Seçim bildirgesinde yar alan konuları anlatan Uras, öncelikli amaçlarının yoksulların, işsizlerin sorunlarına dönük çözümler geliştirmek olacağını söyledi. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) olmadığı bir Türkiye'nin mümkün olduğunu, eşit, parasız eğitim olanakları sağlayacaklarını vaat eden Uras, yoksul halk kitlelerinin sorunlarını çözmeye çalışacaklarını söyledi.
SHP'den ÖDP'ye destek net değil
Uras, uzun bir süre seçime birlikte girebilmek için görüşmeler yapan Sosyal Demokrat Halk Partisi'nin (SHP) seçimde ÖDP'ye destek verip vermeyeceğinin SHP'nin Cumartesi günün yapacağı Kurultay'dan sonra netleşeceğini belirtti.
Uras, konuşmasında iktidar partilerini eleştirdi, seçim kampanyalarını başlattıklarını söyledi: Varlığını IMF programına armağan eden siyasi partiler ve politikacılar karşısında halktan başka kimseye borcu olmayan, bu ülkenin onurlu insanlarla, aydınlarla ekmeği ile geçinen, yolsuzluk ile yoksulluk düzenini değiştirme inadıyla seçim kampanyasını başlatıyoruz.
"Toplumdaki öfkenin umuda dönüşmesinde seçim bildirgelerinin yol gösterici olacağını" belirten Uras, özetle şu noktalara dikkat çekti:
Silaha değil sağlığa, eğitime yatırım
* Türkiye, silah alımında 4. ülke olmayacaktır. Silaha yapılan yatırımı eğitime, sağlığa aktaracağız.
* Amerika Birleşik Devletleri'nin yedek gücü olmayacağız.
* Siyasette hakları değil, yasakları kaldıracağız.
* Bürokratik devleti küçülterek yerine yatırımcı devleti getireceğiz.
* Halkın doğrudan katılım sağlayabildiği yeni bir siyaset ortamı kuracağız.
"ÖDP ile ittifakımız pırıl pırıl"
Uras'tan sonra söz alan Sema Pişkinsüt ise, Cumhuriyet Halk Partisi'ni (CHP) "Sol olmamakla" eleştirerek, "CHP'nin solun birliği adına önemli bir fırsatı kaçırdığını" söyledi. Bütün partilerin umut olmaktan çıktığını belirten Pişkinsüt, ÖDP ile Toplumcu Demokratik Parti (TDP) arasında yapılan ittifakın önemine vurgu yaptı. Pişkinsüt, ÖDP ile yaptıkları ittifakın "pırıl pırıl" olduğu için sorunların üstesinden kolayca geleceğini söyledi.
Pişkinsüt, TDP'den ÖDP'ye geçen iki milletvekilinin seçimin ertelenmesi için imza vermelerinin hatırlatılması üzerine, "milletvekillerin, partilerin eşit koşullarda girmediği bir seçimden olumlu bir sonuç çıkmayacağına inandıkları için imza attığını, fakat seçimin ertelenmesi konusunda diğer senaryoları desteklemediklerini" söyledi.
DEHAP'tan TDP'ye çağrı gelmedi
Solun Türkiye'deki sorunlara çözüm olabileceğini savunan Pişkinsüt, Demokratik Halk Partisi, (DEHAP) Halkın Demokrasi Partisi, (HADEP) Emeğin Partisi (EMEP) ve Sosyalist Demokrasi Partisi'nin (SDP) oluşturduğu Sol Blok'a neden katılmadıkları sorusuna, bu kesimlerden kendilerine çağrı yapılmaması gerekçesini gösterdi. Pişkinsüt, içinde HADEP ve ÖDP'nin de olacağı sol partilerin birliği için kendilerinin CHP'ye öneri götürdüklerini hatırlatarak, bu öneriyi kabul etmeyen CHP'nin önemli bir fırsatı kaçırdığını savundu.
Pişkinsüt, "DEHAP çatısı altında oluşturulan Sol Blok'taki küçük partilerin HADEP'in yüzde 5'lik oyuna göz diktiğini" söyleyerek, bu küçük partilerin bir araya gelmesinin, iktidarı getirecek bir oy potansiyeli getirmeyeceğini öne sürdü. (NK)