CHP, emeklilerin maaşlarında yıllar içinde yaşanan kaybın ve emeklilerin yaşadığı ekonomik sorunların araştırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığına Araştırma Önergesi verdi. CHP önergenin, diğerlerinin önüne alınarak dün gerçekleştirilen birleşimde görüşülmesini istedi.
Önerinin gerekçesini açıklamak üzere söz CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala Genel Kurul’da bir konuşma yaptı. Pala, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emekli zammında 5 puanlık artışa gittiğini hatırlattı ancak bunun henüz Meclis’e gelmediği söyledi.
“Emekli maaşlarında öngörülen artış çok düşük” diyen Pala, emeklilerin AKP dönemindeki kaybının çok yüksek olduğunu savundu. “Bir tek rakamla bu durumu açıklayalım” diyen Pala şöyle devam etti:
2002'de en düşük emekli maaşı asgari ücretin 1,3 kat fazlasıydı. Açıklanan rakamlar eğer bu Meclis’ten de aynen geçecek olursa maalesef en düşük emekli maaşı asgari ücretin yalnızca yüzde 59’u kadar olacak. Bu, kabul edilemez bir durum. Emekli maaşları aslında bir sosyal koruma programıdır. Bu kadar düşük emekli maaşıyla kimseyi koruyamazsınız. Bu yıl ‘Emekliler Yılı’ olarak ilan ediliyor ama bu kadar düşük bir emekli maaşıyla bu yıl ancak emeklilerin eğer şansları varsa hayatta kalma yılı olarak ilan edilebilir, emekliler yılı olarak değil.
Açlık sınırı 14 bin liranın üstünde, o da şimdilik. Bu maaşlar aylar sonra aynı kalırken açlık sınırı bu enflasyonist ortamda çok daha yüksek olacak. Özellikle emekli maaşı alan milletvekillerine sesleniyorum: Sizler 96 bin lira emekli maaşı alırken 10 bin lira emekli maaşı alanların o rakamla nasıl geçinebileceğini düşünüyorsunuz? Bu, gerçekten haksızlıktır, eşitsizdir.
Gayrisafi yurt içi hasıladan emeklilere ayrılan pay azalıyor. 2010’da yüzde 6,8’ini emeklilere ayırırken bugün ayırmaya çalıştığınız oran yalnızca yüzde 4,5. Bu rakam örneğin Almanya’da yüzde 13 civarında, komşumuz Yunanistan’da ise yüzde 16’nın üzerinde.
Dolayısıyla CHP’nin önerisini lütfen dikkate alın, emekli maaşlarındaki artışın asgari ücretteki artışla endekslenmesi önerisi çok yerindedir. Eşitsizliklerin giderilmesi gerekir.
Ülkede kaynak sorunu yoktur, ülkedeki kaynak sorununu iddia edenler sarayın harcamalarına baksınlar. Ülkede kaynak sorunu olduğunu iddia edenler özellikle Türkiye’nin ekonomi politikasındaki gereksiz harcamalara baksınlar. Dolayısıyla, özellikle tekrar ediyorum: Emekli maaşı alan milletvekillerini saraydan gelenleri buradan geçirmeye değil, vicdanlarının sesine uyarak en düşük emekli maaşını artırmaya davet ediyorum.
MHP Manisa Milletvekili ve Grup Başkanvekili Erkan Akçay ile MHP Çorum Milletvekili Vahit Kayrıcı Pala’ya sataşarak araştırma önergesi değil dilekçe vermesini söyledi.
Şahin: Yüzünüz kızarıyor mu?
Bunun üzerine Saadet Partisi İstanbul Milletvekili İsa Mesih Şahin söz aldı. Şahin hükümeti ve vaatlerini eleştirdi:
Aylardır burada vahim bir soruna dikkat çekiyoruz. ‘7 bin 500 lira maaşla emeklimiz nasıl geçinecek?’ diye haykırmaya çalışıyoruz. Israrla ‘Ocak ayını bekleyin’ dediniz. Bekledik, sonuç: Dağ fare doğurdu, emeklimize 10 bin lira maaşı reva gördünüz, emeklimizi enflasyona ezdirmeyi reva gördünüz. Şimdi de Temmuz’u işaret ediyorsunuz. Bunun adı futboldaki tabirle top çevirmektir. Gidin nerede neyi çeviriyorsanız çevirin ancak emeklimizin kaderi üzerinden top çevirmeyin. Yazıktır, günahtır, ayıptır.
Evet, şimdi vicdanınıza sormak istiyorum: Emekli bu maaşla ne yapacak, emekli bu maaşla kirayı nasıl ödeyecek, mutfağa ne alacak, çocuğunu nasıl okutacak, faturaları nasıl ödeyecek, ne giyecek, ne yiyecek? Bunu gerçekten merak ediyorum; yüzünüz kızarıyor mu, utanıyor musunuz, sıkılıyor musunuz?
Turan: Vekillerin 2 maaş uygulamasına son vermelisiniz
Önerge üzerine İYİ Parti adına Aksaray Milletvekili Turan Yaldır söz aldı. “Emekliler hükûmetten bir lütuf beklemiyor” diyen Turan, “Yıllarca alın teriyle çalışıp ödedikleri primlerin ve emeklerinin karşılığı olarak insanca yaşamak istiyorlar” dedi.
