Fotoğraf: İsrail'in işgal duvarları, TIME Magazine
Yağmur bütün hafta boyunca yağdı; Filistin kenti Ramallah'ın Al-Manar meydanında asılı, devlet başkanlığının iki esas adayı, Mahmut Abbas ve Mustafa Barghouti'nin seçim afişleri bütün hafta yağmur altındaydı...
Mahmud Abbas, asıl tanındığı ismiyle Abu Mazen, seçim afişinde 40 yıl Filistinlileri yöneten Yaser Arafat'ın yanında poz vermiş. Abu Mazen, efsanevi Arafat'ın izinde gitmeyi, Kudüs'ün başkent olacağı bağımsız Filistin devletine gideceği düşünülen yolda gitmeyi vaat ediyor. Gazze'de seçim kampanyası sırasında İsrail'i "Siyonist düşman" diye niteleyerek Yahudi devlete hiddetlenen Abu Mazen...
Abu Mazen'in baş rakibi Dr. Mustafa Barghouti - seçim tahminlerinde çok geride olmasına rağmen - başından beri İsrail'in seçim kampanyasını güçleştirdiğinden şikayetçi; Cuma günü Kudüs'te kısa bir süre için gözaltına alındı. Filistinliler arasında Dr. Barghouti bir insan hakları savunucusu ve işgale, şiddet kullanmadan karşı çıkmayı savunan bir aktivist olarak biliniyor. Filistin bölgesinde en büyük sivil toplum kuruluşlarından birini yönetiyor; onun "Tıbbi Tedavi İçin Filistin Birliği", ambulanslara, sağlık kliniklerine ve binlerce gönüllüye sahip.
"Kazanmasam da esas amacıma ulaştım: Bir üçüncü yol olduğunu gösterdim. Halkın suskun kesiminin ne şu anda mevcut politik elitle ne de Hamas ve Cihad gibi aşırı gruplarla birlikte olmadığını gösterdim" diye konuşuyordu Dr. Bargouthi, Batı Şeria'daki köylerde sürdürdüğü seçim kampanyasını izlediğim sırada.
"Uluslararası toplum Abu Mazen'i İsrail'in taleplerini yerine getirecek kişi olarak görüp destekliyor. Ama bence bu yanlış. Bu yalnızca daha fazla şiddet ve kan dökülmesine yol açacak ve bunları yeterince yaşadık" diyor.
"Halk çok acı çekti"
"Kim kazanırsa kazansın öncelikle ekonomiye çeki düzen vermek zorunda. Yıllar süren İntifada gerçekten kötü oldu ve insanlar çok acı çekti" diyor Abu İsa. Abu İsa'nın Batı Şeria'nın idari merkezi Ramallah'ta bir beyaz eşya dükkanı var. İntifada'nın sürdüğü son 4 yıl boyunca en iyi satış yaptığı eşya, yazları klima, kışları soba olmuş - daha az gerekli tüm diğer eşyalar raflarda oldukları yerde duruyor.
"İsrail'in Filistin şehirleri ve köyleri etrafındaki kontrol ve kuşatması hepimizin boğazını sıktı; bunun artık durdurulması lazım" diye sürdürüyor konuşmasını.
İşte devlet başkanının yüzleşeceği gerçek: İnsanlar birinin gelip günlük yaşantılarını değiştirmesini bekliyor; tamamen pratik anlamda.
"Mahmut Abbas pragmatik bir insan. Tüm Filistinlilerin temsilcisi olacaktır, tam anlamıyla bir lider olmasa da. Hayatında hiçbir zaman bir seçim kampanyası yürütmedi; hiçbir zaman da elinde silah tutmadı. Bir ikon değil; bir kahraman değil. Ama beklenmeyen bir şeyi başardı; Hamas ve Cihad yığınlarını arkasına almayı başardı" diyor Doğu Kudüs'deki Uluslararası İlişkiler Çalışmaları için Filistin Akademik Derneği'ni yöneten Prof. Mahdi Abdul Hadi.
Hamas ve İslami Cihad kendi adaylarını çıkarmayarak seçimleri boykot ediyorlar; ancak her iki hareketin güçlü destekçileri, Gazze'deki imamlar oy vermeye gidecekler.
Mahmut Abbas İsrail'in taleplerinin karşılamak için yarı yarıya ödün vermeye ve militanlara hükmetmeye hazır. Ancak başarabilmesi için İsrail'den yardım alması; kuşatmanın ve kapatmanın kalkması; işgalin sona ermesi gerekiyor" diyor Mahdi Abdul Hadi. (LR/YS)
* Leena Reikko'nun haberini Yıldız Samer Türkçeleştirdi.