Ağustos kamuoyu araştırma sonuçlarını yayımlayan iddialı araştırma şirketlerinden SONAR ve BETİMAR'ın bulguları "AKP'nin yüzde 30'ların altını gördüğünü, birinci parti CHP ile AKP arasındaki farkın büyümeye devam ettiğini" gösteriyordu.
ERKEN SEÇİM TALEBİ GÜÇLENİYOR
AKP'de düşüş sürüyor, CHP arayı açıyor
6 Eylül 2024
Ancak, Özer Sencar'ın araştırma şirketi Metropoll, aslında bu iki kuruluşun verdikleri sayılarda da içkin olan CHP'nin güçlü bir kopuş yaratamadığı yolundaki eğilimin de ötesinde bu araştırmalarda izi bile görülmeyen bir başka bulguya dayanarak gidişin tersine döndüğünü ileri sürdü. Buna göre, CHP yalnızca duraksamakla kalmıyordu, AKP 31 Mart'ta kendisinden uzaklaşan seçmeniyle buluşarak yeniden birinci sıraya tırmanıyordu. Siyasal süreçte Erdoğan ve AKP lehine yeni bir dönem açılıyordu.
Özer Sencar, kamuoyuna açıklamadıkları Ağustos "Türkiye'nin Nabzı" araştırma bulgularına dayanarak muhalefeti gidişatı doğru okumamakla ve düşüncelerini gerçeklerle sınamak yerine gerçekleri niyetlerine uydurmaya çalışmakla eleştirdi. Sencar CHP'nin mevcut hareket tarzıyla esasen Erdoğan'ın hedef ve çıkarlarına hizmet eden bir doğrultuda yol aldığını ileri sürdü.
Metropoll Araştırma'nın başkanı, bu görüşlerini X hesabından yayımladığı 7 maddelik bir mesajla paylaştı.
Bu kafayla beş yıl daha...
Sencar'ın birkaç gönderiye bölünmüş eleştirileri topluca ve sırasıyla şöyleydi:
▶ Erdoğan’ı ve halkı tanımıyorsunuz.
▶ Paralı askerlerin gayretleri ve masa başı bulgularla iktidar veya devamlı olarak birinci olamazsınız.
▶ Beklemediğiniz bir durumla karşılaştığınızda bize soracağınız doğru soru “bizi niye böyle gösteriyorsunuz değil niye böyle bir sonuçla karşılaştık?” olmalıdır.
▶ CB seçimi öncesinde 2 yıl boyunca KK’nın doğru aday olmadığı, KK’nın Erdoğan’ın tercihi olduğunu söyledik durduk.
▶ Siyaseti iyi bildiğini düşünen ve öyle konuşan bir kısım sol çevreler bu hamakatleri ile CB’lığını Erdoğan’a bir beş yıl daha hediye ettiler.
▶ Bu kafayla giderlerse CB’lığını bir beş yıl daha hediye ederlerse hiç şaşırmamak gerekir.
▶ Genel seçimlerle yerel seçimleri etkileyen dinamikler çok farklıdır. Bu realiteyi bile bilmeyen düşünemeyen siyaset erbabı ile nereye varacaksınız.
Özpek: "Vargılarımız özel
müşteriler için hazırladığımız
'derinlemesine rapor'a dayanıyor"
Metropoll, Özer Sencar'ın eleştirilerini dayandırdığı araştırmasının sonuçlarını ve dayandığı sayısal bulguları kamuoyuna açıklamadı. Ancak, araştırma grubunda yer alanlardan Burak Bilgehan Özpek, Medyascope'un sahibi ve yöneticisi Ruşen Çakır'la yaptığı söyleşide muhalefet partilerinin yöneticilerinin büyük olasılıkla gördükleri rapora ilişkin olarak bazı bilgileri paylaştı.
