Dünya medyasının gündeminde Amerikalı ilaç şirketi Pfizer'ın desteğiyle Almanya kökenli bir şirket olan BioNTech'in geliştirdiği ve yüzde 90 başarı oranı yakaladığı belirtilen koronavirüs aşısı var.
Açık Radyo'da yayımlanan "Selim Badur'la Korona Günleri" programında tüm dünyada "heyecanla karşılanan ve müjdelenen" aşıyı ve bu konuda çıkan haberleri değerlendirdi.
Araştırmanın ön çalışmasının henüz tamamlanmadığına vurgu yapan Badur, "Daha işin yarısındayız, Bırakın yayın olmayı, izin almayı... Çok erken bir dönem. Bu, bir çalışmanın ara raporunun basına açıklanması" dedi.
"Bu iş bitti' demek mümkün değil"
Prof. Dr. Selim Badur, programdaki değerlendirmesi şöyle:
"Pfizer'in yetkilileri bir açıklama yapıp "Tamam, aşı yüzde 90 etkili" dedi.
Türkiye'de bazı basın organlarında 'Tamam bu iş bitti, artık aşısı geldi' şeklinde bir yorum yapıldı. Haber bu şekilde duyuruldu.
Bu yaklaşıma katılmak pek mümkün değil. Pfizer-BioNTech ortak aşı üretim projesinin üçüncü faz çalışmaları Temmuz'da başlamıştı, şimdiye dek toplam 43 bin 538 gönüllü üzerinde proje yürütüldü.
Bu 43 bin gönüllünün yarısına, 22 binine diyelim mRNA teknolojisi uyarınca hazırlanan aşı, diğer yarısına ise 20 küsur bin kişiye de plasebo dediğimiz içinde aktif madde içermeyen bir preparat uygulandı. Bunlar kontrol grubu olacaklar.
Geçen sürede, yani Ağustos-Eylül-Ekim üç ay sonunda, yapılan açıklamada 'Gönüllülerin içinde 94 kişide Covid-19 enfeksiyonu oluştuğu saptandı' deniliyor.
Çalışma nasıl yapıldı?
Aşılanan ve plasebo uygulanan kişiler toplum içinde normal yaşamlarını sürdürüyorlar, o toplumda hastalık yaygın olduğu için hem aşılanan kesim hem de kontrol grubu hastalığa yakalanma riski yüksek bir ortamdalar.
Bunların içinden kaçı hastalığa yakalanacak diye bakılacak. 94 kişide hastalık oluşmuş, Covid-19 enfeksiyonu saptanmış geçen süre sonunda. Buna bakarak 43 bin kişiye biz bu çalışmayı yaptık, 94'ünde enfeksiyon oluştu.
Ama önemli bir ayrıntı var; bu 94 kişi aşılananlar içindeki 94 kişi mi, yoksa plasebo grubundan mı? Dağılımın nasıl olduğuna dair herhangi bir bilgi yok çalışmada.
İkincisi yüzde 90 etkili deniyor. Eğer aşı uygulanan gönüllüler kısmında yani 22 bin kişide sadece sekiz kişide enfeksiyon saptanması lazım yüzde 90 gibi bir etkililik oranını verebilmeniz için. İkincisi, bu çalışmada aşı iki doz uygulanıyor.
"Yan etki saptama süresi bile dolmadı"
"Yüzde 90'larda etkinliği var' da denilen aşının ikinci doz uygulamasını takip eden yedinci günkü sonuçlar bunlar. Yani o kadar işin başındayız ki! Daha yan etki saptama süresi bile henüz dolmamış bir süreç.
Aslında yapılan matematik modellerde 43 bin 538 gönüllüde yapılan bir çalışmada 164 kişinin enfekte olması lazım. Yani siz bekleyeceksiniz bütün çalışmayı yaptığınız grup içinde aşı ve plasebo uyguladığınız kişilerden 164'ü hastalanınca çalışmaya bir ara vereceksiniz ve bakacaksınız bu 164 kişi aşılı gruptan mı, plasebo grubundan mı?
Daha işin yarısındayız, yani ön çalışmanın tamamlanması bile bitmemiş. Bırakın yayın olmayı, izin almayı. Çok erken bir dönem. Bu, bir çalışmanın ara raporunun basına açıklanması.
"Firmanın borsadaki hisse senetleri yükseldi"
Basın açıklaması, sadece Türkiye'de pompalanıyor değil, dünyadaki haber ajanslarında da yer aldı. Fransa Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi (CNRS) araştırma merkezinin başkanı Bruno Chaudret ile bir program yapıldı televizyonda. O da 'Gayet ümit verici ve sevindirici haber ancak bu sadece bir basın açıklamasıdır. Basın açıklamaları borsaya hitap eder' diyor. Gerçekten de üretici firmanın borsadaki hisse senetleri çok yükselmiş durumda.
Elbette sevindirici önemli bir gelişme ve olumlu bir yolda ilerlenmekte ama yani 'Oldu da bitti maşallah!' der gibi 'Artık aşı bulundu' şeklinde ne Türkiye'de ne de batıda bu tarz açıklamalar yapılıyor. Basında yer alıyor ama bizdeki gibi tezahür etmiyor herhalde.
Aşı dağıtımında adaletsizlik endişesi
Dünya Af Örgütü'den Tamaryn Nelson bir açıklama yapıp 'Bu aşı açıklaması dağıtım konusunda büyük bir adaletsizliği de beraberinde getirdi' dedi. Çünkü varsıl birtakım ülkeler milyarca doz aşıyı kapatmış durumdalar.
Dünya Tabipler Birliği de aşıların adil dağıtımı çağrısında bulundu. Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Prof. Dr. Vedat Bulut da 'Türkiye aşı alımı için şimdiden sıraya girmeli' diyor."
(DŞ)