Fotoğraf: Anadolu Ajansı
“Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, katıldığı bir canlı yayın programında 20 bin sözleşmeli öğretmen atamasına ilişkin branş bazında kontenjanları açıkladı.
“Fakat kontenjanların adil bir şekilde dağıtılmadı. Mesela bizim gibi binlerce İngilizce öğretmenin atanıp atanamayacağı belli değil. Geçen yıl bin 900 öğretmen atandı, bu yıl 450 İngilizce öğretmeni atanacağı yönünde kontenjan açıklandı. Sizce bu adil mi? Biz bunca yıl boşa mı okuduk?”
İngilizce Öğretmeni adayı Aylin Ş., mesleğine başlama ihtimali olduğu için heyecanlı fakat bir o kadar da tedirgin. Çünkü, açıklanan kontenjan sayısı içinde bir çok alandaki branş öğretmeni için açılan kadro sayısı beklenenin çok altında.
Türkiye’de Aylin Ş. gibi bu sorunu yaşayan ve geleceğinden endişe eden binlerce öğretmen var. Bu ve benzer sorunlarını konuşmak, çözüm bulmak için gruplar kuruyorlar, toplantılar yapıyorlar.
İstedikleri ise çok basit: Yıllardır bu bölümlerde okuduk, şimdi de kendi branşlarımızda öğretmen olarak atanmak istiyoruz.
Öğretmen ataması takvimiMillî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 20 bin sözleşmeli öğretmen atama takvimine göre adayların ön başvuru ve sözlü sınav merkezi tercihlerinin 18-26 Temmuz 2022 tarihleri arasında alınacağını söyledi. 29 Temmuz'da adayların sözlü sınava alınacakları sınav merkezlerinin ilan edileceğini bildiren Özer, atama takvimine ilişkin şu bilgileri paylaştı: "Sözlü sınavlar 1-13 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek, sonuçları ise 16 Ağustos 2022'de açıklanacak. 17-18 Ağustos 2022 tarihleri arasında sözlü sınav sonuçlarına itirazlar alınacak ve bu itirazlar, 22 Ağustos sonuçlandırılacak. Atama tercihleri 27-31 Ağustos tarihleri arasında alınacak. Atama sonuçları ise 1 Eylül 2022'de açıklanacak." Bu takvime göre yapılacak atama işleminde 2021 KPSS puanı ile başvuru alınacak. |
Üstelik tek endişeleri kendileri için değil. Kendilerinin atanmadığı derslere, alanında uzman olmayan öğretmenlerin atanma ihtimali yüksek.
"Ana branşa kontenjan yok"
bianet’e konuşan Aylin Ş., sorunlarını şöyle anlatıyor:
“Açıklanan kontenjanlara göre en fazla atama yapılacak ilk 5 branş sırasıyla 7 bin 503 kontenjanla okul öncesi öğretmenliği, 2 bin 223 kontenjanla sınıf öğretmenliği, bin 250 kontenjanla özel eğitim öğretmenliği, bin 218 kontenjanla din kültürü ve ahlak bilgisi ve bin 4 kontenjanla ilköğretim matematik öğretmenliği oldu.
“Kontenjanların açıklandığı günden beri çok kötü durumdayız. Bu dönem atama bekliyorum. Branş kontenjan dağılımda haksızlık var. İngilizce, Türkçe, PDR, Fen Bilimleri…
“Bunlar en az bin kişi alınan bölümlerdi. Şimdi ise açıklanan kontenjanlarda 450, 500 kişi gibi komik rakamlar verildi. Bizler kontenjanlarımızın daha fazla olacağını bekliyorduk çünkü ana branşlarız.”
“Hatadan dönün”
Okul öncesi eğitimi özendirme kapsamında birçok yere anaokulu açıldığını ve bu ana okullarına atanacak öğretmenlerinde 20 bin kişilik kadroya dâhil edildiğini söyleyen Aylin Ş. bu hatadan dönülmesi gerektiğini belirtti.