"Türkiye'nin Nabzı" araştırması çok kapsamlı bir çalışma. Yani insanlar sadece partilerin oy oranlarıyla ilgileniyorlar ama içinde Türkiye 'nin sosyolojik dönüşümüne dair ya da Türkiye'nin dış politikasına, ekonomi yönetiminin algılanmasına dair birçok alt başlık var. Birçok soru soruluyor. Dlayısıyla aslında biz geneli itibariyle siyaseti sadece partinin oy oranlarından değil Türkiye'deki toplumsal dönüşümden, ekonomik performansın nasıl algılandığından, aktörler arası ilişkinin toplum tarafından nasıl görüldüğünden yola çıkarak analiz etmeye çalışıyoruz. "In depth (derinlemesine) rapor" ise "Türkiye'nin Nabzı" araştırmasında çok dikkat çekmeyen ve bazen rapora koymadığımız özel sorulardan hareketle yapılan bir özel özel rapor. Yani karar alıcılara, diplomatik misyon temsilcilerine, uluslararası finans kurumlarına ve siyasi elitlere yönelik hazırlanmış bir rapor dedi.
Özpek, Çakır'la söyleşisinde, bu nedenle ayrıntılı sayılar veremeyeceklerini ancak, partilerin değişen sıralamalarını açıklayabileceklerini belirtti. Özpek "derinlemesine rapor"da AKP ve CHP ile siyasal liderler arasındaki yer değişikliklerini şöyle özetledi:
"AKP seçmeni yeniden partisine dönerken
muhalif seçmenle CHP arasındaki mesafe açılıyor"
İlk defa CHP'nin Birinci Parti olma özelliğini kaybettiğini görüyorum bir araştırmada [...] Özellikle yerel seçimden sonra CHP dört ay boyunca [...] hata payının ötesinde bir şekilde birinci parti olarak gözüktü. [...] 14 Mayıs'ta AKP 'ye oy verenlerin geneli itibariyle sadece yarısı "yeniden seçim olduğu zaman AKP'ye oy veririz" diyordu. [...] Öte taraftan İYİ Parti 'nin üçte biri CHP'ye yönelmişti. Yani AKP kendi seçmenini mobilize edemezken, CHP diğer partilerden de oy çeken bir parti olarak öne çıkmıştı [...] Diğer partilerdeki sıkıntılar hemen CHP'ye olumlu olarak yansıyor[du]. Şimdi bu ay farklı bir şey bulduk: Birincisi, AKP seçmeni yeniden partisine geri dönme eğilimi gösteriyor. Yani 14 Mayıs seçmeninin sadece yüzde 50'si "yeniden seçim olursa AKP 'ye oy veririz" derken, Ağustos ayında yüzde 60 'ın üzerine çıkmış durumda, yüzde 67 hatta. [...] Öte taraftan diğer muhalefet partilerinden CHP'ye geçişin de durduğunu veya azaldığını görüyoruz. Yani mesela İYİ Parti 'nin yüzde 35'i CHP'ye "oy verelim" derken bu ay o rakam da yüzde 17'ye düştü.
Öte yandan Erdoğan'ın beğeni oranı 4 puan yükseldi. Şimdi, onlarda çok büyük düşüş var, Erdoğan'da yükseliş var ama Erdoğan 'ın yükselişi onlardaki düşüşün altında kalıyor tabii. Yani şöyle, gerçekten yüzde 50 'nin üzerinde ölçüyorduk biz Ekrem Bey'i. Ama [...] Ağustos ayı performansı çok parlak değil. Yüzde 50'nin altına indi. Özgür Özel de Cumhur İttifakı seçmeninden [...] destek alıyordu ama kendi CHP tabanının ve muhalif seçmenin desteğini de kaybetmiyordu. Böylece çok ciddi bir yükseliş görmüştük Özgür Özel'in beğeni oranında. Şimdi özellikle muhalif seçmen tarafından Özgür Özel'e yönelik bir rezerv var. Yani yerel seçimden hemen sonra CHP'yi birinci parti yapan genel başkana yönelik ilgi azalmış ve daha muhalif seçmen CHP genel başkanına karşı eleştirel pozisyona geçmiş gibi gözüküyor.
(AEK)
