Prof. Dr. Mesut Yeğen, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanlığını Abdullah Zeydan’ın kazandığı Van’da mazbatanın ikinci sırada seçilen AKP adayı Abdulahat Arvas’a adaya verilmesini ve 31 Mart Yerel Seçim sonuçlarını bianet’e yorumladı.
"Şu anda yapılanlar bu umut iklimini değiştirmeyi hedefliyor"
“Van'da şu anda bir şey deneniyor belli ki” diye sözlerine başlayan Prof. Dr. Yeğen, bu denemenin başarılı olup olmayacağını zamanın göstereceği görüşünde. Son gelişmeyi iki farklı noktadan değerlendiren Prof. Dr. Yeğen, şu detaylara vurgu yapıyor:
*Birincisi, Devlet 2016 öncesine (Darbe girişimi öncesi, Çözüm süreci dönemi) dönülmeyeceğini göstermek istiyor. Kürtlere 2015 öncesine dönülmesine izin vermem diyor. Malum, Zeydan 2015 öncesindeki siyasi faaliyetleri dolayısıyla cezalandırılmış bir siyasi figür. Devlet 'Kürtlere, Kürt siyasetine 2015 öncesi süreçte olanlar dolayısıyla cezalandırıldıklarımı yeniden karşımda görmek istemiyorum' diyor.”
*Yapılanların bir anlamı da şu: İktidar son seçimlerde sekülerlerin, milliyetçilerin, Kürtlerin ve dindarların CHP adayları etrafında toplanmasıyla oluşan umut iklimini boşa çıkarmak istiyor.
* 31 Mart’la birlikte, bir araya gelmez gibi görünen kesimlerin bir araya gelmesi, Türkiye’nin farklı kesimlerinin ”Yeni bir Türkiye” fikri etrafında bir araya gelebileceği yolunda bir umut iklimi oluşmasının önünü açtı.
*Şu anda yapılanlar bu umut iklimini değiştirmeyi hedefliyor.
*Hedefin seçim sonrasında oluşan umut dalgasının kırılması olduğunu düşünüyorum. Yönetenler, sekülerlerle Kürtlerin yakınlaşması endişesini taşıyor. 31 Mart’ta ortaya çıkan bu ihtimalin konsolide olmasını istemiyorlar. Bunu engellemeye çalışıyorlar.
"CHP çağrı yapmalı"
“CHP’nin tepkisini yeterli buluyor musunuz?” sorusunu da Prof. Dr. Yeğen, şöyle yanıtlıyor:
* Cumhuriyet Halk Partisi bu hukuksuzluk, bu gasp karşısında kuvvetli bir ses çıkarmazsa, Kürtler “dönüp biz 31 Mart’ta CHP’ye bu desteği niye verdik?” demeye başlayacaklar. Öte yandan, CHP kuvvetli bir destek verir de CHP ve DEM yakınlaşırsa Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy veren milliyetçiler ne oluyor demeye başlayabilir.”
Özgür Özel'in açıklamaları
*Seçim akşamı yapılan iki açıklama da çok ümit verici, çok kuvvetliydi. Ancak Van'da olanlar sonrasında yapılan açıklamalar, verilen destek henüz meselenin vasfına uygun açıklamalar değil. Verilen destek, gösterilen ilgi henüz zayıf. Kendi adıma CHP’den daha kuvvetli bir tutum bekliyorum.
*Sadece DEM Parti'ye destek vererek, mevcut hukuksuzluğu eleştirerek ya da teşhir ederek yapılan açıklamalar yetmeyecektir diye düşünüyorum. Bunun yerine CHP’nin Türkiye'yi yeni bir tartışmaya çağırması gerekir. Sonuçta “Bizim bir Kürt meselemiz var. Bu meseleyi nasıl hallederiz? Bunun üzerine iktidar, muhalefet, DEM Parti hep birlikte düşünelim” türünden bir çağrı yapması daha yerinde olur CHP’nin.
“İYİ Parti’nin kendisini toparlaması çok zor”
Prof. Dr. Yeğen, “seçim sonuçlarını tahmin ediyor muydunuz” sorumuza “ Bir kısmıyla evet bir kısmıyla hayır” yanıtını veriyor, şöyle devam ediyor:
*Tahmin ettiğim kısım, öngördüğüm kısım şurasıydı. Özellikle İstanbul'da büyükşehirde İYİ Parti ve DEM seçmenlerinin CHP adayları etrafında toplanacağı belli olmuştu seçim öncesinde.
