Pozantı çocuklarıyla çalışmalar yapan Çakıl Derneği, İnsan Hakları Derneği Mersin Şubesi, Mersin Tabip Odası ve Çağdaş Hukukçular Derneği Mersin Şubesi ortak bir açıklama yaparak devletin çocuk ve cezaevi politikasında kökten bir dönüşüm gerektiğini duyurdu.
Mersin'de faaliyet gösteren çocuk ve insan hakları aktivistleri ile demokratik kitle örgütleri Şakran Cezaevi'nde yaşanan şiddet ve işkence haberleri üzerine çocukların kapatıldığı tüm cezaevlerinin kamu denetimine açılmasının gerekliliğini vurguladı.
Barışın önce çocuklarla sağlanması çağrısına yer verilen açıklamada, basının ve kamuoyunun önce çocuktan yana taraf olması istendi.
İşkence sistematikleşti
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İzmir Şubesi’nin Şakran Cezaevi'ne yaptığı ziyarette görüştükleri çocukların ifadeleri çocukların uluslararası kabul görmüş protokollerde işkence ve kötü muamele olarak tanımlanan birçok davranışa maruz kaldığını gösteriyordu.
Çocuk hakları aktivistlerinin açıklamalarında Şakran Cezaevi'nde çocuklara kötü muamelenin sistematik hala geldiğini, bu durumun Diyarbakır Barosu ve İzmir Barosu tarafından hazırlanmış olan raporlarda da yer aldığını bildirdi.
“Şakran’dan tahliye olan çocuklarla yaptığımız görüşmeler, yaşadıkları korkunç olayları susarak, saklanarak unutmaya çalıştıklarını göstermektedir.”
Devlet çocuklara karşı
“Türkiye Cumhuriyeti devleti çocuklara karşı işlediği suçların kabarık olan dosyasına bir yenisini Aliağa Şakran Cezaevi'ndeki çocuklara işkence yaparak ekledi” denilen açıklamada, devletin ihlallerine de değinildi.
Sadece İşkenceye Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin hükümlerini değil, aynı zamanda ilk imzacılarından biri olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni de ihlal ettiği, üstelik bunu sadece Şakran'da değil, çocukların kapatıldığı tüm cezaevlerinde yaptığı vurgulandı.
“Devlet çocuklara karşı bir savaş vermektedir.
“Pozantı Cezaevi'nde cinsel şiddete maruz bıraktı, Antalya L Tipi Cezaevinden benzer iddialar yükselmekte, İstanbul'da başından vurmakta, Uludere'de bombalar, Kızıltepe'de kurşunlar yağdırmakta, okullarda, maçlarda, sokaklarda biber gazına boğmakta, kaçak çalıştırıldıkları işlerde iş kazasında ölmelerine, aile içi şiddetin ve çocuk istismarının kurbanı olmalarına göz yummaktadır.
“Bu ülkede çocuklara karşı işlenen suçlar cezasız kalmakta; bu da çocuklarla beraber tüm toplumun adil bir dünyaya olan inancını sarsmaktadır.
“Pozantı Cezaevi ile ilgili sivil toplum ve Meclis düzeyinde yürütülen tüm çabalara karşın hala adalet sağlanmamış, çocuklardan özür dilenmemiş, yaşadıklarını onaracak herhangi bir girişimde bulunulmamıştır.” (YY)