Fırat Haber Ajansı'na göre, PKK geçen hafta Ağrı Dağı'ndan kaçırdığı üç Almanyalı dağcıyı serbest bırakmak için, Türkiye'nin bölgedeki operasyonlarını durdurması için Almanya'nın ağırlığını koymasını istedi.
Kaçırmanın bölgedeki militanlarının kendi inisiyatifiyle gerçekleştiğini duyuran PKK, üç dağcının sağlık durumlarının iyi olduğunu, onları kaçıran militanların herhangi bir fidye ve talepte bulunmadıklarını söyledi.
Daha önce "Almanya'nın yanlış politikalarından vazgeçmesini" isteyen ama bunun ne olduğunu açıklamayan PKK, bu açıklamasında Almanya'nın ülkeye göç eden Kürtlerin "temsilini yapan kurum ve bireyleri günlük olarak haksız bir biçimde suçlamakta, tutuklamakta ve yasaklara tabi tuttuğunu" savunmuştu.
Almanya'da basın "yanlış politikalar" sözünü, Almanya İçişleri Bakanlığı'nın geçen ay Roj TV’ye film hazırlayan Wuppertal'deki bir prodüksiyon stüdyosunu kapattırmış olmasına bağlamıştı.
53 yaşındaki Helmut Johann, 49 yaşındaki Martin Georpe ve 33 yaşındaki Lars Holper Reime, Ağrı Dağı'na mihmandar eşliğinde 13 kişilik dağcı takımıyla birlikte tırmanırken, gece 22:00 sularında 3 bin 200 metre yükseklikteyken kaçırılmışlardı.
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier "Almanya kendisine şantaj yapılmasına izin vermeyecektir" demişti.
"PKK hesap edilemez hale geldi"
Deutsche Welle Türkçe servisi, Almanya'da basının bu konuyla ilgili bugünkü yorumlarını özetliyor.
Hannover'de yayımlanan Neue Presse gazetesinin yorumu şöyle:
"PKK örgütünün bu kaçırma olayıyla, hem askeri, hem de politik açıdan atağa geçtiği görülüyor. Bu da PKK'nin hesap kitap edilemez bir hale geldiğini gösteriyor. Bu nedenle teröristlerin Alman rehinelerle sadece oynayacağı ve onlara hiçbir şiddet uygulamayacağı konusunda bahse girilmemeli."
Münchner Merkur gazetesinin aynı konuyla ilgili yorumunda şu satırlar var:
"PKK örgütü Alman hükümetinden böylesine genel taleplerde bulunmaya devam ettiği sürece, üç Alman dağcıyı tam olarak neden kaçırdığı konusunda da sadece tahminde bulunulabilecektir. İki ihtimal var; Bu kaçırma olayı, Alman hükümetine izlediği Kürt politikası nedeniyle bir uyarı niteliği taşıyor olabilir. Böyle olması halinde, eylem kısa sürecektir. İkinci seçenekse ise PKK'nin bu olayla yeni bir şiddet dalgasını başlatma ihtimali. O zaman üç dağcının hayatı tehlikede demektir. PKK'nin hiyerarşik yönetim yapısı ve üyeleri gözönüne alındığında, örgütün Avrupa genelinde şiddete yol açabileceği söylenebilir. Ancak bu, PKK'nın isteklerinin yerine gelmesine yardım etmeyecektir."
Kölner Stadt Anzeiger gazetesiyse Sosyal Demokrat Partili Federal Meclis milletvekili Lale Akgün'ün konuyla ilgili açıklamalarına yer veriyor. Akgün demecinde PKK örgütünün Almanya hükümetinden Kürt politikasında değişiklik yapması yönündeki talebini sert bir dille eleştiriyor. Köln'de düzenlenen Mazlum Doğan spor festivalinde, gençlerin Abdullah Öcalan'ın fotoğrafını taşımasına da değinen Akgün, "Almanya'da bu şekilde uyumun sağlanması mümkün değil. Özellikle Almanya'da yetişen gençlerin PKK'ye sempati duyması çok ürkütücü. Türkiye iç politikasının Almanya'ya bu şekilde taşınması yanlış. Bu, Türkiye'deki sorunları da çözmez" diye konuşuyor. (TK/EZÖ)