İlacın çok kârlı, üstelik de son kullanıcı için seçim hakkının olmadığı bir zorunlu tüketim nesnesi olmasından yararlanan ilaç sektörü, daha çok
satabilmek amacıyla, ücret ve gelirleri giderek düşen hekim ve eczacılara kendi ilaçlarını yazma koşuluyla adı "promosyon" olan, çeşitli hediyeler veriyor. Bu hediyelerin, bazen doktorların hesaplarına yatırılan "primler"e bile dönüştüğü söyleniyor.
Sağlık Bakanlığı'nın "promosyon" konusuna yönelik bazı yeni düzenlemeler yaptığı bir yönetmelik yayınladı.
17.01.2002 günü 24643 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan yönetmelik değişikliğine göre:
* Hizmetle ilgili olmayan tanıtım malzemeleri -promosyon olarak- verilemeyecek ve bunlar kamuya açık yerlerde kullanılabilecek nitelikte olmayacak.
Tanımın sınırları?
Yönetmelik değişikliği ile tanıtım malzemeleri yeniden tanımlanıyor. Buna
göre;
* İlaçlar hakkında yeterli ve gerekli bilgiyi ihtiva eden kitap, kitapçık, broşür gibi basılı materyaller, film, slayt gibi sesli/ görüntülü malzemeleri, bedelsiz ilaç numuneleri, bloknot, kalem, kalemlik, takvim ve ilgili çevrelerde bilgi/ veri kaynağı olarak kullanılabilecek ulusal, uluslararası yayınlar gibi hatırlatıcı ziyaret malzemeleri promosyon olarak verilebilecek.
* Halen birçok ilaç firmasının hekim ve eczacılara "promosyon" adı altında vermekte olduğu klima, buzdolabı, soğutucu, termos, otomobil aksesuarları, saç kurutma makinesi, video, televizyon gibi tanıtım kapsam, amaç ve esaslarına uygun olmayan malzeme veya araçların tanıtım malzemeleri olarak kullanılamayacağına ilişkin bir düzenleme değişikliğin 4. maddesinde yer alıyor.
* Yönetmeliğin 18. maddesinde tanıtım malzemelerinin; tıbbi ve mesleki kullanıma uygun ve parasal değeri mütevazi sınırlar içinde olacağı, üzerlerinde ilacın ticari ismi, üretici ve/ veya ithalatçı firmanın adı bulunabileceği de belirtiliyor.
Sınırlamalar sürüyor
Yönetmeliğin 27. maddesinde daha önce de bulunan "İlaç ruhsat sahipleri, üreticileri, ithalatçıları, dağıtıcıları ve ecza depoları; eczaneler ve hekimler bazında 4 üncü maddenin (f) bendine aykırı çeşitli malzeme,hediyeler, yurt içi, yurt dışı seyahat, tatil ve benzeri fırsatlar sunmak yoluyla ilaçların reçete edilmesini teşvik edici ve satışını arttırıcı faaliyetlerde bulunamazlar" hükmüyle getirilen sınırlamaların sürdürüldüğü görülüyor.
Yönetmelik, ilaçların ruhsatlandırıldıkları tarihten itibaren ilk iki yıl içindeki tanıtımında, bedelsiz (azaltılmış) numunesi kullanılabileceğini ve bunun yıllık giderlerinin ruhsatlandırmaya esas ambalajdaki ürün ithalatının yüzde 10'unu geçemeyeceğini belirtiyor.
Bilimsel toplantılara katkının sınırı
İlaç promosyonuyla ilgili olarak hekimlere verilen "lüks tatiller" olanağına, yönetmelik şu koşulu getiriyor: Bilimsel kongrelerde herhangi bir sunu yapma ya da eğitime katılma koşulu ...
Buna göre, söz konusu lüks tatillere "kongre dinleyicisi, izleyicisi" sıfatıyla gidenler, giderlerini kendileri ceplerinden ödeyecekler.
Yönetmelikte bu konuda yapılan değişiklik şöyle: " Bildiri, yayın, poster gibi bilimsel çalışma sunumunda bulunanlarla, toplantılara kısa süreli eğitim amaçlı katılımcılar dışındaki kişilerin katılımı konusunda, ilaç ruhsat sahipleri veya dağıtıcıları finansal katkıda bulunamazlar. "
"Aşk gemisinde kongre" manşetiyle kamuoyunun bilgilendiği transatlantik gibi farklı mekanlarda bilimsel kongre gerçekleştirilmesine ise yönetmelik "Bu gibi toplantılar uygun yer, biçim ve düzeyde olur" sınırlamasını getiriyor ki... Bunun ne kadar sınırlayıcı olacağı ilgili çevrelerde tartışma konusu.
Cezalar yeterli mi?
Yönetmeliğe göre bu kurallara uygun davranmayan ilaç ruhsat sahipleri veya dağıtıcılarının ruhsatnameleri 3 aya kadar askıya alınacak, yani piyasada satılması mümkün olmayacak. İlaç firması davranışını sürdürürse 3 ayın katları sürelerle ruhsatnamelerin askıya alma işlemleri sürecek. Yönetmelik değişikliğin Resmi Gazete'de yayın tarihi olan 17.1.2002 tarihinin üzerinden üç ay geçtikten sonra yürürlüğe girmiş olacak. (MS/NU)