Click here to read the article in English / Haberin İngilizcesi için buraya tıklayın
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Barış Ünlü’nün sınavda sorduğu soru nedeniyle “terör örgütü propagandası yapmak” ve “suçu ve suçluyu övmek” suçlamalarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması yarın (3 Şubat) görülecek.
Eğitim Sen Ankara 5 Nolu Üniversiteler Şubesi, Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi, Dipnot Yayınları, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.20’de görülecek duruşmaya katılarak Ünlü ile dayanışma çağrısı yaptı.
Sınav sorusu dava gerekçesi oldu
TIKLAYIN: 15 AKADEMİSYENDEN BARIŞ ÜNLÜ DAVASINA YORUM
Yrd. Doç. Dr. Barış Ünlü’nün yargılanmasına sebep olan konu "Türkiye'de Siyasal Hayat ve Kurumlar" dersinin 9 Ocak 2015’teki final sınavında sorduğu şu soru.
“Abdullah Öcalan’ın yazmış olduğu 1978 tarihli ‘Kürdistan Devrimi’nin Yolu / Manifesto’ başlıklı broşür ile 2012 tarihli ‘Ortadoğu’da Yeni Sistem İnşası Olarak Demokratik Modernite’ başlıklı yazıyı, sömürge, ulus-devlet, devrimci şiddet, demokrasi gibi kavramlara / olgulara olan yaklaşımları bağlamında kıyaslayınız. Bunu, arada geçen 34 yıl boyunca Dünya’da ve Türkiye'de yaşanan değişimleri ve Kürt hareketinin / Kürt toplumunu yaşadığı dönüşümleri içerecek şekilde yapınız.”
Sorunun basına yansımasının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, kendisine gelen suç duyurularını inceleyerek soruşturma başlattı. Ünlü, suçlamaları reddederek, örgüt propagandası yapmak gibi bir amacı olmadığını ve dersin konusunun Kürt sorunu olduğunu söyledi.
“Terör örgütü propagandası” suçlaması
Cumhuriyet Savcısı Aytekin Cenikli 5 Ekim 2015’te hazırladığı iddianamede, Ünlü’yü "Terör örgütü propagandası yapmak” ve “Suçu ve suçluyu övmek”le suçlayarakTerörle Mücadele Kanunu 7/2 ve 5. Maddesi, Türk Ceza Kanunu (TCK) 215/1 ve 53. maddelerince yedi yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasını istedi.
İddianamede “PKK/KCK örgütünün sözde önderlik olarak tanıdığı kişinin düşüncelerini meşrulaştırmaya yönelik, onun siyasal bir önder olduğunu zihinlere kazımaya dayalı soru sorulmuş, terör örgütü propagandası yapılmış, ağırlaştırılmış müebbet hapise çarptırılmış olan örgüt lideri övülmüştür” ifadeleri yer aldı.
Eğitim Sen: Bilimsel özgürlüğe sahip çıkmalı
Davanın yarın görülecek ilk duruşmasına katılım çağrısı yapan Eğitim Sen Ankara 5 Nolu Üniversiteler Şubesi, bilimsel özgürlüğe vurgu yaptı.
“Bizler Barış’ın meslektaşları olarak, Türkiye’deki siyasal sorunlara odaklanan, Kürt sorununu merkeze alarak kurgulanan bir derste, her kime ait olursa olsun birincil metinlerin okutulmasını da, bu metinlerden hareketle soru formüle edilmesini de işimizin gereği olarak görüyoruz.
“Ders içeriklerinin, sınav sorularının birer suçmuş gibi gösterilmeye çalışılmasının ardında yatan tehlikeyi, bu ‘suç’un başka temalara, başka alanlara da kolaylıkla genişletilebileceğini öngörüyoruz. Bilimsel özgürlüğe sahip çıkmak, öyle sanıyoruz ki, bugün her zamankinden daha önemli, daha anlamlı olacaktır.”
Dipnot Yayınları: Akademik özgürlüğe müdahale
Dipnot Yayınları da Ünlü’nün yayıncısı olmaktan gurur duyduklarını ve dayanışma içinde olduklarını belirtti:
“Düşünce ve ifade özgürlüğü temel bir insan hakkıdır. Üniversitelerde her türlü düşüncenin tartışılıp incelenmesi akademik özgürlüğün olmazsa olmaz koşuludur.
"Yazarımız Barış Ünlü’nün bu davaya konu olan sınavda sorduğu sorunun adli makamlar tarafından soruşturmaya tabi tutulmasını düşünce, ifade ve akademik özgürlüğe müdahale olarak görüyoruz. Yaşam hakkını, eşitlik ve barışı savunabilmek için özgür düşüncenin şart olduğunu biliyoruz.” (BK)