Rahip Brunson Davasında Tutukluluğun Devamı Kararı Verildi

Cezaevindeki "Dua" kod adlı bir gizli tanığın ifadesiyle 9 Aralık 2016'da tutuklanan "FETÖ örgütün üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlediği" ve "casusluk yaptığı" gerekçesiyle yargılanan ABD'li Rahip Andrew Craig Brunson'un yargılanmasına bugün İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

Protestan din insanı "FETÖ yapılanmasının üst düzey yöneticileriyle bağlantı kurmakla" ve "PKK örgütünü desteklemekle suçlanıyor. Rahip Brunson hakkında tutuklanmasından 18 ay sonra hazırlanan iddianamede "örgüt adına suç işlediği" gerekçesiyle 15 yıla kadar, "casusluk" suçlamasından ise 20 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Savunmasını Türkçe yaptı

“Türkçe biliyor musunuz” diye sordu. Brunson’un yanıtı “Az biliyorum” oldu. “Savunmanızı Türkçe mi yapacaksınız” sorusuna da “Türkçe yapacağım. Anlamazsam sorarım” yanıtını verdi.

Duruşma, iddianamenin okunmasıyla başladı. İddianamenin okunması yaklaşık 45 dakika sürdü.

"Türkiye'yi seviyorum; masumum"

Mahkeme başkanının susma hakkını kullanabileceği ya da savunma için zaman talep edebileceğini belirtmesi üzerine Brunson savunma ek süre istemediğini ve savunma yapacağını söyledi.

Andrew Craig Brunson savunmasına “Tanrı’nın bir hizmetlisiyim. 1993 yılında eşimle Türkiye’ye taşındık. Tek gelme nedenim İsa Mesihi anlatmak ve ona öğrenci yetiştirmekti. 2000’de İzmir’e taşındık ve Yeniden Doğuş Kilisesi’ni açtım. Yanlış hiçbir şey yapmadım. Devlet bizi her zaman izledi. Türkiye aleyhine hiçbir şey yapmadım. Tam tersine Türkiye’yi seviyorum. 25 senedir Türkiye için dua ediyorum. Masumum. Gerçeğin ortaya çıkmasını istiyorum şimdi. İddiaların ve suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Bu faaliyetler katılmadım. FETÖ benim inancıma bir hakaret. Ben Hristiyan bir din adamıyım. Ben İslami bir harekete katılmazdım. Ben İsa Mesih’e öğrenci yetiştirmek istiyorum. Benim inancım ve mezhebim böyle bir şey kabul etmezdi”.

"Başka odaya alınmak istiyorum"

Savunmasını verirken kısa süreli fenalık geçiren Brunson, dinlendikten sonra cezaevinde yaşadığı sorundan bahsetti:

"Sorun Şakran'da değil. Benim kafamda. Tek kişilik odada kalıyorum. Psikolojim bozuldu. Psikiyatri ilaçları kullanıyorum. Başka odaya alınmak istiyorum. Yalvarıyorum beni Buca'ya geri gönderin" dedi.

"Tek adam"la ilgili attığı SMS soruldu

Mahkeme başkanı ilk duruşmada Brunson'ın attığı bir SMS üzerinde özellikle durdu. Darbe girişiminden altı gün sonra Brunson'ın iletişimde olduğu Dan adlı arkadaşına attığı bu SMS'te "Tek adam yönetimi ivme kazanacak" diye yazdığı belirtildi. ABD'li papaza bu ifade ile neyi kastettiği sorusu yöneltildi.

Mesajın tercümesini kabul etmeyen Brunson, siyasi değil ruhani bir kasıt olduğunu söyledi. Mahkeme başkanı bunun üzerine Brunson'a "Sen askeriyenin Türkiye'ye demokrasi getireceğine mi inanıyorsun?" sorusunu yöneltti. Brunson, "Ben 'Darbe başarısız oldu, kötü oldu' diye bir şey demiyorum. Türkiye sarsıldı ama iyi şeyler olacak demek istiyorum" sözleri ile yanıt verdi.

Tutukluluğa devam kararı

Mahkeme, Brunson'ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Tanıkların ifadelerini kanıt olarak kabul eden hâkim, Brunson'ın kaçma riskini göz önünde bulundurarak bu hükme vardığını açıkladı.

Bir sonraki duruşma tarihi 7 Mayıs 2018 olarak belirlendi.

Trump gündeme getirmişti: "Sizde de bir papaz var, onu bize verin"

Brunson'un tutuklanmasından Türkiye'nin haberi 17 Mayıs 2017'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'de Donald Trump ile görüşmesiyle olmuştu.

Bu görüşmede Türkiye tarafının Fethullah Gülen'in iadesini talep edileceği konuşuluyordu. Ancak görüşmede Trump, o güne kadar gündeme gelmeyen bir konuyu açtı ve Amerikalı rahip Andrew Craig Brunson'ın serbest bırakılmasını istedi.

Washington tutuklandığından beri Brunson'un serbest bırakılması için girişimlerde bulunuyor. Erdoğan ABD'nin Pennsylvania eyaletinde yaşayan Fethullah Gülen'in Brunson ile takas edilmesini önermiş, "Amerika bizden bir papazın iadesini istiyor. Sizde de bir papaz var. Siz de onu bize verin" ifadelerini kullanmıştı. 

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert ise kendisine ABD Dışişleri'nin bu öneriye nasıl baktığını soran gazetecilere, "Bakın, bu yoldan gidebileceğimizi hayal edemiyorum" yanıtını vermişti. (PT)