"Özlem duydukları eski Türkiye alışkanlarını terk edemeyenler"

Kaynak ve fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'müzik yasağı' açıklamasına tepki gösterenleri, "Özlem duydukları eski Türkiye alışkanlarını terk edemeyenler" olarak tanımladı. 

Dünkü kabine toplantısı sonrası konuşan Erdoğan, "Müzikle ilgili kısıtlamaları akşam 12'ye çekiyoruz. Kusura bakmayın, gece kimsenin kimseyi rahatsız etme hakkı yoktur" demişti. Bu açıklamanın ardından başta müzisyenler olmak üzere pek çok kişi sosyal medya hesaplarından "kusura bakıyoruz" diyerek tepki gösterdi.

TIKLAYIN - 1 Temmuz itibariyle sokağa çıkma kısıtlaması kalkıyor

TIKLAYIN - Erdoğan'a müzik yasağı tepkisi: #kusurabakıyoruz

Altun'un tepkilere yorumu: Manipülasyon

Altun ise yaptığı yazılı açıklamada gelen tepkileri "manipülasyon" olarak niteledi. Açıklamada özetle şöyle dedi:

"Sokağa çıkma kısıtlamasının 1 Temmuz itibarıyla tümüyle kaldırılması başta olmak üzere, alınan yeni kararlar, Kovid-19 salgınında zor günleri geride bıraktığımızın göstergesi olmuştur. Bu adımlardan biri de salgın tedbirleri nedeniyle faaliyetlerine ara veren müzikli eğlence mekanlarının 1 Temmuz itibarıyla belirlenecek kurallar çerçevesinde açılması ve saat 24.00'e kadar hizmet verebilmeleri olmuştur. Ancak ne yazık ki yeni normalleşme uygulamalarına milletimizle birlikte sevinmek yerine ideolojik bir çarpıtmayla 'müziğin engellendiği' şeklinde tezvirat ve manipülasyona sarılanlar olmuştur."

"Erdoğan müzik camiasını yalnız bırakmadı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın salgın tedbirlerinden etkilenen sektörlerin başında gelen müzik camiasını bu süreçte yalnız bırakmadığını ve bütün imkanlarıyla desteklediğini vurgulayan Altun, şöyle devam etti: 

"Bu gerçeğe rağmen siyasi bocalamalarını toplumsal kutuplaşma çabalarıyla örtmeye çalışanların türlü çarpıtma ve yalanlarla müzikli eğlence mekanlarıyla ilgili adımı da kullanmaya çalışmalarını milletimiz ibretle takip etmektedir. Özlem duydukları eski Türkiye alışkanlarını terk edemeyenlerin, sahte bir yaşam tarzı tartışmasıyla suni bir gündem oluşturarak toplumu kutuplaştırmaya ve buradan siyasi rant devşirmeye girişmeleri, bir acziyet örneği olarak kayıtlara geçmiştir."

(AÖ)