1990'lardaki Özgür Gündem gazetesini konu alan Press filminin yönetmeni Sedat Yılmaz filminin çatışmanın yüksek olduğu dönemde, "holding gazetelerinin yüzüne de ayna tuttuğunu" söylüyor.
bianet Yılmaz'la, Posta gazetesi yazarı Mehmet Ali Birand'ın yazısında yer verdiği "Bir süredir PKK'nın tasfiyesi dillerden ve medya sayfalarından düşmüyor. Bu haberlerin bir bölümünü bizler üretiyoruz" ifadelerini ve filmin basın toplantısında Kürtçe konuşulmasına gelen tepkileri konuştu.
Birand, "Rüya görmeyelim. PKK böyle tasfiye edilmez" başlıklı dünkü (13 Ekim) yazısında şu ifadeye yer vermişti:
"Bakanların ziyaretlerinden, Başbakan'ın konuşmalarından, bürokratların özel sohbetlerinden yola çıkarak, bir bölümü doğru, diğer bölümü kendi hayal ürünümüz olan bir senaryo yazıyoruz ve bunun gerçek verilere dayanmayan bir senaryo olduğunu bilmemize rağmen, kendimiz de inanır oluyoruz. Bir süre sonra, daha da ötesine geçiyoruz ve kendi senaryolarımıza dayanarak yorumlar yapmaya başlıyoruz."
"Tekzip, burada kurşundur"
"Bölgede 'kirli savaş' diye anlatılan o tarihlerde orada gazetecilik yapmayı, gazeteci Bayram Balcı'nın ölen 17 arkadaşının haberini yapmak zorunda kalması çok iyi anlatıyor. Örneğin; Batı'da tekzip nasıl yapılır? Gazeteye bir yazı gönderilir. Ama bölgede tekzip kurşunla yapılır."
Türkiye'nin doğusunda gazeteciliği bianet'e anlatan Yılmaz, "Filmimizin bir senaryosu var, evet. Ama Birand'ın söylediği gibi, bizim filmimiz bile bir haberden daha gerçek bir senaryoya sahip" diyor.
Yılmaz, Kürt sorununu irdeleyen "holding gazetelerindeki canı yanmış gazetecilerden biri" olarak nitelediği Birand için "Bu nedenle bu konuda bu kadar cesur olması tesadüfi değil. Bu konuda en çok konuşmaya hakkı olan gazetecilerdendir" diyor.
"Press, Gündem gazetesinin öyküsünü anlatıyor, holding gazetelerinin yüzüne de ayna tutuyor. Buralarda bu olaylar yaşanırken holding gazeteleri ne yapıyordu tartışmasını da dahil ettik. Birand'ın yazdığına denk düşen bir yönü var."
"Sokakta barış sağlanmadıkça, kalıcı barış olmuyor"
Press filminin de yarıştığı Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin basın toplantısında konuşmalarını Kürtçe yapmaları üzerine "İngilizce konuş" diye tepkiler alan Yılmaz, şunları söyledi:
"Bu tepki planlı, örgütlüydü. Geçen yıl da Min Dit (Ben Gördüm) filmine aynı tepki gösteriliyor. Derya Alabora ve Sümer Tilmaç bizi savundu ve onları susturdular. Bu bizi çok mutlu etti. Kürt sorununda, sokakta barış sağlanmadığı sürece hiçbir kalıcı barışın olabileceğine inanmıyorum."
Press, 1990'lı yılların ilk yarısında çatışmaların yoğun yaşandığı günlerde, Diyarbakır'daki insan hakkı ihlallerini duyurmaya çalışan bir grup gazetecinin, özellikle17 yaşındaki Fırat'ın yaşadıklarını anlatıyor.
Filmin senaristi ve yönetmeni Sedat Yılmaz. Danışman Bayram Balcı. Oyuncular: Aram Dildar, Engin Emre Değer, Kadim Yaşar, Sezgin Cengiz, Tayfur Aydın, Asiye Dinçsoy, Bilal Bulut, Ömer Şahin, Fırat Altay, Abdullah Tarhan, Kemal Ulusoy, Mahmut Gökgöz. (BT)