“Bizler bir bölüme 7 bin 500 atama yapılmasına karşı değiliz ancak Milli Eğitim Bakanlığı çok fazla ana branşta açık olmasına rağmen asıl kontenjanı okul öncesine verdi.
“Kalan kontenjanı ise kalan doksan sekiz branş arasında bölüştürdü. Eğer bunu ‘Okul Öncesi Eğitime Özendirme Projesi’ kapsamında yapıyorsa da neden proje için atanacak öğretmenleri 20 bin kişilik kontenjana dâhil etti?
‘Adil dağılım istiyoruz’
“Benim branşım (İngilizce) geçen sene bin 900 kişi aldı. Şimdi ise bu branş için 450 kişilik kadro açıldı. Aradaki farka bakar mısınız? Bir anda bu açık kapandı da 450 kişiye mi ihtiyaç kaldı sadece?
“Erzurum'da yaşadığımız ilçede bir sürü İngilizce öğretmeni açığı var. 450 kişilik kadronun yarısı İstanbul’a gidecek. Geri kalan öğretmenlerin kaç tanesini nereye gönderecekler? Öğretmen açığı olduğu gibi kalacak ve ücretli öğretmenler ile bu açığı kapatmaya çalışacaklar.”
Ücretli öğretmenlerin genellikle branş dışından olduğunu belirten Aylin Ş. “Öğrencilerin eğitimini branş dışı öğretmenlere teslim etmek istemediklerini” söyledi.
Kontenjan dağılımının adil bir şekilde düzenlenmesini isteyen öğretmenler, “Milli Eğitim Bakanlığının bu yanlıştan dönmesini ve ek 5 bin kadro açarak adil bir şekilde dağılım yapmasını talep ediyoruz.” dedi.
Eğitim Sen ne diyor?"Bütçenin ayrılmaması politik bir tercihtir"Atama kontenjanlarını ihtiyacın çok altında bulan Eğitim Sen Eski Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan bianet’e şöyle dedi: “20 yılda kapanan yirmi bine yakın köy okulunun açılabilmesi, devam eden salgınla kalabalık sınıflardaki sağlık riski ile birlikte öğrencilerimizin kamusal eğitim hakkı, ataması yapılmayan yüzbinlerce meslektaşımızın mesleki hakları açısından da gerçek ihtiyaç iki yüz binin çok üzerindedir. “Bütçede yüzde 1-1,5 oranında bir artış dahi en az 170 bin atama için yeterli iken ısrarla kamusal eğitime yeterli bütçenin ayrılmaması da politik bir tercihtir. "Eylül ayında atanacak 20 bin öğretmenin alanlara göre açıklanan kontenjan sayılarında 7503 okul öncesi öğretmen arkadaşımızın atamasının yapılması MEB tarafından diğer alanlarda kontenjan sayısının azalması için bir gerekçe haline getirilmiştir. Tüm branşlarda gerekli atama yapılmalı, Eylül’de yapılacak atama sayısı mutlaka artırılmalıdır.” "1 kadrolu 4 ücretliye eş değer"Eğitim Sen’den Özlem Tolu da şu bilgileri verdi: “Açıklanan kadro sayılarının ihtiyacın altında kalması kadrolaşmak isteyen öğretmen adayları kadar öğrencilerinde problemi. MEB den alınan sertifikalar ile ücretli öğretmenlik yapan kişilerden eğitim alan öğrencilerin kaderi de atamalara bağlı. “Ücretli öğretmenlerin de hak kaybına uğradıklarından bahseden Özlem Tolu: “Maalesef bu atama sayısı ihtiyacın çok çok altında. "Bu açık devam edecek ve ücretli öğretmenler devreye sokulacak. Ücretli öğretmenler de genellikle MEB’den sertifika almış kişiler oluyor. Bu kişiler de hak kaybına uğruyor. Çünkü 1 kadrolu öğretmene ayrılan bütçe ile 4 ücretli öğretmen sağlanabiliyor.” |
(HD/EMK)