Galatasaray'da göstericilerin yaralandığı ve çevre esnafının da zarar gördüğü protestolar sırasında polisin uyguladığı yöntemi Çetin, "Meseleye iki yönden bakmak lazım. Birincisi, iç hukuk yönü. Diğeri de parçası olmaya çalıştığımız uluslararası ve uluslar üstü hukuk yönü. Polisin müdahale şekli bunların hiçbirine sığmıyor ve hiçbiriyle bağdaşır bir yanı yok" diye değerlendiriyor.
Düşünceyi ifade etme özgürlüğü
NATO karşıtlarının barışçıl protesto eylemlerinin düşünceyi ifade etme özgürlüğünün bir parçası olduğunu söyleyen Av. Çetin "Düşünceyi ifade etme özgürlüğünün uluslararası hukukta belirli sınırlamaları vardır. Ancak bütün bu sınırlamalarda uluslararası hukukta 'yasayla konan düzene uygun olma ve orantılı olma' kuralı getirilir" diyerek şiddetin orantısızlığının altını çiziyor.
"Göstericilerin barışçıl ve masum bir şekilde gösteri yapma hakkı var. Bizim sistemimize göre, izin alma yükümlülüğü yok. Polisin kullandığı bu şiddet asla yasalara uygun değil" diyen Av. Çetin, barışçıl gösterinin her zaman izin almaksızın yapılabileceğini vurguluyor.
Polisin görevi göstericileri korumaktır
Gösteri ve toplantı yapma hakkına uyum yasaları ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerindeki uygulamalar çerçevesinde bakıldığında da ortada bir çelişki olduğunu belirten A. Çetin, hakkın kullanımını şöyle özetliyor:
* Gösteri için gösterinin yapılacağı yerin haber verilmesi koşulunun - izin değil - uluslararası hukuk açısından anlamı şu: "Gösteri yapacağınızı haber verin ki güvenlik güçleri sizi korusun, istediğiniz şekilde gösterinizi yapın ve düşüncenizi ifade edin."
* Gösteri için haber vermenin amacı, gösterinin güvenli bir şekilde ve aynı zamanda tüm önlemleri alarak, örneğin trafiği düzenleyerek yapılabilmesinin sağlanması. Polisin görevi budur.
NATO toplantısı öncesinde, öncelikle Vatan Caddesinde gösteri yapılmasına izin vermeyen Valiliğin bu kararının güvenlik gerekçesine dayandırılıp dayandıramayacağı sorusunu Av. Çetin "özgürlüklerin karşısına güvenliği getirdiğinizde bunun ölçüsü yok" diye yanıtlıyor. Av. Çetin bu tip uygulamaların her zaman keyfiliğe kaçabileceğini belirtiyor. (YS/BB)