Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Volkan Yılmaz: Zaten sosyal güvencesi olmayan üniversitelinin sağlık adına tek güvencesi MEDİKO'ydu. İnsanın temel yaşam ihtiyaçlarını kısıtlayarak tasarruf etmek akıl alacak gibi değil.
Anadolu Üniversitesi öğrencisi Elif Yıldız: Öğrenciler zaten yetersiz beslendikleri için sık hasta oluyorlar. Karar bir an önce geri çekilsin, yoksa bundan böyle doktora gitmek yerine kendi başımızın çaresine kendimiz bakacağız.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy: Uluslararası Para Fonu'nun (İMF) "sağlıkta tasarruf" direktifleri doğrultusunda Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümeti elinin uzanabileceği her alanda kısıntıya gidiyor.
"Öğrencilerin sağlık hakları ellerinden alınıyor"
Devlet üniversitelerinde öğrenim gören 1 milyon 400 bin öğrencinin sağlık hakları tehlikede. Maliye Bakanlığı SSGSS Yasası'nı dayanak göstererek 2007'den itibaren üniversitelerdeki sağlık merkezleri ve MEDİKO'ların bütçeden kaynağını kesti. Öğrencinin ilaç ve tedavi giderleri ödenek kapsamından çıkarılmış oldu. MEDİKO'ların geleceği belirsiz.
15 Temmuz 2006 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Maliye Bakanlığı'nın "2007-2009 dönemi bütçe çağrısı" yönetmeliğinde ilgili karar şöyle:
"SSGSS Yasası hükümleri çerçevesinde, Yükseköğretim kurumları öğrenci ilaç ve tedavilerine ilişkin ödenek teklifinde bulunulmayacaktır."
Yıldız: Mecburen hastalıkları ihmal edeceğiz
Öğrenci Yıldız'ın üniversitedeki ikinci yılı. "İki yıldır kronik hastalıklarım nedeniyle üniversitenin sağlık merkezinden yararlanıyorum. İlaçlarım pahalı olduğu için masrafları da MEDİKO aracılığıyla karşılamış oluyorum" diyen Yıldız'ın bundan böyle nasıl bir çözüm bulacağı konusunda fikri yok.
"Sadece bir ilacımın fiyatı 45 YTL ve bu benim karşılayabileceğim düzeyin çok üstünde" diyen Yıldız MEDİKO'ların işlevsizleştirilmesinin mağdur edeceği kesimin zaten hep yetersiz beslenen, zor geçinen ve bu yüzden sık sık hasta olan öğrenciler olacağını görüşünde.
"Devlet öğrencinin sağlık giderini karşılamak zorunda"
Öğrencilerin en çok göz, kulak, burun, boğaz gibi şikayetlerle bu kurumlara başvurduğunu söyleyen Yıldız "Karar hemen geri çekilmeli, yoksa doktora gitmek yerine kendi başımızın çaresine kendimiz bakmak zorunda kalacağız" dedi
"Eğer üniversitede sağlık hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanamayacaksak mecburen hastalıklarımızı ihmal edeceğiz. Devlet hastanelerinde öğrenciye yer yok.Devlet bizim sağlık hizmetlerimizi karşılamak zorunda."
Yılmaz: İnsan yaşamından tasarruf edilemez
"Öğrencilerin özellikle final dönemlerinde acil bir sorunla karşılaştıklarında tek başvurabildikleri yer MEDİKO" diyen öğrenci Yılmaz, öğrenci yurtlarında kalan öğrencilerin MEDİKO'ya özellikle başvurduğunu aktarıyor.
"Bir öğrenci olarak herhangi bir sosyal güvencem yok. MEDİKO Sosyal Hizmetler bir öğrenci için önemli bir kurum çünkü cüzi miktarda muayene olabiliyorsunuz. Sonuç olarak bir öğrenci sağlık ihtiyaçlarının çok önemli kısmını oradan sağlıyor" diyen Yılmaz bu anlamda MEDİKO sosyal hizmetlerin varlığını sürdürebilmesinin önemini vurguladı.
Final dönemlerinde öğrencilerin çok daha yüksek oranda hasta olduklarını söyleyen Yılmaz "Okula yakınlığı ve ücretin düşük olması nedeniyle çoğumuz MEDİKO'ya başvuruyoruz" diyor.
"Sosyal güvencesi olmayan bir öğrenci hiçbir şeyden yararlanamıyor. Boğaziçi Üniversitesinde sosyal güvencesi olamayan öğrenciler için MEDİKO hizmetlerinden ücretsiz yararlanabilme hakkı verilmişti" diyen Yılmaz, şimdi bu hakkın ellerinden alınmasıyla mağdur edildiklerini ifade ediyor.
"Hükümet nedense önce sağlık ve eğitim alanlarında tasarrufa gidiyor. İnsan yaşamının temel ihtiyaçlarıyla ilgili tasarruf kararını kabul etmek mümkün değil. Karardan vazgeçilsin"
Gürsoy: Sosyal devletin kırıntıları varsa vazgeçsinler
TTB Başkanı Gürsoy, kararı "sürpriz değil" diye yorumladı ve şöyle dedi:
"İMF'nin sağlıkta tasarruf direktifleri doğrultusunda hükümet elinin uzanabileceği her alanda kısıntıya gidiyor. İlaç sınırlamaları, ayaktan teşhis başvurularındaki paket program uygulamalarından sonra sıra öğrencilerin sağlık harcamalarına el koymaya geldi."
"Utanç verici bir durum" diyen Gürsoy, Türkiye'de hükümetin sağlığa kişi başına yaklaşık 250 dolardan fazla harcamadığını söyledi.
"Üstelik bu paranın yüzde sekseni ilaç ve teknoloji tüketimiyle çok uluslu şirketlere tahsis ediliyor. Sosyal devletten kırıntılar kaldıysa bu uygulamanın derhal durdurulması gerekiyor." (EZÖ/TK)