Avrupalı diplomatların Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün yargılandıkları davanın duruşmasını takip etmeleri sonrası yaşanan gerilimi İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İlter Turan’la konuştuk.
Prof. Turan, diplomatların kamuya açık tüm davaları diledikleri gibi takip edebileceklerini belirtirken, Dışişleri Bakanlığı’nın konuyla ilgili elçiliklere nota vermesinin de hukuki dayanağının olmadığını belirtti.
bianet’e konuşan Prof. Dr. Turan konuya ilişkin özetle şunları söyledi:
“Hiçbir engel yok”
“Diplomatların misafir bulundukları ülkelerdeki hareketlerini düzenleyen 1963 tarihli "Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi" var. Buna göre diplomatların kamuya açık olan davaları gidip izlemelerine engel yok.
“Özellikle kendi vatandaşlarının yabancı ülkedeki davalarını da izleyebiliyorlar. Türkiye'de bunu sık yapan bir ülkedir.
“Dolayısıyla ‘Diplomatların böyle bir hakkı yoktur’ demek devletler hukuku açısından doğru olmayan bir ifadedir. Kamuya açık herhangi bir duruşmayı gidip izleyebilirler.
“Fotoğraf çektirmenin hukuki engeli yok”
“Erdoğan diplomatlarla yargılananları ‘yanak yanağa fotoğraf çektirdiler’ diye eleştirmişti. Fotoğraf çektirmenin de hukuki bir engeli yok.
“Şikayetçi olunan, görülen davada davalılarla diplomatların yakınlığı. O bakımdan bir rahatsızlık olduğu anlaşılıyor.
“Bu davada diplomatların sempatisinin hangi yönde olduğu konusunda bir tereddüt yok. O bakımdan diplomatların davalılara yakınlık göstermesini de pek şaşırtıcı bulmamak lazım.
“Nota vermek hukuki değil, siyasi”
Dışişleri Bakanlığı'nın konuya ilişkin elçiliklere nota vermesinin de hukuki niteliği olamaz. Çünkü diplomatların duruşmayı takip etmesi hukuki bir durum.
“Bu noktada elçiliklere nota vermenin olsa olsa siyasi bir niteliği olabilir.
“Bu adımlar atıldığı zaman alınacak muhtemel cevapların ne olacağını ve muhtemel sonuçlarını daima düşünmek lazım.
“Alınacak cevap bunun hukuka uygunluğu merkezinde olacağı için, o zaman Türkiye sanki hukuktan haberi yokmuş gibi mahcup bir duruma düşecektir.
“Öte yandan ikinci bir husus da kendi diplomatlarının da başka ülkelerdeki yargı faaliyetini izleme durumunu zaafa uğratacaktır.”
Ne olmuştu?
Diplomatların Can Dündar ve Erdem Gül’ün yargılandıkları davanın duruşmasını takip etmelerine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı özcüsü İbrahim Kalın ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’dan da tepki gelmişti.
Ancak en ağır tepkiyi Erdoğan göstermişti
Erdoğan: Bunları başka yerde bir gün barındırmazlarCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Harp Akademileri'nde yaptığı konuşmada konuya ilişkin şunları söyledi: "Bir ülkenin başkonsolosu, kalkmış, casusluk suçundan yargılanan bir gazetecinin davasına destek olmaya gidiyor, yetmiyor bir de kendisiyle yanak yanağa fotoğraf çektirip yayınlıyor. "Bu kişi, hala ülkemizde görevini sürdürebiliyorsa, bizim alicenaplığımız, misafirperverliğimiz sayesindedir. "Başka bir yerde, bu tür davranışlar sergileyen diplomatları bir gün bile barındırmazlar." |
Erdoğan "Siz kimsiniz" de demiştiCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Can Dündar ve Erdem Gül'ün yargılandığı davanın duruşmasına değinerek, "Dün malum bir gazetecinin mahkemesi vardı. Bu yargılamaya katılanların durumu çok önemli. İstanbul'daki konsoloslar mahkemeye geliyor. Siz kimsiniz ya, sizin ne işiniz var orada?" demiş ve sözlerine şöyle devam etmişti: "Diplomasinin de bir edebi, adabı var. Burası senin ülken değil, Türkiye. Sen konsolosluk binası veya konsolosluk sınırları içerisinde hareket edebilirsin, diğerleri izne tabidir. Bunlar kalkıp bu ülkenin içerisinde bir gövde gösterisini yapabilecek kadar haddi tecavüz edebiliyorlar" ifadelerini kullanmıştı. |
AB ve ABD’den Erdoğan’a cevapAB Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic, Türkiye’ye AB’ye “aday ülke” olduğunu anımsattı ve “O yüzden davaları izliyoruz” dedi. Demokratik standartların yerine getirilip getirilmediğinin gözlemlenmesinin AB diplomatlarının “olağan görevi” olduğunu vurguladı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby de günlük basın toplantısında davanın izlenmesinin diplomatik prosedürlere uygun olduğunu söylerken, davanın kapalı görülmesini eleştirdi. |
Dündar: Dünyanın hukuksuzluğu izlemesi normalBursa 14. TÜYAP Kitap Fuarı’na katılan Can Dündar ise Erdoğan’a ve AKP’lilere şöyle cevap vermişti: "Bizim konsolosların gelmesinde bir dahlimiz yok. Kendi inisiyatifleriyle geldiler. Ve fotoğrafları da kendileri çektiler. “Dünyanın böyle bir hukuksuzluğu izlemesi gayet normal. Çünkü Türkiye’nin nereye gittiğini bütün dünya merak ediyor. Ve Türkiye’nin bir otoriter rejime doğru sürüklendiğini hepsi görüyor. Dolayısıyla bu duruşmaya özel bir önem veriyorlar. Çünkü buradaki hukuksuzluğun farkındalar. “Elbette Türkiye’nin mensubu olmak istediği batı dünyası, kendi ilkeleri Türkiye’de geçerli mi bunu bilmek isteyecektir. |
ABD Başkonsolosu da Erdoğan’ı ziyaret etmişti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1998 yılında şiir okuduğu için hakkında verilen 10 aylık hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasından dört gün sonra dönemin ABD Başkonsolosu Carolyn Huggins tarafından ziyaret edilmişti.
Cumhuriyet’te yer alan habere göre, Huggins görüşmenin ardından ‘‘Demokratik yöntemlerle seçilen siyasetçilere yaptıkları konuşmalar nedeniyle verilen cezalar, Türk demokrasisine olan güveni zayıflatır’’ demişti. Dönemin ABD Dışişleri Sözcüsü James Foley de gazetecilere aynı sözleri tekrarlamıştı.
Erdoğan’ın cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından kendisini ziyaret eden Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Denetim Komisyonu Türkiye Raportörleri Andreas Barsony ve Walter Schwimmer, Erdoğan’ın durumunu Türkiye’deki düşünce suçu ihlallerine örnek olarak göstereceklerini açıklamıştı. (EKN)