Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Toprak Mahsulleri Ofisi’nin hububatta ton başına belirlediği 7 bin 250 TL ile 10 bin TL arasında değişen fiyatlara tepki için bugün Tekirdağ’da geniş katılımlı bir “Buğday Mitingi” düzenledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Hayrabolu’daki miting öncesi traktörlü konvoy oluşturdu. Özel miting alanına üzerinde “Çalışırken battık” yazılı pankartın olduğu, eski model, yerli üretim traktörle gitti. Bülent Ecevit gibi kasket taktı.
Çiftçiler de hububat alım fiyatının düşük açıklanmasını Özel’in arkasından giderek protesto etti.
Özel daha sonra miting alanında yurttaşlara seslendi. Buğday fiyatının 15 lira olması gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin kendi kendine yeten bir ülkeyken şimdi buğdayı ve samanı bile ithal eden bir ülke haline geldiğini belirten Özel, AKP iktidarını eleştirdi.
“Buğdayın ekim alanları 1998’de 9,8 milyon hektarken, bugün 6,8 milyon hektara geriledi. Yani 25 yıl geçti. Nüfusumuz 25 milyon arttı ama buğday tarımı yaptığımız alan 3 milyon hektar azaldı. 3 milyon hektar alan 5 tane Tekirdağ demek. AKP iktidarı geldiğinde 20 milyon ton buğday üretiyorduk. Şimdi nüfusumuz 84 milyon, yine 20 milyon ton buğday üretiyoruz. Ama o günden bugüne 48 milyon ton buğday ithal ettik” diye konuştu.
Özel konuşurken başlayan dolu yağışı nedeniyle miting yarıda kaldı. Özel’in yurttaşlar yaptığı konuşma şöyle:
Bugünlerde birilerinin köylüye ‘al ananı da git’ demesine bakmayın. Köylü milletin efendisidir.
Geçen hafta Cumhurbaşkanı ile yaptığımız görüşmede ‘Geçen hafta Rize’de memleketinizdeydim, çaya verilen fiyat 17 lira. Maliyetin 3 lira altında. Buğdaya verilen fiyat 9 lira 25 kuruş. Ziraat odalarının hesapladığı maliyetin 2,5 lira altında. Yarın fındık gelir, üzüm gelir. Diğer ürünler gelir ama çiftçiye bu hesap doğru gelmez. Bu hesap tutmaz. Bu borçlar ödenmez. Bu iş böyle yapılmaz. Çiftçiye bunu yaparsanız bu memleketin beli doğrulmaz’ dedim.
Mutlaka taban fiyatların maliyetlerin çok üzerinde, makul bir karla belirlenmesi lazım.
Bugün mademki böyle bir taban fiyat açıklandı, hiç değilse kilo başına 4 lira destekleme verilerek, bu fiyatın telafi edilmesi ve buğdayın gerçekten para kazandırması için, çocukları okutması, karınları doyurması, borçları ödemesi için buğday fiyatının 15 lira olması lazım.
Bakınız, Türkiye kişi başı yıllık ekmek tüketiminde 200 kilo ile dünya birincisi. Bu bir realite, gerçeklik. Bunun bir sebebi alışkanlıklarımız ama önemli bir sebebi de yoksulluğumuz. Ekmek, garibanın katığı. Ekmek fiyatları bu Türkiye’nin en önemli meselelerinden bir tanesi.
48 milyon ton buğday ithal edildi
Buğdayın ekim alanları 1998’de 9,8 milyon hektarken, bugün 6,8 milyon hektara geriledi. Yani 25 yıl geçti. Nüfusumuz 25 milyon arttı ama buğday tarımı yaptığımız alan 3 milyon hektar azaldı. 3 milyon hektar alan ne demek? 5 tane Tekirdağ demek. 5 Tekirdağ büyüklüğünde toprağımızda 25 yıl öncesine göre daha az buğday ekiliyor. Oysa nüfus arttı. Boğaz arttı. İhtiyaç arttı.
2002’de 67 milyon nüfusumuz vardı. AKP iktidarı geldiğinde, o tarihte 20 milyon ton buğday üretiyorduk. Şimdi nüfusumuz 84 milyon, yine 20 milyon ton buğday üretiyoruz. Ama o günden bugüne 48 milyon ton buğday ithal ettik. Türkiye kendi kendine yeten, kendi karnını doyurabilen bir ülkeyken, şimdi buğdayı bile, samanı bile ithal eden bir ülke haline geldi.
