Fotoğraf: airforcemedicine.af.mil
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI – Stockholm International Peace Research Institute) dünyadaki nükleer silahlanmaya ilişkin yıllık raporunu yayınladı.
Dünya genelindeki nükleer silah sayısının bir önceki yıla oranla yüzde 3,35 dolayında gerilediği belirtilen raporda nükleer silah sahibi ülkelerin cephaneliklerini modernleştirmeye devam ettiği ifade edildi.
Raporda nükleer güçlerin cephaneliklerinde 13 bin 400 nükleer başlık bulunduğu kaydedildi. 2019’da bu sayı 13 bin 865’ti.
Rapora göre elinde nükleer başlık bulunan ülkeler şöyle: Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Birleşik Krallık, Fransa, Çin, Hindistan, Pakistan, İsrail ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (Kuzey Kore).
2019'da dünyadaki toplam nükleer silah sayısındaki azalmanın, büyük ölçüde Rusya ve ABD tarafından emekli edilen nükleer silahların sökülmesinden kaynaklandığı açıklansa da bu iki ülke hala küresel nükleer silahların yüzde 90'ından fazlasını elinde bulunduruyor.
ABD ve Rusya’nın nükleer başlık sayısını azaltmasındaki etken ise iki ülkenin 2010’da imzaladığı Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması (Treaty on Measures for the Further Reduction and Limitation of Strategic Offensive Arms / New START).
Raporda 2019'da her iki ülkenin de nükleer silahların azaltılması konusunda anlaşmada belirtilen sınırların altında kaldığı ve anlaşmanın, her iki taraf da uzatmayı kabul etmedikçe Şubat 2021'de son bulacağı aktarıldı.
Nükleer silahların azaltılması hususunda anlaşmada belirtilen sınırın uzağında kalınmasının nedeni olarak ise ABD’in Çin'in gelecekteki nükleer silah azaltma müzakerelerine katılması gerektiği ısrarından kaynaklandığı aktarıldı.
SIPRI'nin Nükleer Silahsızlanma, Silahların Kontrolü ve Silahların Yayılmasını Önleme Programı Direktörü Shannon Kile konuyla ilgili raporda “Rusya ile ABD arasında şeffaflığı teşvik etmek, ilgili nükleer kuvvet duruşları ve yetenekleri hakkındaki yanlış algılamaları önlemek amacıyla planlanan kilit iletişim kanallarının kaybı potansiyel olarak yeni bir nükleer silahlanma yarışına yol açabilir” uyarısında bulundu.
“Yeni nesil nükleer silah sistemleri geliştiriliyor”
Rusya ve ABD’nin, nükleer savaş başlıklarını, füze ve uçak dağıtım sistemlerini ve nükleer silah üretim tesislerini modernleştirmek için kapsamlı ve pahalı bir program uyguladığı belirtilen raporda şunlar kaydedildi:
“Her iki ülke de askeri planlarında yeni nükleer silahlara genişletilmiş roller verdiler. Bu durum soğuk savaş sonrası nükleer silahların kademeli olarak marjinalleşmesine yönelik önemli bir dönüşü işaret ediyor.
ABD ve Rusya haricindeki diğer nükleer silahlı devletlerin nükleer cephanelikleri oldukça küçük. Ancak tüm bu devletler ya yeni silah sistemleri geliştirmekte ya da bunu yapmaya niyetlerini açıklamışlardır.
Çin, nükleer cephaneliğinin önemli bir modernizasyonunun ortasında. Kara ve deniz temelli füzeler ile nükleer yetenekli uçaklardan oluşan yeni bir filo kuruyor.
“Hindistan ve Pakistan nükleer güçlerinin büyüklüğünü ve çeşitliliğini yavaş yavaş artırırken, Kuzey Kore askeri nükleer programına ulusal güvenlik stratejisinin merkezi bir unsuru olarak öncelik vermeye devam ediyor.”
“Ülkeler şeffaf değil”
SIPRI raporunda ayrıca nükleer silaha sahip devletlerin nükleer cephaneliklerinin durumu ve yetenekleri hakkında güvenilir bilgilerin bulunmasının önemli ölçüde farklılık gösterdiğini aktardı.
SIPRI'nin Üyesi ve Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu (FAS) Nükleer Bilgi Projesi Direktörü Hans M. Kristensen, "ABD 2019’da stokları ve nükleer yetenekleri hakkında önemli bilgiler açıkladı ancak artık stoğunun büyüklüğünü halka açıklama uygulamasına son verdi" diyor.
“İngiltere ve Fransa da bazı bilgiler verdiler. Rusya, bilgileri ABD ile paylaşmasına rağmen New START kapsamında sayılan güçlerinin ayrıntılı bir dökümünü kamuya açıklamıyor.
Hindistan ve Pakistan hükümetleri bazı füze denemeleri hakkında açıklamalar yapıyor ancak cephaneliklerinin durumu veya büyüklüğü hakkında çok az bilgi sağlıyor.
“Kuzey Kore nükleer silah ve füze denemeleri yürüttüğünü kabul etti ancak nükleer silah yetenekleri hakkında hiçbir bilgi vermedi.
“İsrail'in nükleer cephaneliği hakkında yorum yapmayan bir politikası var.
Kimde ne kadar nükleer silah var?
Raporda yer alan bilgilere göre dünya genelinde 13 bin 400 nükleer başlık bulunduğu tahmin ediliyor. Bu, Soğuk Savaş'ın zirve yaptığı dönemde ABD ve Rusya’nın sahip olduğu 70 bin nükleer başlığın beşte birine tekabül ediyor.
Şu anda ise ABD'nin 5 bin 800 (2019’da 6 bin 185), Rusya'nın da yaklaşık 6 bin 375 (2019’da 6 bin 500) nükleer başlığı olduğu tahmin ediliyor.
İngiltere'nin 215 (2019’da 200), Fransa'nın 290 (2019’da 300), Çin'in 320 (2019’da 290), Pakistan'ın 160 (2019’da 150-160) Hindistan’ın 150 (2019’da 130-140) ve İsrail'in de 90 (2019’da 80-90)nükleer başlığa sahip olduğu belirtiliyor.
Kuzey Kore'nin de 30 - 40 kadar nükleer başlığı olduğu varsayılıyor.
Öte yandan raporda ABD, Rusya, İngiltere ve Fransa'nın nükleer başlıklarının sadece bir kısmının hemen aktif kullanıma hazır olduğu da aktarıldı.
Raporun tamamına ulaşmak için TIKLAYIN
(HA)