* Fotoğraf: Arif Hüdaverdi Yaman – İstanbul / AA
23 Haziran seçiminde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışan Cumhur İttifakı’nın adayı Binali Yıldırım ile Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu, dün akşamki ortak yayında vaatlerini anlattı.
Tartışmada Sayıştay raporu, Suriyeli mültecilerle ilgili çalışmalar, Kürt seçmenin tavrı gibi konular sosyal medyanın en çok konuşulanları oldu.
Sayıştay raporunu okudunuz mu?
Moderatör İsmail Küçükkaya, adaylara, Sayıştay’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi raporuyla ilgili “Sayıştay raporunda son 5 yılda 753 milyon liralık zarardan bahsediliyor, vakıflara son 1 yılda ayrılan 308 milyon lira var… Belediye başkanı seçilirseniz bu tabloyu nasıl değiştireceksiniz?” diye sordu.
Yıldırım ise “Sayıştay raporunu gördünüz mü İsmail Bey? Sayıştay raporunda öyle bir rakam yok. 108 bin lira mı ne, öyle bir usulsüz işlemden bahsediliyor o kadar… Bu yalan. Yalan olduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından açıklandı” diye yanıt verdi.
Küçükkaya'nın “Sayıştay'dan hiç yalanlama gelmedi” sorusuna da, “Geldi, onu bilmenizi isterim. Maalesef yeterince bu konu duyurulamadı. Onların yerine biz duyurmak zorunda kaldık. Böyle bir şey yok, kısacası yalan…” cevabını verdi.
TIKLAYIN - Sayıştay Raporlarında Dikkat Çeken Usulsüzlükler
Küçükkaya aynı soruyu İmamoğlu’na da sordu, yanıtı şöyle oldu:
“Sayıştay raporunu ben getirdim, isterlerse Yıldırım’a takdim ederim. Raporda İETT ve İSKİ’de büyükşehir belediyesi yönetimiyle beraber toplam yapılan usulsüzlüklerin toplam 753 milyon liraya ulaştığı… Sayıştay raporu işte…”
Bunun üzerine Küçükkaya tekrar Yıldırım’a dönerek “Siz okudunuz mu raporu?” dedi, Yıldırım da “Ben okumadım” diye cevap verdi…
“Benim partimden de olabilir, insanlıkdışı uygulamalar yanlış”
İstanbul’daki Suriyeli mültecilerle ilgili projelerine dair soruları da yanıtlayan adaylardan İmamoğlu, bazı CHP’li belediyelerin plaj yasağını hatırlatarak “Benim partimden olabilir, plaja girmesini yasaklaması yanlış, insanlık dışı uygulamalar yanlış” dedi.
İmamoğlu sözlerine şöyle devam etti:
“Mülteci konusunu iyi yönetemedik. Mülteci konusunu sadece vicdanla, toplumsal tavırla araştırmak doğru değil. Mülteci konusu evrensel kurallar taşır. Mülteciliğe ilişkin belediye başkanı olarak masa kuracağız ve bu masa sadece bu konuyla ilgilenecek. Bakın İBB bu konuda sessiz, politika üretmiyor, nasıl sessiz kalabilirsiniz siz politika üretmelisiniz…”
Yıldırım’dan mülteci yorumu: “Tutar göndeririz”
Yıldırım ise “mültecilerin İstanbulluların rahatını kaçırması durumunda tutup göndereceklerini” ifade etti:
“İstanbul'un bazı semtlerinde sayı fazla, burada bir asayiş sorunu… İstanbulluların rahatını kaçıran olaylara karışırlarsa, bunların normal seyirde gitmesini beklemeden, hiç kusura bakmasınlar tutar göndeririz. Belediyenin bu işi tek başına yapması mümkün değil, bu iş merkezi hükümetle yapılacak, göç idaresi ile yapılacak.”
“Kürt kökenli vatandaş mı, Türk kökenli mi…”
Programda hem Küçükkaya’nın Kürt seçmenle ilgili sorusu hem de adayların cevapları gündem oldu.
İsmail Küçükkaya adaylara, “Ben Kürt kökenli, Türkiye aşığı bir vatandaşım, beni size oy vermeye ikna edin” dedi, İmamoğlu şu cevabı verdi:
“Yoksulluktan, kadından, anneden bahsediyorum. Bunu derken Kürt kökenli vatandaş mı, Türk kökenli mi diyorum, benim vatandaşım diyorum…
“İstanbul’da partiler üstü davranacağız. Bunun içinde AKP'li hemşehrim de, Saadet Partili de elbette ki HDP'li hemşehrim de var. Sadece ittifak partilerinin belediye başkanı olmayacağım. Partizanlık bu ülkenin en büyük düşmanlarından biridir.
“Barış, özgürlük, eşitlik mahalleden başlar, biz mahallede sonrasında semtte, sonrasında şehirde sağladığımız takdirde bunları, bu şehirde hiçbir sorun kalmaz.” (AS)