Tarihe Kızıldere Katliamı olarak geçen olay, Türkiye'nin yakın politik geçmişinin en önemli sayfalarından biri, Türkiye'nin devrimci, sosyalist hareket tarihinin bir dönüm noktası olarak kabul görüyor.
Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (THKP-C) ve Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) militanları 12 Mart askeri müdahalesi sonrasında diktatörlüğe karşı silahlı mücadele açan devrimcilerden THKO önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan'ın idam edilmesine engel olmak üzere 26 Mart 1972'de ortak eyleme geçerek Ordu'nun Ünye ilçesindeki NATO üssünde görevli iki Kanadalı bir Britanyalı teknisyeni rehin aldılar.
Mahir Çayan, Ertuğrul Kürkçü, Cihan Alptekin, Ömer Ayna, Sinan Kazım Özüdoğru, Hüdai Arıkan, Saffet Alp, Sabahattin Kurt, Ertan Saruhan, Nihat Yılmaz ve Ahmet Atasoy 30 Mart 1972'de Tokat'ın Niksar ilçesine bağlı Kızıldere köyünde kıstırıldılar.
11 devrimci teslim olmayı reddetti. Makineli tüfekler, havan topları ve bombalar...
Gün sona ererken, Kürkçü dışında, Çayan, Alptekin, Ayna, Özüdoğru, Arıkan, Alp, Kurt, Saruhan, Yılmaz ve Atasoy ile üç rehine artık yaşamıyorlardı.
Kızıldere Katliamı'nın 40. yılında On'ların Hayatı için tıklayınız. (YY/IC)