* Fotoğraf: Flickr
İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi- Cerrahpaşa’dan Öğretim Üyeleri, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve akademisyenlerine destek amacıyla mektup yayımladı.
Boğaziçi’nde kayyım rektör Prof. Dr. Melih Bulu’ya karşı direnen öğrencilere desteklerini vurgulayan akademisyenler, “Tüm üniversiteler kendi bileşenleri tarafından seçilmiş bir rektör ile yönetilmeli” dedi.
“Evet bir sorun var”
Akademisyenlerin yayımladığı mektubun tam metni:
“Evet bir sorun var! Tüm üniversiteler kendi bileşenleri tarafından seçilmiş bir rektör ile yönetilmeli.
Sevgili Öğrencilerimiz;
Hepiniz farklı coğrafyalardan, farklı kültürlerden üniversite dünyasına katıldınız. Her biriniz, kendinizi geliştirmek, dünyanızı zenginleştirmek, farklı yaşamları tanımak, farklı düşünceleri keşfetmek ve bütün bunların yanında iyi bir insan, iyi bir meslek sahibi olmak adına, zorlu sınavlardan geçerek üniversiteli oldunuz. Şu an öğrencilerimiz, yarın meslektaşlarımız ve hepsinden önemlisi, yaşlarımızdan dolayı belki birçoğumuzun göremeyeceği, güzel geleceğin yaratıcıları olacaksınız. Bizler bu yaşam yolunda, sizlerin önce iyi bir insan, sonrasında hayatı sorgulayan, merak eden, eleştiren, bütün görüşlere saygı duyan, dogmalardan uzak, donanımlı yetişkinler olarak hayata devam etmeniz konusunda elimizden gelen her şeyi yapıyoruz, yapacağız.
Sevgili Öğrencilerimizin Aileleri, Yakınları
Hepiniz öğrencilerimizin yaşam yolunda türlü zorluklara, türlü sınavlara göğüs germesinde en büyük yardımcıları oldunuz, üniversiteyi kazandıklarında en büyük mutluluklardan birini yaşadınız. Üniversite orta öğrenim değil, kuşkusuz. Bizler genç yetişkinlere eğitim verdiğimizin farkındayız. Onlar haklı olarak bireysel farklılıklarına saygı duyulsun ister. Geleceğe güvenle bakan, kendine güven duyan insan olmanın ön koşuludur bu. Farklı görüşte, faklı dini inançta, farklı etnik kökende olabilirler ve bunlara saygı duyulsun isterler. Üniversite bütün bireysel farklılıklara saygı duyma yeridir, biz farkındayız. Saygı duyulmayı beklemek sadece öğretim verenlerin değil, öğrencilerin de hakkıdır.
Demokrasi bir kültürdür, farklılıklara saygı duymayı, düşünceni ifade edebilmeyi, haksız olduğunu düşündüğün bir şeyle karşı karşıya isen, başkalarının haklarına saygı duyarak, yasalar çerçevesinde itiraz edebilmeyi de içerir. Biz üniversitelerin demokrasi kültürüne sahip yerler olması gerektiğine inanıyoruz ve bu bilinçle davranıyoruz. İstiyoruz ki bu kültür, sizlerin öğrencilerimize verdiğiniz iyi insan olma kültürü ile birleşsin, istiyoruz ki bu kültür, öğrencilerimizin kuracakları yeni hayatlarda, yeni ilişkilerde yaşasın, aktarılsın.
Bunun inancındayız, bu inançla yapıyoruz işimizi. Üzücü haberler duyuyorsunuz basında. Bu insanlara mı bırakıyoruz eğitim işini dediğinizi duyuyor gibiyiz. Ama inanın onlar bir avuç. Hiç merak etmeyin, her değişik görüşten, ama en öncelikli amaçları, öğrencilerinin bilimsel ve demokratik değerlerle donanmış iyi insanlar olmasını amaçlayan öğretim üyeleri hâlâ çoğunlukta.
Ve bu büyük çoğunluk olan bizler, öğrencilerimizin gözlerindeki ışıltının kaybolmaması ve hep yukarıya bakmaları için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz.”
Ne olmuştu?Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2 Ocak'ta, 2015'te AKP'den milletvekili aday adayı olan Prof. Dr. Melih Bulu'yu Boğaziçi Üniversitesi'ne kararname ile rektör olarak atadı. 2002'de Sarıyer AKP İlçe Örgütü'nün kuruluşunda yer alan Bulu'nun Boğaziçi Üniversitesi'ne atanmasına öğrenciler ve akademisyenler tepki gösterdi. İlk defa üniversite dışından bir rektör atanmasına da karşı çıkan ve Bulu'nun "kayyım" olduğunu söyleyen öğrenciler, 4 Ocak'ta Boğaziçi Üniversitesi'nde eylem düzenledi. Polis, öğrencilere biber gazı ve plastik mermiyle müdahale etti. Üniversite kapısına kelepçe vuruldu. TIKLAYIN - Boğaziçi'nde öğrencilere biber gazıyla müdahale Bulu'yu protesto eden Boğaziçi Üniversitesi'nden akademisyenler de rektör devir-teslim törenine tepki göstererek Rektörlük binasına sırt dönme eylemi başlattı. Polis, gösterilere katılan öğrencilerin evlerini bastı. Çok sayıda öğrenci gözaltına alındı. 4 Ocak'tan beri farklı yerlerde ve şekillerde devam eden eylemlere polis her seferinde müdahale etti. Soylu ve Erdoğan'ın üniversitedeki resim sergisi nedeniyle LGBTİ+'ları ve öğrencileri hedef göstermesinden sonraki eylemlerde polis üniversiteye de girdi. TIKLAYIN - Boğaziçi protestolarında biber gazı, plastik mermi ve gözaltı Boğaziçi öğrencilerine İzmir, Ankara, Samsun gibi birçok şehirden ve çok sayıda üniversiteden de destek geldi. 7 Şubat tarihi itibarıyle en az 560 öğrenci gözaltına alındı ve en az 25 üniversiteliye ev hapsi verildi. Dokuz öğrenci ise "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" ve "görevi yaptırmamak için direnme" suçlamalarıyla tutuklu. TIKLAYIN - 11 üniversiteli neden tutuklu? "Kayyım rektör istemiyoruz", "Melih Bulu istifa" diyen Boğaziçi Üniversitesi bileşenleri, protestolarını 4 Ocak'tan bu yana sürdürüyor. | |
(TP)