Ersin Özarslan’ın başkanlığında, Serkan Yoğurtçu ve Muhsin Onay’ın üyeliğinde kurulan İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi 15 Temmuz Orhanlı Gişeleri Davası ile ilgili gerekçeli kararı açıkladı. 141 sayfadan oluşan gerekçeli karar, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'ne (UYAP) yüklendi.
Kararda 15 Temmuz günü ülke içinde yaşanan olayların bir bütün olarak değerlendirildiği için sanık savunmalarının dikkate alınmadığı belirtiliyor.
Dosya şu anda değerlendirilmek üzere istinaf mahkemesine gönderilmiş durumda.
Ne olmuştu?15 Temmuz 2016'da darbe girişiminin olduğu gün Yalova'da kampta olan öğrenciler, Binbaşı Ferhat Günay'ın emriyle iki ayrı otobüse bindirilip 00:07'de kamptan ayrılmışlardı. Sabiha Gökçen Havaalanına doğru yola çıktıklarında Orhanlı gişelerinde trafiğe takılıp araçtan inmek zorunda kalmışlardı. Polisin ve sivillerin bulunduğu bölgede çıkan çatışmada altı kişi öldü, 33 kişi yaralandı. Savcı Orhan Uzun mütalaasında, 65 sanıktan 63'ünün "Cebir Ve Şiddet Kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Öngördüğü Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya Veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etmek", "Kamu Malına Zarar Vermek ve Mala Zarar Vermek", "Kasten Öldürmeye Teşebbüs", "Kasten Öldürme" suçlarından ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etmiş, araç kullanan iki sözleşmeli erin ise beraatını istemişti. 18 Mayıs günü gerçekleştirilen duruşmada mahkeme 65 sanıktan iki sözleşmeli erin beraatine, 57 sanığın müebbet, altı kişinin ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar vermişti. |
TIKLAYIN - Hava Harp Okulu Öğrencilerine Müebbet Hapis
“Değerlendirmede sanık beyanlarına itibar edilmedi”
Gerekçeli kararda, ülke genelinde darbe girişiminin bastırılmasına yönelik olayların bir “bütün olarak değerlendirildiği” ve sanıkların suçlamayı kabul etmedikleri yönündeki savunmalarına rağmen “rütbeli ve öğrenci askeri şahıs olan sanıkların beyanlarına itibar edilmediği” belirtiliyor, mahkeme üyelerinin “sanıkların savunmalarının kendilerini suçtan kurtarmaya yönelik olduğu” konusunda uzlaşmaya vardığı belirtiliyor.
Bu değerlendirme sonucunda “Cebir ve Şiddet Kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Öngördüğü Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek” suçundan 63 sanığın 5237 Sayılı TCK'nın 309/1 maddesi gereğince ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırılmaları yoluna gidildiği söyleniyor.
Beraat edilen suçlar
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya Veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etmek”, “Kamu Malına Zarar Vermek” ve “Mala Zarar Vermek” suçlarından ise “Cebir ve Şiddet Kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Öngördüğü Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek” suçundan cezalandırılmaları nedeniyle ayrı bir hükme gerek duymadıkları belirtiliyor.
Kasten öldürme ve öldürmeye teşebbüs eylemleri
Kararda sanıkların ayrıca “Kasten Öldürmek” ve “Kasten Öldürmeye Teşebbüs Etmek” suçlarıyla ilgili yapılan değerlendirmede ise balistik incelemelerin yapılarak üzerinde kurşun yarası bulunmayan mağdurlar ve maktuller için yapılan suçlamaların düşürülmesine karar verildiği yazıyor.
Üzerinde kurşun izi bulunan mağdur ve maktuller için ise sanıkların farklı oranlarda cezalandırılmalarına hükmediliyor.
Kararda sonuç olarak kişilerin mahkeme süresince olan tutumları göz önünde bulundurularak 57 Hava Harp Okulu Öğrencisi hakkında müebbet hapis cezası verilirken ikisi rütbeli asker olmak üzere altı kişi hakkında ise ağırlaştırılmış müebbet verildiği, iki sözleşmeli erin ise olay günü silah kullanmadığı için beraat ettiği belirtiliyor.
Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından dava kararın bozulması istemiyle istinaf mahkemesine gönderildi. (EÜ/EKN)