"Fırtına Vadisi başta hidroelektrik santraller olmak üzere, yol inşaatları, turizm ve çarpık yapılaşma, taş ocaklarının tehdidi altında. Bir de bunlara yaylaların birbirine bağlanması projeleri eklenince kirlenme kaçınılmaz oluyor. Fırtına Vadisi boyunca yer alan şimşir ormanları, dev yaşlı ormanlar yasa dışı kesimler nedeniyle azalıyor. Türkiye'nin yağmur ormanları planlı olarak yok ediliyor."
Fırtına Vadisi ve o bölgede eko-sistemin zarar görmesine karşı bir araya gelen 50 çağrıcı "bugüne kadar tüm projelere kayıtsız kalan politikaları protesto etmek ve 'Palovit vadisine dokunma' demek için" kampanya başlattı.
"Hem yol isteyen yöre sakinlerinin hem de yaylaları birbirine bağlayıp jeep-safari turizmi yapmak isteyenlerin ve ilgili devlet yetkililerinin yapacakları bu katliamı görmeleri gerekiyor."
Palovit Vadisine dozerler girdi
Yapılan açıklamada verilen bilgiye göre geçen yıl Pokut ve Hazindağ Yaylaları arasında yapılmak istenen yola dava açılıp, Trabzon Bölge İdare Mahkemesi "yürütmeyi durdurma" kararı vermesine rağmen, yola devam edilmişti.
"Bu yolla ilgili tartışmalar sürerken gelecek yıl da aynı yolun, bu kez Doğu Karadeniz'in 100 yıllık kesme taş evleriyle ünlü en yüksek yaylası Samistal'a ve oradan da Kaçkarlar'a kuzeyden çıkış noktası Yukarı Kavrun yaylasına devam ettirilmek istendiğini ve bunun da programa alındığını öğrendik. Şimdi de Amlakit yaylasına kısa sürede ulaşmak adına Palovit Vadisi 'ne dozerler girmiş bulunuyor. "
Dünyada korumada öncelikli yüz alandan biri
Fırtına Deresi'nin, Karadeniz kıyı çizgisinden başlayıp iç kısımlara doğru Durak, Hemşin, Hala, Palovit, Elevit ve Tunca derelerine ayrılarak Kaçkar Dağları'nın kuzey yamaçlarına kadar uzanmasıyla oluşan Fırtına vadisi geniş alpin çayırlıklar ve kayalık habitatlar, nadir şimşir ormanları gibi Doğu Karadeniz'e özgü bütün habitatları kapsıyor.
Dünyada korumada öncelikli yüz alandan biri olan bölge doğal sit alanı yani dokunulmaz, yapılaşma olamaz, inşaat yapılamaz, yol yapılamaz.
"Yasalara uyulmuyor"
Açıklamada bölgeyi koruyan sözleşme yasalar hatırlatılıyor:
"Bern sözleşmesine taraf olan Türkiye bölgeyi koruma altına alacağını çok önceden taahhüt etmiş durumda. Ayrıca Türkiye yine imzaladığı AB katılım çerçevesinde; 'Avrupa'nın yaban hayatı ve doğal yaşama ortamlarının korunması' sözleşmesi ile endemik ve doğal yaşamı korumakla yükümlü. Türkiye mevzuatına göre de doğal kültür turizm ve varlıkları açısından bölge birinci derece doğal sit alanı ilan edilmiş durumda."
Destekleyenler şöyle:
Yeşiller Partisi, Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Türkiye, Derelerin Kardeşliği Platformu, TEMA Vakfı Rize Temsilciliği, Gola Kültür, Sanat ve Ekoloji Derneği, Murat Selçuk- Yeşiller Partisi üyesi, Tanıl Bora-Yayıncı-Yazar, Özcan Alper-Yönetmen, Sedat Bozkurt- FOX TV Ankara Temsilcisi, MARSİS, Alpay Oğuş-Bilgiişlemci, Ayça Oğuş-Bilgiişlemci, Akif Kurtuluş, Avukat, Coşkun Üsterci-Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Yönetim Kurulu Üyesi, Adnan Genç-Gazeteci-Yazar, Bülent Saraloğlu- Bukla Seyahat Acentesi, S.Refika Kadıoğlu-Turizmci, Uğur Biryol-Gazeteci-Yazar, Özlem Erol-Tekstil Tasarımcısı, Paluri Arzu Kal-Avukat, Osman Temizel-Fotoğraf Sanatçısı, Selçuk Parlak- Çevre Mühendisi, Özhan Öztürk-Diş Hekimi, Sevgi Ünal-Gezgin-Yazar, İsmail Şahinbaş-Sırtçantam Dergisi Yayın Yönetmeni, Selçuk Güney-Turizmci, Fatih Yaşar-Müzisyen, Tan Morgül-Yazar, Ömer Asan-Yayıncı-Yazar, Günsel Yıldırım-Fotoğraf Sanatçısı, Cevdet Oğuz-Turizmci-Tamzara Seyahat Acentesi, Ali Kemal Bergel-TEMA Çamlıhemşin Gönüllüsü, Nevzat Özer-TEMA Vakfı Rize Temsilcisi, Hilmi Maktav-Akademisyen, Esra Danacıoğlu-Akademisyen, Zeynep Zarakol-Mimar, Yonca Tarı, Işık Alaeddinoğlu, Vildan Macmillan, Ekrem Bat, Prof. Dr. Yücel Tanyeri, Tülin Çetin-Mimari Tasarım, Arzu Dural, Prof. Dr. Ramazan Aşçı, Feride Dağ(Gola Kültür, Sanat ve Ekoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi), Şükran İrençin- Doktor- İstanbul, Esra Koç- Ziraat Mühendisi- İstanbul. (EZÖ)