*CHP adaylarının 2019'daki ile benzer oranlarla bir sürü yerde seçim alacağı aşağı yukarı belliydi. Ancak öngörmediğim, pek çok insanın da aslında öngörmediği AK Parti seçmeninin sandığa gitmeme eğiliminin bu kadar yüksek olması oldu.
*AK Parti seçmenin epey bir kısmı sandığa gitmemiş görünüyor. Bayağı bir kısım da Yeniden Refah adaylarına oy vermiş görünüyor. Bu iki faktör birleşince CHP adayları pek çok yerde büyük farklarla seçimi önde tamamladı.
*Özetle, öngörülen ve öngörülemeyen bu faktörlerden dolayı 31 Mart'taki sonuçlar ortaya çıktı. Ama şu görünüyor artık, İYİ Parti'nin bu saatten sonra kendisini toparlaması mümkün değil. Kürt seçmenler ise genel seçimlerde 31 Mart'ta yaptıkları gibi metropollerde CHP’yi destekleme tavrını devam ettirmezler. Kürt seçmenler genel seçimlerde muhtemelen yeniden DEM Parti’ye döner. Dolayısıyla bir genel seçim atmosferinde bugünkü manzara tekrar etmeyecektir. Kendisini kökten biçimde yenilemedikçe Cumhuriyet Halk Partisinin genel seçimlerde yüzde otuzları geçmesi kolay değil.
14 Mayıs’tan seçmen davranışı ve 31 Mart’taki seçmen davranışı
Seçimlerden hemen sonra akıllara gelen ilk sorulardan biri 14 Mayıs Genel seçimleri ve 31 Mart seçimlerindeki seçmen davranışındaki farklılıktı. Prof. Dr. Yeğen, seçmen davranışının yerel ve genel seçimlerde farklılık göstermesinin normal olduğunu belirterek, şu noktalara dikkat çekiyor:
*Bir kere AK Parti seçmeninin sandıktan kaçma eğilimi bu kadar kuvvetli olmazdı. Seçmen için Türkiye'yi kimin yöneteceğine karar vermek sorusu belediyeyi kimin yöneteceğinden daha önemli bir soru. Özellikle muhafazakâr seçmenler için. Birçok insan bugünkü tabloyu ekonomik durumun çok kötüleşmesiyle açıklıyor. Ama tahminim şu: 31 Mart’ta yerel değil de genel seçimleri yapsaydık ve muhalefet de 14 Mayıs’ta yaptığı gibi Kılıçdaroğlu ve 7 yardımcıyla yarışsaydı 14 Mayıs’ta çıkan sonuç bugün de tekrar ederdi. Kemal Kılıçdaroğlu ve altılı masanın önerdiği sistem insanları yine ikna etmezdi.
Ne olmuştu?
Abdullah Zeydan, 26 Temmuz 2015'te Yüksekova'daki bir basın toplantısında yaptığı konuşma nedeniyle hakkında yürütülen soruşturma kapsamında 4 Kasım 2016’da tutuklandı.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde 11 Ocak 2018’de görülen karar duruşmasında Zeydan hakkında, "örgüte üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek" suçlamasıyla 5 yıl, " örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verildi.
Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma kararının ardından 6 Ocak 2022’de dava yeniden görüldü.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden yapılan yargılamada mahkeme, Zeydan’ın tutuklu kaldığı süreyi göz önünde bulundurarak tahliye kararı verdi.
Zeydan ise seçimden önce tüm hukuki prosedürlerini tamamlayarak Yüksek Seçim Kurulu’na başvurdu ve adaylığı yapılan incelemeler sonucu YSK tarafından kabul edildi.
Ancak Adalet Bakanlığı, 29 Mart 2024 Cuma günü idari bir karar ve yazıyla, mesai bitimine beş dakika kala memnu haklarına itiraz etti.
Van İl Seçim Kurulu da 2 Nisan'da yaptığı incelemenin ardından, oy çokluğuyla Zeydan'ın belediye başkanlığının iptaline, yerine AKP adayı Abdulahat Arvas'ın başkan olarak belirlenmesine karar verdi.
Van İl Seçim Kurulu Başkanı Murat Altundere ise; Zeydan’ın adaylığının iptal edilmesine muhalefet şerhi koydu.
Zeydan 31 Mart’ta yapılan seçimlerde 245 bin 573 oy alırken, AKP adayı Abdulahat Arvas 120 bin 147 oy aldı.
Van İl Seçim Kurulu Başkanı, Zeydan kararına şerh düştü.
(EMK)