Haberin İngilizcesi için tıklayın
“2023’e giderken AKP -MHP ittifakının karşısında bir genel ittifak oluşturulmak isteniyor. Olabilecek bu ittifakta iki zayıf halka var, İyi Parti ve HDP. Siyasi iktidar bu iki partiyi zayıf halka olarak görüyor. İyi Parti’ye dönük başka operasyonlar oldu, oluyor.”
Prof. Dr. Mesut Yeğen sabah saatlerinde HDP’ye yönelik operasyonları böyle yorumladı.
Doç. Dr. Cuma Çiçek ve gazeteci Faik Bulut da Yeğen’le benzer düşünüyor. Operasyonun olası bir seçimle ilgisi olabileceğini belirtiyor. Gazeteci Aslı Aydıntaşbaş ise operasyonun hiçbir hukuki dayanağı olmadığını söylüyor.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı "6-12 Ekim 2014 tarihlerindeki Kobani eylemlerine ilişkin yürüttüğü soruşturma" kapsamında sabah saatlerinde 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı verdi.
Gözaltına alınan arasında Kars Belediye Eş Başkanı Ayhan Bilgen, Berfin Köse, RTÜK Üyesi Ali Ürküt, Dış İlişkiler Komisyonu Üyesi Nazmi Gür, eski MYK Üyesi Can Memiş, MYK üyeleri Alp Altınörs, Bircan Yorulmaz ve Gülfer Akkaya, eski milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Ayla Akat Aka, Emine Ayna, Beyza Üstün ve Altan Tan bulunuyor.
Ortadoğu ve Kürt Politikası'nda uzman isimler Prof. Dr. Mesut Yeğen, Yard. Doç. Dr. Cuma Çiçek, gazeteciler Faik Bulut ve Aslı Aydıntaşbaş, HDP'ye yönelik bu operasyonu bianet'e değerlendirdi.
Prof. Yeğen: Milliyetçi tabanı kendi etrafında istiyor
“Hukuki bir boyutu yok meselenin. Bugüne dair siyasi hesabın bir parçası olarak görüyorum. Birincisi iktidar yurtdışındaki agresif siyasetini durdurmak zorunda kaldı.
"İç siyasette yine milliyetçi kitleleri etrafında tutabilmek için yeni bir gaza ihtiyacı var. İhtiyacı olan yeni gazı, HDP etrafında yaratmak istiyor.
“Mesela, HDP’yi kapatmaya dönük bir operasyon akla geliyor. İlla olacak demiyorum. Çünkü bunun siyasi sonuçları da ağır olabilir. HDP’ye oy verenler bilenip partiyi daha fazla sahiplenebilir.
“2023’e giderken AKP ve MHP ittifakları karşısında iki zayıf halka görüyor: İYİ Parti ve HDP. Bu sürecin arkasından ne gelecek tam olarak bilemiyoruz ama siyasi hesaplar olduğunu görebiliyoruz. Bu süreç, 2023’e dönük bir siyasal düzenin ayak sesleri olabilir. Bir de milliyetçi tabanı kendi etrafında tutabilmek için bu manevraya ihtiyaç duymuş olabilirler.”
Doç. Çiçek: HDP fiilen kapalı bir parti
“HDP, 2016 Kasım’ından bu yana genel başkanları tutuklu, milletvekilleri tutuklu en az 8 bin üyesinin tutuklu olduğu bir parti. Yani fiilen kapalı bir parti. Anaakım medyada görünmez bir parti. Parti, 2016’dan bu yana gelen süreçte sürekli baskılanıyor. Bu baskılanma sürecinin bir devamı olarak görüyorum bu operasyonları.
“Seçimlerle ilgisi var. O da şu hükümet şunun farkında: Muhalefet bloğunun kazanabilmesi için CHP ve İYİ Parti'nin de bloğa dahil olması lazım. Yani HDP, CHP ve İYİ Parti’den oluşan bir blok. Hatta buna Gelecek Partisi ve Deva Partisi’ni de ekleyebiliriz.
"İYİ Parti ve CHP arasındaki tartışmalı konularda biri HDP. İktidar bu bloklaşmanın önüne geçmek için Türkiye kamuoyunda tartışmalı olan da 'Kobane eylemlerini” gündem yapıp bu iki partinin de HDP’den uzaklaşmasını sağlamak istiyor olabilir.
'Asıl gündemlerin üstü kapatılıyor'
“Biliyorsunuz Demirtaş’ın da bloklaşmaya ilişkin söylemleri var. Bu bloklaşmanın önüne geçmek için bu operasyonlar hatırlatılıyor, yapılıyor diye düşünüyorum.
“Ayrıca şu an Türkiye’de bir pandemi süreci ve ekonomik kriz yaşanıyor. AKP’nin kendi seçmeni de pandemi sürecinin iyi yönetilmediğini, sayıların gerçeği yansıtmadığını düşünüyor. Bir anlamıyla HDP’ye dönük operasyon düzenleyip asıl konuşulması gereken Türkiye dertlerini örtüyor olabilirler. Asıl Türkiye gündemleri kapatılmak isteniyor.”
Aydıntaşbaş: Hukuken karşılığı yok
“İddia edilen olaylar altı yıl önce gerçekleşti ve bu konuda soruşturma süreci de yaşandı. Haliyle hukuken bir anlamı yok, karşılığı yok. Siyasi gündemde de tam olarak seçim olmadığı için bu operasyonlara bir anlam veremiyorum. Henüz bir açıklama da yapılmadı.
Bulut: Sindirme politikasının parçası
“Birincisi aslında mevcut HDP’nin hem siyasetten hem de toplumsal hayattan uzak tutulmak istenmesi. Zaten HDP fiili olarak kapatılmış bir parti. İktidar HDP’yi toplumsal hayatın da dışında tutmak istiyor.
“İkinci olarak da bir gözdağı ve sindirme politikasının parçası olarak nitelendirmek mümkün bu operasyonları.
“Üçüncüsü de şahsileşmiş bir öfke olabilir. Hem yerel seçimlerde hem genel seçimlerde HDP’nin AKP’ye oy vermeyin çağrısına yönelik bir öfkenin sonucu olabilir. Yani bir misilleme olarak görüyorum.
“HDP’yi isteseler kapatırlardı ama kapatmayıp yurtdışına da ‘biz parti kapatmıyoruz’ mesajı veriyorlar. Ama partiyi bir tabela partisine dönüştürmek istiyorlar.”
(EMK)
*Görseller: Sosyal medya