11 yaşındaki Rabia Naz Vatan'ın ölümüyle ilgili soruşturmaya takipsizlik kararı verilmiş olsa da kamuoyunda Rabia Naz'ın ölümü "şüpheli ölüm" olarak yer etti.
Giresun'un Eynesil ilçesinde 13 Nisan 2018'de evinin önünde yaralı bulunup kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz'ın ölümünü babası Şaban Vatan, kendi imkanlarıyla araştıramaya ve gündemde tutmaya çalıştı.
Farklı farklı adli tıp raporları, ifadelerin değiştirilmesi, şüpheli deliller, baba Şaban Vatan'ın eski belediye başkanının yeğeni ile ilgili iddiası, olayı araştırmak isteyen gazetecilerin gözaltına alınması, Meclis Rabia Naz Komisyonu'nun hazırladığı rapora HDP ve CHP milletvekillerinin şerh düşmesi... Bunun gibi pek çok soru ortada dururken dosyanın kapanması tepkiyle karşılandı.
TIKLAYIN - Rabia Naz soruşturmasında takipsizlik kararı
Olayı incelemek için Eynesil'e giden gazetecilerin gözaltına alınması sonrası İstanbul Barosu bünyesinde kurulan Rabia Naz Komisyonu avukatları da önümüzdeki günlerde kendi hazırladıklarını raporu paylaşacaklar.
Raporu aslında tam paylaşacakları sırada Savcılık'ın kovuşturulmaya yer olmadığına dair kararını açıkladığını söylüyorlar. Rapora bu karar ile ilgili görüşler de eklenecek.
Rabia Naz'ın şüpheli ölümünü araştırmak üzere İstanbul Barosu'nun da desteğiyle bir grup avukat tarafından kurulan Rabia Naz Komisyonu ile görüştük. Komisyondan Av. Burçin Şahan ve Av. Baran Kaya sorularımızı yanıtladı.
İnceleme yapmamız Avukatlık Kanunu gereği
İstanbul Barosu Rabia Naz'ın şüpheli ölümüyle ilgili hangi noktada konuya dahil oldu? Meclis komisyonu Giresun'da incelemelerde bulunmuştu. Baro olarak incelemeleriniz sadece soruşturma dosyası boyutunda mı ilerliyor?
Olay yerini incelemek ve haber yapmak üzere Eynesil'e giden gazeteciler Canan Coşkun ve Kazım Kızıl'ın ve baba Şaban Vatan'ın gözaltına alınması üzerine öncelikle bir grup avukat olarak söz konusu komisyonu kurduk. Olay haberleştirmek ve belgeselini çekmek isteyen gazetecilerin de gözaltına alınması, insanların soruşturmadan ve Rabia Naz'ın şüpheli ölümünden uzak tutulmaya çalışıldığı izlenimi yaratıyordu. Kamuoyu vicdanını böylesine ilgilendiren bir dosyayla ilgili inceleme yapmamız Avukatlık Kanunu gereği avukatlık mesleğinin de bir parçasıdır. Bizim de harekete geçme dürtümüz buradan kaynaklandı.
"Eynesil'de de araştırma yaptık"
Tabii ki incelememiz mevcut hukuki sürecin incelenmesine ilişkin. Gözlemci olarak soruşturma dosyasından bağımsız bir işlem yapmaya yetkimiz de hakkımız da kanunen yok. Bu nedenle sadece soruşturma dosyasını inceleyip bir rapor yazabiliyoruz.
Bunun dışında ise Eynesil'e gidip Rabia Naz'ın bulunduğu yeri ve güzergahı inceledik. Baba Şaban Vatan ve anne Atika Vatan ile görüştük. Dosyanın içeriğindeki çeşitli raporlar ile ilgili de haricen uzman görüşleri aldık. Bu kısımlar ile ilgili raporumuzun ayrı bir bölümünde bahsediyoruz.
"Dosyadaki incelemenin eksik yapıldığı açıkça görülüyor"
Rabia Naz Vatan'ın şüpheli ölümüyle ilgili takipsizlik kararı çıkmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Tüm dosyaları incelemiş avukatlar olarak bu karar ne kadar doğru? Dosya yeniden açılabilir mi? Bundan sonra ne olacak?
Soruşturma dosyasında bu aşamada Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar verilmesini hukuka uygun görmüyoruz. Çünkü dosyadaki incelemenin eksik yapıldığı açıkça görünüyor. Mevcut delillere göre Rabia Naz'ın ölümünün şüpheli ölüm olduğu anlaşılırken henüz toplanmamış deliller de var. Bu deliller toplanmadan, dosyayla ilgili doğru bir değerlendirme yapılmadan soruşturmanın tamamlanması maalesef soruşturma sürecinin hakkıyla yerine getirilmediğini gösteriyor.
