Ölen Asker Kaşıkçı'nın Ağabeyine: Sonun Kardeşin Gibi Olmasın
Askerliğini yaptığı Kayseri'de Haziran 2009'da şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Şükrü Kaşıkçı'nın ağabeyi Murat Kaşıkçı, kardeşinin kendilerine söylendiği gibi askerde intihar etmediğini, şüpheli durumu sorgulamak isterken komutanlar tarafından "Senin de sonun kardeşin gibi olmasın" şeklinde tehdit edildiğini iddia etti.
Etha'nın haberine göre İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde dün (21 Şubat) basın açıklaması düzenleyen Kaşıkçı ailesi, Kurmay Albay Mehmet Ali Toroslu'nun, Kaşıkçı'nın başından G-3 tüfeği ile vurulmasının önce "kaza" olduğunu, daha sonra ise nöbette başına iki el ateş ederek "intihar ettiğini" söylediğini savundu.
Mardinli er Şükrü Kaşıkçı, usta birliğine gittikten 20 gün sonra 5 Haziran 2009 yılında ilk nöbetinde G-3 tüfeği ile başına isabet eden iki mermi ile yaralı olarak Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılmış, yedi gün sonra da hayatını kaybetmişti.
Adli tıp ile olay yeri tutanaklarının askeri yetkililerin kendilerine yaptığı açıklamaları doğrulamadığını söyleyen ağabey Kaşıkçı, "Askeri yetkililerin olaya ilişkin raporunda kardeşimin ölümüne neden olan silahta nöbette kardeşimin yanında bulunan Mehmet Şükrü Aslan adlı askerin parmak izinin çıktığını söylüyorlar. Ancak belgelerde ve tutanaklarda ifadesi yok, yüz yüze konuşma taleplerimiz de engellendi." dedi.
Hastanede Komutan'a olayın nasıl olduğunu öğrenmek için olay yerine gitme isteklerinin önce reddedildiğini ancak iki saat sonra götürüldüklerini söyleyen ağabey, olay yerinde yaşananları ise şöyle anlattı:
"Olay yerinde Komutan'a 'Kardeşim nasıl intihar etti?' diye sordum. Birini getirin intihar ettiği gibi G-3 tüfeğiyle böyle yapsın ben kabul ederim. Birini getirdiler silahı bile tutamadı ve bir şey diyemediler."
Savcılık: Kardeşin intihar etti, incelemeye gerek yok
Hava Kuvvetleri Komutanı Savcı Özgür Tüfekçi ile de olay üzerine görüşmeye gittiğini, belirten Kaşıkcı, "Savcı raporları inceledi kardeşimin 'intihar' ettiğini söyledi ve 'incelemeye gerek yok' diyerek beni gönderdi" dedi.
Kaşıkçı, Savcı Abdurrahman Kocaslan tarafından hazırlanan otopsi raporunun yarısının olmadığını söyledi.
Şimdiye kadar olayla ilgili 13 avukata başvurduğunu belirten Kaşıkcı, davayla ilgilenen bütün avukatların 15 gün içinde 'tehdit' aldıkları gerekçesiyle davadan vazgeçtiklerini dile getirdi. Anne Ünzile Kaşıkcı da "Bizi hep kandırdılar" dedi.
Murat Kaşıkçı: Çocuklarımı askere göndermeyeceğim
Ağabey Kaşıkcı, bu olay doğuda olsaydı çatışmada öldü deyip üstünü örteceklerini, askeri yetkililerin bunu diyemedikleri için "intihar" dediklerini savundu, "Ben yaşadığım müddetçe nefes aldığım sürece bu davanın takipçisi olacağım. Biz yandık başkaları yanmasın diye. Bundan sonra ne küçük kardeşimi ne de doğacak çocuklarımı askere göndermeyeceğim" dedi.
Geçtiğimiz ay BDP Van Milletvekili Fatma Kurtulan'ın "Şüpheli asker ölümlerine" ilişkin verdiği soru önergesini yanıtlayan Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Türkiye'de son 5 yılda 408 asker "intihar ederek" hayatını kaybettiğini belirtmişti. (EG/EÖ)