Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu'nun Kocaeli Üniversitesi'nde Etik Kurulu'nun kendisine verdiği "etik özensizlik" raporuna ve rektörlüğün buna dayanarak verdiği "uyarma" cezasına karşı açmış olduğu dava dün Kocaeli İdare Mahkemesi'nde görüldü, ancak karar çıkmadı.
Prof. Hamzaoğlu'nun avukatlarından Ali Haydar Konca üniversitenin etik kurulunun Hamzaoğlu'nun hazırladığı raporu bitmeden açıklamasının etik olmadığına dair bir rapor verdiğini hatırlatarak hem bu raporun hem de uyarı cezasının iptali istemiyle iki ayrı dava açtıklarını hatırlattı.
"Biz bu kararların hukuka aykırı olduğunu ve hem bilim insanının özgürlüğüne hem de üniversitenin özerkliğine darbe olduğunu; bu nedenle iptalinin gerektiğini söyledik.
"Sonuç belli olmadı. Hüküm usul gereği sonra açıklanacak."
"Açıklamazsam suç olur"
Tarafların sözlü olarak beyanlarını ileri sürdüğü dün görülen davaları izlemeye, Onur Hamzaoğlu'na destek amacıyla çok sayıda sivil inisiyatif, demokratik kitle örgütü, çevreciler ve akademisyenler de katıldı.
Konca'nın verdiği bilgilere göre, Onur Hamzaoğlu ayrıntılı bir açıklama yapma imkanı buldu. Hamzaoğlu Kocaeli Üniversitesi'ne geldiği günden beri halk sağlığı ve çevre ilişkileri konusunda incelemeler yaptığını söyledi.
"Dilovası'yla ilgili ilk incelemenin 2002'de başlatıldığını, 2004'te rapora bağlandığını, Meclis Araştırma Komisyonu'nun çalışmalarında bile bu raporların esas alındığını, sonraki çalışmaların da kendilerini hazırladığı bir proje temelinde, üniversite tarafından yapılabilir ve bilimsel olarak kabul edildiğini, dolayısıyla çalışmalara başladığını belirtti."
Avukat Konca, Prof. Hamzaoğlu'nun "hava ölçümlerinde, anne sütünde ve çocukların kakalarında yapılan çalışmaların ve deneylerin sonuçlarının kesin ve değişmez olduğunu, nitekim raporda da aynı sonuçların yer aldığını, bunların da ağır metaller içerdiğini" söylediğini aktardı.
"Hamzaoğlu bu nedenle sanayiye doyan İzmit de yeni bir sanayi tesisi kurulması temelinde basın mensuplarının sorusu üzerine bu açıklamayı yapma ihtiyacı duyduğunu, bunun bir izleme sonucu olduğundan raporun bitmesinin gerekmediğini ve bilim insanı olarak bunun kendi sorumluluğu olduğunu, yapmaması halinde suç işlemiş olacağını anlattı."
Süreç nasıl gelişti?
Dava konusu olan çalışmasıyla Türkiye Biyoetik Derneği'nin Araştırma Etiği Ödülü'nü alan Hamzaoğlu, Dilovası ve Kandıra ilçelerindeki hava kirliliği ve biyolojik materyallerle ilgili yaptığı akademik araştırmaları nedeniyle kendi üniversitesince suçlamaya maruz kalmıştı.
Üniversitenin Etik Kurulu, Hamzaoğlu'na araştırmasının sonuçlarını "bilimsel rapor bitmeden, bilimsel dergide yayınlamadan kamuoyuna duyurulması etik değil" diyerek suçlamış, üniversite de buna dayanarak uyarma cezası vermişti.
Hamzaoğlu, 5 Ocak 2011'de, Dilovası ve Kandıra'da annelerin ilk sütünde ve bebeklerin ilk kakalarında ağır metaller bulduğunu kamuoyuna açıklamış, bu verilerden hareketle Kocaeli'nde kapasite artışına gidilmesinin riskli olduğunu söylemişti.
Bunun üzerine Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu Hamzaoğlu için "şarlatan" ifadesini kullanmıştı.
Hamzaoğlu ise bu nedenle Karaosmanoğlu hakkında açtığı hakaret davasını kazanmıştı
Hamzaoğlu 2011'de bianet'e yaptığı açıklamada, hedef haline getirilmesini şöyle yorumlamıştı.
"Neden bu konu çalışılıyor"dur esas söylenmek istenen. Çünkü bu konuyu çalışmakla saptanmakta olan sorunun nedenleri de ortaya çıkacak ve çıkmakta. Kocaeli genelinde yapılmış olan yatırımların doğayı, insanı esas alarak mı, yoksa doğaya ve insana rağmen mi çalıştığını ortaya koyacak bir çalışmadır bu. (YY)