Hayat pahalılığın dayanılmaz bir noktaya geldiğinden bahseden Turan “Hükûmet bu maaşları emekliye reva görmemelidir. En düşük emekli maaşı asgari ücret seviyesine getirilmelidir. Emekliye 10 bin TL gibi açlık sınırının çok altında maaş vermek ‘Ölme ama sürün’ demektir. Emeklilerimiz en temel ihtiyaçları olan barınma, beslenme ve sağlık ihtiyaçlarını karşılayamaz hâle gelmiştir. Emeklilerimizin evlerinde huzur içerisinde torun sevmeleri gerekirken enflasyona ezdirilmiş, tekrar çalışmaya mecbur bırakılmış ve yardıma muhtaç hâle gelmişlerdir” dedi.
Turan “TBMM’nin önceliği emeklilerimizin hayatlarının geri kalanını insan onuruna yakışır bir şekilde, kaygısız ve mutlu geçirmesini sağlamak olmalıdır. Buradan hükûmete sesleniyorum. Emeklimize bunu reva görüyor iseniz kamuda yaşanan israfa, yandaş bürokrata verilen 3, 4, 5 hatta 6 maaş uygulamasına ve Gazi Meclisimizin çatısı altında bugün milletvekilliği yapan, aynı anda hem çalışan hem emekli maaşı alan milletvekillerinin 2 maaş alma uygulamasına son vermelisiniz” diye konuştu.
Koca: Hak temelli bir bütünlükle emeklilik politikası gerekiyor
DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca da AKP’ye “Erdoğan her konuştuğunda medyası ‘Müjde’ diye spotlar geçse de müjde olarak duyurduğunuz her şey emeklinin, emekçinin ölüm fermanından başka bir anlam taşımıyor ne yazık ki. Bakın, rakamlar açık ve net bir şekilde ortada” diyerek yüklendi.
Koca “Emekli aylıkları son yirmi iki yılda küçüldükçe küçülmüş durumda. 2003’te emekli aylıkları asgari ücretin 1,5 katıydı. Primlerinin yüzde 70’i emekli maaşı olarak emeklilere bağlanıyordu. 20 yılda gitgide gerileyerek kuş kadar kalan emekli maaşları bugün insanların aklıyla alay edilerek hiç utanmadan müjde diye sunulabiliyor ne yazık ki” dedi.
Emeklilerin suyu sıkılıp bir köşeye atılan meyve muamelesi gördüğünü söyleyen Koca “Emeklilik hakkı devletin ve patronların çalışanlara bahşettiği bir durum değildir, lütuf değildir, sadaka değildir; emeklilik haktır ve emekliler yıllarca boğazlarından kısarak ödedikleri primlerin karşılığı olan haklarını talep ediyorlar. O yüzden hak temelli bir bütünlükle emeklilik politikası gerekiyor. Emeklimizi enflasyona ezdirmedik yalanına sığınmak, emekliler için demagoji yapmak yerine yapısal reformlar gerekiyor; bu düzene mahkûm değiliz ve alternatifsiz de değiliz. Sadaka kültürü ve devlete muhtaç bırakılmaya karşı hak temelli sosyal dayanışma politikaları inşa edilmelidir diyoruz. Emekli ve yaşlıların sağlık ve bakım gibi temel gereksinimleri kamu bütçesinden karşılanmalıdır” diye konuştu.
Resul Kurt, Erdoğan'ın yolundan: 2002 ile 2024'ü kıyasladı
Konuşmalar üzerine AKP Adıyaman Milletvekili Resul Kurt söz aldı. Kurt AKP’nin iktidara geldiği 2002'deki emekli ücretlerinden bahsetti. 2002 ile 2024’ü karşılaştırdı.
“AKP hükûmetimizin iktidara geldiği yıl sonu olan 2002 Aralık ayında en düşük SSK emekli aylığı 252 liraydı. Bugün için en düşük emekli aylığı 10 bin TL olup dolar kuruna göre en düşük emekli aylığı 330 doların üzerindedir. Dolar kuru üzerinden en düşük emekli aylığına yüzde 215 ila yüzde 972 oranında bir artış getirilmiştir. En düşük emekli aylığı 10 bin TL iken en yüksek emekli aylığı SSK emeklileri için 59 bin 640 TL civarındadır. Dolayısıyla, emeklilerin elbette ki tamamı 10 bin lira almıyor, ödediği prime göre SSK primleri ne kadar yüksekse emekli aylıkları da bu kadar yüksek belirleniyor. 10 bin lira alan emekli olduğu gibi 59 bin 640 lira alan işçi emeklisi de bulunmaktadır” diye maaşları savundu.
AKP’li milletvekilleri Kurt’u konuşması sonrası alkışladı. Bunun üzerine TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş önergeyi oylamaya sundu. AKP ve MHP’li milletvekillerinin ret oyuyla önerge kabul edilmedi.
"Torunlarım geldiğinde evden kaçıyorum, çünkü emekli maaşımla artık onlara harçlık veremiyorum"
(HA)