Çiğdem Mater Açık Radyo'da haftaiçi her sabah saat 8.30'da Van Depremi Günlüğü'nü tutmayı sürdürüyor. 28 Aralık günü yani Van Erciş Depremi'nin 66., Van Edremit Depremi'nin 49. günü programın konuğu Van Eğitim-Sen Şube Sekreteri Mucip Vergili idi.
Sizinle bugün öğretmenler hakkında konuşmak istiyoruz. Bildiğimiz kadarıyla atamalarla birlikte öğretmenler Van'a gelmeye başladı. Eğitim-Sen'in gözlemi nedir Van'da?
Sizin de takip ettiğiniz üzere depremden sonra 800'e yakın öğretmen ataması oldu. Daha önce Van'a gelmek üzere seminere tabii tutuldular. Şu an buradalar, görevlerine başlamayı bekliyorlar.
Bir deprem semineri mi oldu?
Seminer de denmez aslında buna. Bilgisayar üzerinden öğretmenlerin barınma sorunları, sıkıntılarını dile getirdikleri oturumlar gibi oluyor. Üç günlük tasarlanmış bir oturum. Van'daki okullar iki gruba ayrılmış. Diyelim ki; A'dan K'ye kadar olan okullar sabahleyin 26, 27, 28 Aralık tarihinde gidiyor. Öbürleri de 29, 30, 31 Aralık'ta üç gün sureyle seminere alınıyor. Ama dediğim gibi bilgisayar üzerinden anlatılan bir şey.
Peki siz bunu yeterli buluyor musunuz?
Tabii ki bulmuyoruz. Biz şunu istiyorduk; öğretmenler buraya getirildiklerinde asgari sorunları çözülmüş, öğretmenlerin ve öğrencilerin can güvenlikleri sağlanmış olduğu bir ortam bekliyorduk. Ancak böyle değil. Örneğin; biz dört gün önce öğretmenler gelmeye başladığında onları gözlemledik, hala nereye gideceğini bilmeyen öğretmen arkadaşlarımız var.
Geçen gün bir okula gittik, orada Milli Eğitim Müdürü ile karşılaştık ve ona da ilettik bu sorunları. Burada ciddi sıkıntılar var. Mesela bir ailenin Milli Eğitim Müdürü'nün yanına gelip iki çocuğunu gösterip, "Ben bugün nerede kalacağım?" dediğini duyduk.
Şöyle bir uygulama var; bekarları çeşitli yerlere yerleştirmişler. Anasınıflarına 30, 40 kişi kalacak şeklinde yatakhaneye çevirmişler, fakat buraların ısınma, yıkanma, çamaşır gibi bir sürü eksikliği var.
Bir diğeri Barzani'nin gönderdiği konteynırlar. Alt yapısı hazırlanmaya çalışılıyor, ama faaliyete geçmeleri için çok zaman var. Bir de TOKİ'den 48 konut elde edilmiş. Buraya da kadın öğretmenler 8, 10 kişi ile 1+1 evlere yerleştirilmeye çalışılıyor.
Öğretmenleri her şey 26'sında hazır olacak diye çağırdılar. En azından buraya geldiklerinde hazırlıkların tamamlanmasını beklerdik. Milli Eğitim, öğretmenlere siz gelin biz hazırlıkları tamamlayalım diyor. Bu şekilde bir durum söz konusu.
Bunun altında da şu var; biz ya da diğer öğretmenler arkadaşlarım, dışarıda olduğu her gün Milli Eğitim'in karnesine bir eksi olarak yazılıyor, çünkü kendi Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) başarısızlığını örtme adına öğretmenleri 26'sında buraya getirdi, daha sonra televizyonlarda "Barınma sorununu çözdük" dedi.
Kesinlikle öyle değil. Bekarların durumu dışında, ailelerin durumu ile ilgili hiçbir gelişme yok. Evli olan öğretmenlerin barınabileceği durum söz konusu değil. MEB topu tamamen Valilik'e atmış. Valilik de evlerin hasar durumlarına göre yerleşim yapacağını söylüyor. 2 bin 500'e yakın aile başvuru yapmış. Bunlara ayrılan konteynır sayısı sadece 190.
Van Valiliği okulların ne zaman açılmasını öngörüyor?
Okulların ne zaman açılacağı da kesin değil. Merkez köylerde muhtemelen açmayı düşünüyorlar. Van Merkezi'nde ise sağlam raporu alan okulları açmayı planlıyorlar. En yetkili ağızdan aldığım bilgiye göre 2 Ocak'ta açılması kesin değil.
Okullar açıldıktan sonra, Vanlıların çocuklarını okula gönderecek kadar deprem korkusunu üzerlerinden atabildiklerini düşünüyor musunuz?
Orada da ciddi sıkıntılar var. Bazı tespitler yaptık. Bazı okullar hasar görmüş raporu alarak eğitim-öğretime açılmayacak. Bundan dolayı iki okulu birleştirmek yönünde planlar var.
Gidenler de hesaba katılarak bir hesaplama yapılacak. Örneğin; bir okulun 1000 tane öğrencisi varsa 500 öğrenci gitmiş, diğer okulda da aynı şey olmuş. Bu şekilde iki okul birleştirilerek eğitim-öğretim yapılacak.
Ancak okulların altyapısı da buna hazır değil. Ben kendi okulumdan örnek vereyim; Van Merkez Dumlupınar İlköğretim Okulu'na biz öğretmenler ve öğrencilerle birlikte taşımalı olarak gideceğiz. Dumlupınar büyük bir okul.
Depremde çatlakların oluştuğu, kaloriferlerde sıkıntı olduğu söyleniyor. Veliler artık bunları düşünerek bir tasarrufta bulunacaklar. Bizim açımızdan bir an önce eğitim-öğretimin devam etmesi, bu birliğin sağlanması adına gerekli çalışmaların hızlandırılması önemli. Biz MEB'in artık sorumluluğu alıp, çözüm bulmasını istiyoruz. (ÇM/SM)