"Fiili olarak ailenin yanında dosyaya hukuken müdahil olacağız"
Bu nedenle öncelikle hukuka ve hakkaniyete uygun bir soruşturmanın yapılması için söz konusu karara itiraz edilmesi gerekiyor. Eğer bu aşamada da sonuç alınamazsa olağan kanun yolları tüketildiği için artık iç hukuk yollarından bir tek Anayasa Mahkemesi süreci kalıyor geriye. Ondan da sonuç alınamazsa uluslararası mekanizmalara başvuru süreçleri olabilir. Geçtiğimiz günlerde müşteki baba, anne ve kardeş komisyondan bir grup avukat olarak bize vekaletname çıkardı. Bu süreçte fiili olarak ailenin yanında dosyaya hukuken müdahil olabileceğiz.
Çatıdaki şüpheli delil, çanta
Soruşturma dosyalarını incelediğinizde neler gördünüz? Tüm iddialardan bağımsız olarak bilimsel ve hukuksal olarak elinizdeki bulgular ne diyor? Rabia Naz'ın ölüm şekliyle ilgili ne dersiniz?
Soruşturma dosyasını incelediğimizde soruşturma savcısının tek bir yere takıntılı olarak hareket ettiğini gördük. Sürekli olarak şüpheli bir delil olan çantanın bulunduğu çatı ile Rabia Naz'ın bulunduğu yer arasında bağlantı kurulmaya çalışıldı. Dediğimiz gibi çanta şüpheli bir delil. Çatıya onlarca insan ve polis çıkmasına rağmen orada bulunamayan çanta olay günü saat 23:30 civarı bir kişi tarafından bulunuyor. Çantanın bulunduğu yere sonradan bırakıldığına dair oldukça ciddi şüpheler ve deliller var. Çantanın bulunuşu, muhafazası, tutanak altına alınışı gibi birçok konu sorunlu. Yapılan incelemelerde çantanın üzerinde parmak izi dahi bulunmuyor, bu da dikkat çekici bir ayrıntı. Bunları ve diğer sorunlu hususları raporumuzda ayrıntılı olarak inceliyoruz. Soruşturmanın her aşamasında neredeyse eksiklikler var. Rabia Naz'ın yaralı olarak kaldırıldığı hastaneyle birlikte, olay yeri inceleme, delillerin zamanında ve süresinde toplanmaması, delillerin hukuka aykırı muhafaza edilmesi, eksik ve hatalı bilirkişi raporları ve adli tıp raporlarına kadar sürüyor.
"Çok önemli bir delil olan çoraplar kaybediliyor"
Hastanede çok önemli bir delil olan çoraplar kaybediliyor, bu nedenle çorabında kan var mı yok mu göremiyoruz. Olay yeri inceleme aşamasında rastgele, plansız özensiz hareket ediliyor, binaya giren çıkanlar belirsiz, çanta olaydan saatler sonra, bulunana kadar onlarca kişinin girip çıktığı fakat hiç göremediği çatıda bulunuyor, birinin girip sonradan çantayı oraya koymuş olduğuna dair şüpheler var fakat özensiz hareket edildiği için tespiti artık zor. O kadar özensizlik var ki kolluk, olay yerinde bulunan şüpheli dahi olabilecek şahıslarla beraber, olayın olabileceği yerleri birlikte incelemiş. Bunun dışında Rabia Naz'ın düştüğü iddia edilen terasın olay gününde fotoğrafları dahi çekilmemiş.
"Rabia Naz'ın röntgeni dahi çekilmemiş"
Bu da çok önemli; Rabia Naz'ın kırıklarının röntgeni dahi çekilmemiş. Tam olarak hangi kırıkların olduğunu, bu kırıkların yönünü bilemiyoruz. Atlama mı, araba çarpması mı, düşme mi ya da başka bir şey mi? Bunların ayırdına varılabilmesi için görüştüğümüz adli tıp uzmanları röntgen filmlerinin olması gerektiğini söylüyor. Şu aşamada dahi mezar yeniden kazılarak bu bilgilere ulaşılabilecekken savcı buna gerek duymamış. Bu haliyle Adli Tıp'tan sağlıklı bir rapor alabilmek mümkün mü?
"Savcı ifadelerden kes-yapıştır yapmış"
Dolayısıyla Rabia Naz'ın şüpheli ölümünün bugüne kadar aydınlatılamamasında bu eksikliklerin payı çok fazla.
