* Fotoğraf: PTT-Sen.
PTT'nin (Posta ve Telgraf Teşkilatı) iki yıl sürecek yeni ihale dönemi dün (1 Ağustos) başladı. Taşeron firmanın değiştiği yeni ihale dönemindeki sözleşmeyle işçilerin talepleri yerine getirilmedi, aksine sözleşme yeni hak kayıplarına yol açtı.
İşçiler, önceki sözleşmelerde asgari ücret üzerinden yüzde 30-40 oranında fark alırken, yeni imzalatılmak istenen sözleşme ile bu fark yüzde 10'a düşürülmek isteniyor.
Yeni sözleşmeye tepki gösteren işçiler, kendilerine dayatılan sözleşmeyi "sefalet sözleşmesi" olarak nitelendirerek, dün ve bugün birçok kent ve ilçede dağıtıma çıkmadı.
7 Haziran'da PTT-Sen tarafından yapılan açıklama üzerinden PTT A.Ş.'ye söz konusu sözleşmeden geri çekilme çağrısı yapan taşeron işçiler, İstanbul'daki 46 nokta başta olmak üzere Kocaeli-Gölcük, Dersim, Bursa, Elazığ gibi kentlerde dağıtıma çıkmadı.
İşçiler eylemlerini "Türkiye'nin en büyük dağıtım merkezlerini kitledik, şimdi sesimizi büyütme zamanı," diye duyurdu.
İhaleyle değişen hayatlar
PTT-Sen Örgütlenme Uzmanı Bihter Özenç, yeni ihale döneminin ne anlama geldiğini, PTT'deki taşeron işçilerin uğradığı hak kayıplarını ve taleplerini bianet'e anlattı.
İhale döneminin iki senede bir gerçekleştiğini ve her şirketin yeni sözleşmeyle işçilerin karşısına çıktığını söyleyen Özenç, yeni şartnamelere PTT ve şirketlerin birlikte karar verdiğini söylüyor. Sistem ise şöyle: PTT bünyesinde çalışan taşeron işçiler, önceki sözleşmelerine göre asgari ücretin yüzde 30, 35 ve 40 fazlasını alıyor; ancak herhangi bir sosyal hakları bulunmuyordu.
"Fark ücretleri düşürüldü"
Yüzde oranlarındaki farkların, işçilerin hangi kentte yaşadıklarına veya hangi işi yaptıklarına göre belirlendiğini söyleyen Özenç, sözlerine şöyle devam etti: "Örneğin dağıtım personeli, sevk personeline göre daha fazla ücrete tekabül edecek maaşlar alıyorlar. Aynı şekilde büyük şehirlerdeki arkadaşlar taşraya göre daha fazla ücretler alıyorlar.
"Şimdi ise Ağustos itibariyle başlayan ve dün yürürlüğe giren ihalede ücretlerin düşürülmesi yolunu izlediler. Bu ücret, PTT işçilerinin uzun yıllardır çalıştıkları ücretlerinden çok farklı. Çünkü fark ücretleri yüzde 10, 15 ve 20'ye düşürüldü. Ve burada suyu bulandırma hamlesine gidilerek 'Aslında hiçbir şey değişmeyecek, aksine sosyal haklarınızı tanımlıyoruz ve yol-yemek ücreti veriyoruz,' dediler."
Esenyurt PDM önünde basın açıklamamızı işçi arkadaşlarımızla beraber gerçekleştirdik.
— PTT-Sen (@ptt_sen) August 2, 2022
Biz PTT taşeron işçilerini tanıyorsunuz, her an hayatınızdayız. Dayatılan sefalet sözleşmesine karşı verdiğimiz mücadelemizde hepinizin desteğini bekliyoruz. #PTTSözleşmeyiDeğiştir pic.twitter.com/tY9NvCI3yp
"Ara zam dönemi hiç olmamış gibi"
Taşeron firmanın, asgari ücret zammını sanki kendileri yapmış gibi davrandığını ve ücret farkını da böylelikle asgari sınıra çektiklerini söyleyen Özenç "Ara zam dönemi hiç olmamış gibi davrandılar, ki tüm kamu çalışanları ara zam aldı. Sadece ücret konusunda değil, sosyal haklar meselesinde de kaybı var işçilerin. İşe gelmedikleri gün, bayram izinlerinde ya da doğal olarak hasta olduklarında ücretlerinden kesinti yapılacak ve yol parası da alamayacaklar. Yeni ihaleyle yol ve yemek paralarının akıbeti tamamen patronun inisiyatifine bırakılmış durumda," dedi.
Yeni sözleşmelerde işçilerin iş tanımı ve ücretlerine dair hiçbir başlıkta net bir tanım olmadığını vurgulayan Özenç, sözlerine şöyle devam etti:
"PTT çalışanlarının 200'ye yakın gönderiyi alıp dağıtıma çıkmaları gerektiği günlerden geçiriyoruz. İnsanlar artık sokakta gördüğü postacıların çuval çuval gönderi taşıdığı videoları çekip sosyal medyadan paylaşıyorlar. Bu dağıtımlarda da işçiler prim alamıyor, çünkü prim almak da koşula bağlı. Bize diyorlar ki yüzde 90 teslim oranını sağlayabilirseniz o zaman prim kazanabilirsiniz. Bu gönderi yüküyle yüzde 90 teslim yapmak bir işçi için zaten mümkün değil.
14 bini aşkın taşeron işçi
"Yeni sözleşme de çorbanın tuzu-biberi oldu. 14 bini aşkın taşeron PTT işçisi için çok büyük hak kayıplarına neden olacak. Bu ihale döneminin böyle olacağını biz iki aydır biliyor ve bu sürece hazırlanıyorduk. Şu an Türkiye genelinde alınmış bir karar var: Eski sözleşmelerimize dönüp, onun üzerinden iyileştirme yapılana kadar iş bırakacağız ya da iş yavaşlatacağız."
Dünden beri Batman, Elazığ, Kocaeli, Bursa, İstanbul, Çanakkale, Dersim, Sakarya ve daha birçok noktada iş durdurma ve yavaşlatma benzeri uyarı eylemlerinin bugün de devam edeceğini söyleyen Özenç, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Kamudaki taşeron işçiler de iş bırakabilir"
"Temel talebimiz öncelikle tabii ki yeni sözleşmeyi değiştirmek. Ancak daha da önemlisi PTT A.Ş.'nin bilmesini istediğimiz bir şey var, o da taşeron işçilerin zannettikleri gibi kolay lokma olmadığı.
"İşverenler bize artık şunları diyemezler: Her türlü gönderi yükünün altında taşeron işçileri ezeriz, kurumda su vermeyiz, ücretlerini keseriz, sosyal hakkını alırız, iki sene sonraki ihalede yine asgari ücretle çalıştırırız. Hayır. Kamudaki taşeron işçiler de seslerini duyurabilir ve haklarını almak için iş bırakabilirler."
(TY)