Pakistan İçişleri Bakanı’nın açıklamasına göre, salı günü İslamabad’daki bir bölge mahkemesinin girişinde düzenlenen intihar saldırısında 12 kişi öldü, 27 kişi yaralandı.
Ülkede son zamanlarda şiddet olayları artıyor.
Üstlenen yok
Euronews'un haberine göre, Pakistan Talibanı’nın (TTP) kollarından Cemaat-ül Ahrar grubunun saldırının sorumluluğunu üstlendiği haberlerine karşın grubun liderlerinden Sarbakaf Mohmand, WhatsApp üzerinden gönderdiği mesajlarda bu açıklamayı reddetti.
Mohmand’ın grubu, 2022’de liderlerinin Afganistan’daki bir patlamada ölmesinin ardından Pakistan Talibanı’ndan ayrılmıştı. Son dönemde bazı üyeler yeniden TTP’ye katılsa da bir kısmı mesafeli duruyor; bu da militanlar arasındaki görüş ayrılıklarının sürdüğünü gösteriyor.
Cemaat-ül Ahrar geçmişte daha küçük çaplı saldırılar düzenlemişti. Bu saldırının Taliban'dan gelmesi halinde Pakistan'ın Afganistan'la kırılgan ateşkes ortamı dolayısıyla yaşadığı zorlukların derinleşmesi söz konusu olabilir.
Saldırı nasıl oldu?
İçişleri Bakanı Mohsin Nekvi, “Saldırgan mahkeme binasına girmeye çalıştı ancak başaramayınca bir polis aracını hedef aldı,” dedi. Devlet medyası ve güvenlik kaynakları ilk açıklamalarında patlamanın bir araçta yaşandığını bildirmişlerdi.
Nekvi, bir kanıt ileri sürmeksizin saldırının “Hindistan destekli unsurlar ve Afgan Talibanı’na bağlı gruplarca, Pakistan Talibanı’yla bağlantılı düzenlendiğini” öne sürdü. Ancak yetkililerin “patlamayla ilgili tüm olasılıkları araştırdığını” da sözlerine ekledi.
Askeri okula saldırı girişimi
Bu arada Pakistan güvenlik güçleri, gece saatlerinde ülkenin kuzeybatısında orduya bağlı bir askeri okula yönelik saldırı girişimini engellediklerini bildirdi. Açıklamaya göre, bir intihar bombacısı ve beş silahlı kişi, kolejdeki öğrencileri rehin almaya çalıştı.
Yetkililer, saldırıdan TTP’yi sorumlu tuttu; ancak hem TTP hem de Afganistan Talibanı bu iddiaları reddetti.
Saldırı, Afganistan sınırına yakın, geçmişte Pakistan Talibanı, El Kaide ve diğer yabancı militan grupların üssü olan Khyber Pakhtunkhwa eyaletindeki Wana kentinde gerçekleşti. Kentin Polis şefi Alamgir Mahsud, militanlardan ikisinin askerlerce hızla öldürüldüğünü, üç kişinin ise idari binaya sığındığını söyledi.
Öğrenciler arasında can kaybı yok
Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, hem İslamabad’daki hem de Wana’daki saldırıları kınayarak tam kapsamlı bir soruşturma başlatıldığını açıkladı.
“Sorumluların yakalanıp adalet önüne çıkarılmasını sağlayacağız,” dedi.
Şerif, sivillere yönelik saldırılardan “iğrenç” diye söz etti. “Masum Pakistanlıların kanının yerde kalmasına izin vermeyeceğiz,” dedi. Pakistan Savunma Bakanı Havace Muhammed Asif, X'te ülkenin “savaş halinde” olduğunu belirtti ve Afganistan’daki Taliban yönetimini suçladı.
Asif, “Afganistan, Pakistan’daki terörü durdurabilir ama bu savaşı İslamabad’a taşımak, Kabil’den gelen açık bir mesajdır,” dedi ve ekledi: “Pakistan buna karşılık verme gücüne sahiptir."
Görüşmeler tıkandı
Pakistan ile Afganistan arasındaki gerilim son aylarda yeniden tırmandı. Kabil, 9 Ekim’de Afganistan'ın başkentinde birkaç kişinin ölümüne yol açan insansız hava aracı saldırılarından Pakistan’ı sorumlu tutarak misilleme sözü vermişti.
Bunun ardından yaşanan sınır çatışmalarında onlarca asker, sivil ve militan hayatını kaybetti. Katar arabuluculuğunda 19 Ekim’de ateşkes anlaşması yapıldı ve bu halen yürürlükte.
İstanbul’da iki tur barış görüşmesi yapılsa da son görüşmeler, Afganistan’ın TTP ve diğer grupların kendi topraklarını Pakistan’a karşı kullanmayacağına dair yazılı güvence vermeyi reddetmesi nedeniyle sonuçsuz kaldı.
Kabil’in arabuluculuğunda 2022’de yapılan önceki kısa süreli ateşkes de TTP’nin, Pakistan’ın anlaşmayı ihlal ettiğini öne sürmesi üzerine çökmüştü.
(AEK)

