bir fırsat olduğunu kaydeden Orçunsel, devletin bunu eskiden "Dahi Çocuk" yasasıyla yaptığını söyledi.
"Devlet yapmadığı için özel sektöre kaldı. O yasanın tekrar yürürlüğe sokulması gerekir. Konservatuarlarda olanaklar kısıtlanmaya başladı. Örneğin yurtdışında kuyruklu piyano varken Türkiye'de kaynak yetersizliğinden duvar piyanosu var. Benim bir dünya turnesi planım var ama kaynak olamdığı için imkansıza yakın." (GG)