Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı, Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın ölümüne ilişkin adli tıp inceleme süreçlerini bianet’e değerlendirdi.
Ekiplerin birbirleri arasında entegre olmadığını ve birlikte çalışma kültürünün eksik olduğunu söyleyen Prof. Dr. Korur-Fincancı, “Etkin Soruşturma yürütülmediği için herkes kafasına göre spekülasyon üretiyor, bilimsel verilerle konuşulmuyor” dedi.
"Bilimsel verilerle konuşulmuyor"
Hem Narin cinayetine ilişkin hem de diğer birçok benzer soruşturmalara ve adli tıp süreçlerine dair konuşan Prof. Dr. Korur-Fincancı şu noktalara dikkat çekti:
“Olayla ilgili tüm detayların koruma altına alınması gerekiyor. Ayrıca olay yerlerine de giriş çıkışların engellenmesi olay yerinin de koruma altına alınması gerekiyor. Narin özelinde bölgeye gitmediğim için detaylı bir şey söylemek doğru olmaz. Fakat genel olarak gördüğümüz kadarıyla henüz adli tıp süreçleri bitmeden, kişilerin hem suçlu ilan edildiğini, abinin, annenin, amcanın, babanın adının geçtiğini görüyoruz. Hiçbir yorum bilimsel verilerle yapılmıyor. Bu, bilimsel veri ile sorunumuz olduğunu gösteriyor. Bilimsel verilere dayanmayan her cümle gerçek dışıdır aslında. Sürekli ‘inanıyorum’, ‘düşünüyorum’, ‘güveniyorum’ gibi cümleler kuruluyor. Bunlar bilimsel veri değildir.”
“Basın kesinleşmemiş bilgilerle haber yapıyor”
Türkiye’de 1992’de Adli Tıp Uzmanları Derneği’ni kurduklarını ve bu konuda farkındalığı arttıklarını anlatan Korur-Fincancı, “Maalesef istediğimiz noktaya ulaşamadık. Narin sürecinde de gördük henüz bilimsel veriler tamamlanmadan bilimsel bulgular sonuçlanmadan haberler yapıldı, kamuoyu ile paylaşıldı. Tamamlanmamış bilgilerle yapılan yorumlar, bilimsel olamaz. Üstelik bu süreçten direkt olarak basın haberdar oluyor. Basın, tamamlanmamış ve kesinleşmemiş bilgilerden haber yapıyor.”
"Basın adeta dedektif gibi davranıyor"
Adli tıp süreçlerinin zorlu ve zaman alan süreçler olduğunu söyleyen Korur-Fincancı, son olarak basının benzer haberlerdeki tutumunu eleştirdi, şunları söyledi:
“Adli süreçler tamamlanmadan, olay yeri süreçleri bitmeden ortaya atılan iddiaların tamamı gerçek dışı olabilir. Haber yaptığınız insanların masumiyet karinesini ihlal etmiş olursunuz. Kesin yargıya varmadan tüm bulguların toplanmış, sonuçlanmış olması gerekiyor. Maalesef birkaç basın kurumu dışında birçok kurum bu detayları göz ardı ediyor. Basın adeta dedektif gibi davranıyor.”
Diyarbakır'da kadınlar öncülüğünde Narin Güran için taziye çadırı kuruldu
Ayvalık'tan seslenen kadınlar: Narin için adalet istiyoruz
Aile Bakanı: Narin’in davasına müdahil olacağız
Ayrıca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili açıklama yaptı.
Bakanlık olarak davaya müdahil olacaklarını belirten Göktaş, olayın yaşandığı mahallede psikososyal destek çalışması yaptıklarını belirtti.
Göktaş şöyle dedi:
"Narin'in kaybolduğu haberi alınır alınmaz devlet tüm kurumlarıyla seferber oldu. Cumhurbaşkanımız da bizzat konunun takipçisi. Bakanlık olarak olaydan etkilenen çocuklar için sürecin en başından itibaren psikososyal destek hizmeti sağlıyoruz. Evlatlarımızın fiziksel ve psikolojik iyilik hallerini sağlamak, onların güvenli bir şekilde büyümelerini sağlamak en hassas olduğumuz konudur. Bakanlık olarak davaya müdahil olacağız. Hukuki süreci sonuna kadar takip edip Narin'i hayattan koparan kişi veya kişilerin en ağır cezayı almaları için elimizden ne geliyorsa yapacağız.”
“Narin’in katili kutsal aileniz”
Narin Güran'ın cansız bedeni bulundu
Narin Güran toprağa verildi
Narin Güran'ın ön otopsi raporu: Cesette çürüme ve erime var
(EMK)