Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, gazeteci Mustafa Balbay'ın Prof. Baskın Oran'ı kastederek "Türk aydın, gazeteci ve yazarlarının ruhen satın alınması çok ciddi bir strateji" sözlerini ifade özgürlüğü olarak değerlendirdi.
Yargıtay Dairesi, Balbay'ın sözlerini, Oran'ın Agos gazetesinde Ermeni sorunu hakkında yazdığı yazılara bir tepki olarak değerlendirdi.
Balbay, ART televizyonunda 26 Kasım 2006'da Emin Çölaşan'la sohbet ederken, "fikir ve basın özgürlüğü adı altında Türkiye'nin bölünmesine katkıda bulunarak paralar veriliyor" sözleri üzerine "Bu çok önemli bir durum. Yani Türk aydınlarının, gazetecilerinin, yazarlarının ruhen satın alınması....Çok ciddi bir strateji. Şimdi ben bunlardan bazılarıyla görüşüyorum...Bambaşka insanlardı, şimdi nasıl böyle oldu diyorum. Şu anda İngiltere'de özel eğitim gören biri, ben polemik sevmiyorum ama adını da vereceğim gerekirse, Prof. Dr. Baskın Oran. Şu anda İngiltere'de özel eğitim görüyor" diyordu.
Yargıtay'ın, Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 6 Mayıs 2008'de verdiği 3 bin 500 TL'lik manevi tazminat ödenmesine ilişkin kararını 5 Kasım 2009'da bozduğu geçtiğimiz günlerde tebliğ edildi.
Agos'a yazıyorsan hakkediyorsun...
Araştırma yapmak ve karşılığında Türkiye üzerine altı konferans vermek üzere Ekim-Aralık 2006 döneminde St. Anthony's Koleji'nin Oxford Üniversitesine davet ettiği
Prof. Baskın Oran ile ilgili Yargıtay'ın gerekçesi aynen şöyle:
"Dosya içeriğinden, davacının Agos gazetesinde Ermeni sorunu hakkında yazılar yazdığı, yurt dışında akademik çalışma yürüttüğü anlaşılmaktadır. Dava konusu yayın bir bütün olarak incelendiğinde, davacının Agos gazetesinde yayınlanan yazılara tepki olarak ve gündeme uygun biçimde yapılmış konuşmanın bir bölümünün dava konusu edildiği sonucuna varılmaktadır. Davacı, bir öğretim üyesi olarak özgürce düşüncelerini açıklayabildiğine göre bu düşünceler aleyhine yapılan açıklamalara, sert de olsa, katlanmak zorundadır. Davalının yaptığı açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacıya yönelik olarak söylenen sözlerin hukuki koruma için[de] kaldığı ve davacının kişilik haklarına saldırı oluşturmadığı sonucuna varılmaktadır."
Yargıtay ile Yargıtay Ceza ve Hukuk Genel Kurulları, "Bu topraklarda 30 bin Kürt ve bir milyon Ermeni öldürüldü" sözleri nedeniyle yazar Orhan Pamuk'a tazminat hakkı tanıyan, Fatih Altaylı'nın hukukçu Eren Keskin'e yönelik "Gördüğüm yerde cinsel tacizde bulunmazsam namerdim" sözlere asgari tazminat belirleyen, gazeteci Nadire Mater'e yönelik hakaret içerikli sözlerini "tenkit boyutunda" gören kararlarıyla daha önce de tepki çekmişti. (EÖ)