Bunun yanı sıra Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar'da bunlar dışında da çelişkiler mevcut, ifadesini defalarca değiştiren tanığın en son ifadesini itibar edilmiş fakat onun da ifadesinin bir bölümüne itibar edilmiş. Olayın kalan kısmı için ise bu tanıktan farklı ifade veren bir tanığın ifadesinin bir bölümüne itibar edilmiş. Yani savcı belli bir olay akışına göre bu sonuca varabilmek için ifadelerden kes yapıştır yapmış gibi görünüyor.
"Nihayetinde vardığımız kanaat: Rabia Naz'ın ölümü şüpheli"
Farklı farklı adli tıp raporları, ifadelerin değiştirilmesi, 11 ay sonra dosyanın ilçe emniyetten Giresun'a gitmesi, baba Şaban Vatan'ın eski belediye başkanının yeğeni ile ilgili iddiası... Tüm bunları incelediğinizde ne gibi eksiklikler, açık noktalar çıktı karşınıza?
Soruşturma dosyasında kabaca az önce bahsettiğimiz ve raporumuzda daha ayrıntılarıyla anlatacağımız eksiklikler mevcut. Bunun dışında da eksiklikler var. Biz esasında işe, hiçbir iddiayı gerçek kabul etmeden fakat hepsini göz önüne alarak başladık. Bu en başında karar verdiğimiz bir şeydi. Zaten bizim "olay şöyle şöyle olmuştur" demek gibi bir yetkimiz ya da hakkımız yok. Bunun dosyanın mevcut haliyle anlaşılması da mümkün değil. Fakat nihayetinde Rabia Naz'ın ölümünün kesinlikle şüpheli olduğu kanaatine vardık.
"Savcı belli bir noktaya şartlanmış"
Savcılık Adli Tıp'a yanlış soruları sordu demiştiniz. Doğru soruları nelerdi?
Savcı az önce de bahsettiğimiz gibi belli bir noktaya şartlanmış gibi hareket ediyor. Mesela çatıya sonradan konulması konusunda bu kadar soru işareti olan bir konuyu sorgulamadan çantanın orada bulunması hiç şüpheli değilmiş gibi bunu kabul ederek Adli Tıp'a "Bir kişi oraya sundurmanın üstünden atlayabilir mi?", "Bir kişi yandan atlayarak oraya sürünerek gelebilir mi?" gibi sorular sormuş. Olayı bağlamından tamamen kopararak.
"Sorular sorulurken öznel şartlar göz önüne alınmalıydı"
Savcılık rapor talep ederken "bu olay yüksekten düşme olabilir mi?" diye sorduğunda Adli Tıp Kurumu bu soruya binde bir ihtimal dahi olsa "olabilir" şeklinde cevap veriyor. Aynı şekilde "bir kişi dirsekleri üzerinde şu mesafeyi sürünebilir mi?" diye sorulursa binde bir ihtimal dahilinde olabileceği için "olabilir" diye cevap geliyor. "Bu kırıkları olan, şu kiloda, şu boyda, şu yaşta bir kız çocuğu sürünebilir mi?" diye sorsa cevap farklı olurdu. Yani sorular sorulurken yönlendirici olmadan öznel şartların göz önüne alınması gerekiyordu.
"Hiç kan ya da kan izi yok"
Mesela 16.8 metre gibi bir yükseklikten atlayan bir kişinin vücudunda nasıl kırıklar olur, Rabia Naz'ın yalnızca bel seviyesinin altında bulunan kırıklarla bu yükseklik uyumlu mu? gibi olayın sübjektif koşullarına dair sorular sorulması gerekiyordu. Bizim yaptığımız araştırmalar ve okuduğumuz makaleler neticesinde bu yükseklikten atlayan birinin ölüm nedeninin kafa travmasına bağlı olması çok çok yüksek ihtimal. Fakat Rabia Naz'ın bırakın ölüm nedeninin kafa travması olmasını, kafasına darbe bile almış değil. Bunun yanı sıra bu kadar kırığın yanında Rabia Naz'ın ne bulunduğu ne de süründüğü iddia edilen yerde hiç kan ya da kan izi yok. Mesela bizim konuştuğumuz uzmanlar ise bu kadar kırığın açtığı yaranın bir kan birikintisine yol açması gerektiğini belirtiyor. Ama dediğimiz gibi adli tıp uzmanlarından bilgi isterken savcılık olayın sübjektif koşullarına ilişkin hiçbir soru sormamış. (AÖ)