2023’te geçen sene 11,7 milyon ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek buğday ithalatı gerçekleşti. 11,7 milyon ton buğdayı ithal etmek yerine o buğdayı iç piyasadan karşılamayı, o parayı size vermeyi tercih etseler 5 Tekirdağ büyüklüğündeki alana buğday ekilebilirdi.
Herkes para kazanabilir, memleket de boşu boşuna dünyanın parasını kaybetmezdi.
Maalesef Trakya’da tarım geriliyor. Gayri safi milli hasıla içinde tarımın payı AKP geldiğinde yüzde 13,9’du. Oysa bu sene 6,3’e geriledi. Yani esas bütün paradan yüzde 14’ü tarıma giderken, şimdi yüzde 6’sı tarıma gidiyor.
Tweet atarak fiyat veriyorlar
Eskiden taban fiyatları başbakanlar, tarım bakanları açıklardı. Benim memleketim Manisa’da gelirdi Tarım Bakanı ya da Başbakan Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal. Böyle otobüsün üstüne çıkardı. Milletin gözünün içine bakardı ve tütünün, üzümün taban fiyatını açıklardı.
Millet beğenirse kasketi alır havaya atarlardı. Gazeteler havadaki kasketin fotoğrafını çekerdi. Taban fiyat beğenildi kasketler havada diye. Yok, fiyat yeterince iyi değilse alırdı çiftçi kasketini yere çalardı. Bu sefer yerdeki kasketin fotoğrafı çıkardı. Fiyat beğenilmedi denirdi. Hafta içinde fiyata ilave düzenleme yapılırdı. Çünkü o günküler devlet insanıydı. Gözünüzün içine bakarlardı. Ecevit bakardı gözünün içine, İnönü bakardı gözünün içine. Fiyatı onlar açıklardı. Şimdi gecenin 11.30’unda tweet atıyorlar. Tweet atarak fiyat verenlerin, mazot yüzde 110 artmışken gübre yüzde 35 artmışken bütün masraflar ikiye katlamışken, buğdaya yüzde 10 zam verenlere ve bunu da tweet atarak söyleyenlere yazıklar olsun.”
Buğdayın içinden 7 çeyrek altın çaldılar
Gelin hesabı birlikte yapalım. 2005’te bir ton buğday 9,5 çeyrek altın alıyordu. Şu açıklanan fiyatla sadece 2,5 çeyrek altın alabiliyor.
Yani bir ton buğdayı koy önüne, içinde yedi tane çeyrek altın kayıp. Her bir Trakyalının, Tekirdağlının, Hayrabolulunun bir ton buğdayın içinden 7 çeyrek altın çaldılar.
Altın hesabından anlamayan, ekmeğe baksın. 200 gram ekmek geçen sene 6,5 liraydı. Şimdi 10 lira yanı yüzde 54 arttı. Geçen sene 1 kilo buğday satıp, bir ekmek alıyordunuz. Ama artık bir kilo ile bir bardak çay içilemiyor.
Geçen yıl bir ton buğday 375 litre mazot alırdı, şimdi bir ton buğday 225 litre mazot alıyor. Bir yılda çiftçinin deposundan bir ton buğday için 150 litre yani 2 depo mazot çalındı. Bir ton buğdayda, 2 traktör deposu mazot kayıptır.
Geçen yıl 52 ton buğday satan bir traktör alabiliyordu. Şimdi aynı traktörü almak için 110 ton buğday satmak lazım. 110 ton. Bir yılda gübre yüzde 35, mazot yüzde 109, yem yüzde 49, ilaç yüzde 57 zam gördü ama hükümetimiz size yüzde 12’lik fiyat artışını yeterli gördü. Bunu kabul etmiyoruz. Buna itiraz ediyoruz. Sesimizi hep birlikte yükselteceğiz.
15 liranın altında olmamalı
Çiftçi örgütleri 11 lira diyor maliyete. Ziraat Odaları Birliği 10 lira 87 kuruş hesap çıkarmış. Aynı hesap. Ancak Toprak Mahsulleri Ofisi dün yaptığı açıklamada buğday fiyatı ile birlikte destekleme de eklense maliyetin altında kalıyor. Bu açıklama çiftçimizle alay etmektir. Bu fiyat kesinlikle 15 liranın altında olmamalıdır. Tarımda kendi kendimize yetiyorduk. Şimdi ithalata muhtaç hale geldik.
Alnınızın terini çalanlara, evladınızın rızkını çalanlara ve size bunu reva görenlere yazıklar olsun. Sesinizi duyurmaya ve sonuna kadar sizin için mücadele etmeye devam edeceğiz. Hakkınızı hep beraber arayacağız.
(HA)