800'den fazla sivil toplum örgütünü temsil eden Federasyon, yaptığı başın açıklamasında, bu hafta başında Japonya'nın kuzeybatısında meydana gelen depremin "Fransa'yı da tehdit eden tehlikeyi gözler önüne serdiğini", "Fransa'daki reaktörlerin depreme karşı dayanıklı olmadığını" belirtti.
Japonya'da ikinci sızıntı kuşkusu
Japonya'da dün (16 Temmuz) üç kişinin ölümüne, beş yüze yakın kişinin yaralanmasına neden olan deprem, dünyanın en büyük nükleer santrallerinden biri olan Kaschiwazaki Kariwa'da yangın çıkmasına neden olmuştu. Depremin Richter ölçeğine göre 6,8 büyüklüğünde olduğu saptanmıştı.
Tesisten, denize radyoaktif madde de içeren su sızdığı belirtilmiş, ancak yetkililer, az miktarda su sızdığını ve bunun çevreye tehdit oluşturmadığını açıklamışlardı. Santralde ikinci bir sızıntı olup olmadığı araştırılıyor. Yetkililer, dünkü sarsıntı sırasında düşük düzeyde radyoaktivite içeren nükleer atıkların depolandığı 100 kadar varilin devrildiğini ve bazılarının ağzının açık bulunduğunu söyledi.
"EDF reaktörler için gereken masraftan kaçıyor"
"Nükleere Hayır" Federasyonu, Fransa'da deprem konusunda tehlike arz eden reaktör sayısının 42 ila 58 civarında olduğunu tahmin ediyor ve EDF'yi reaktörleri deprem riskinden korumak için gereken "çalışmaların maliyeti olan 2 milyar avroyu" ödemekten kaçmakla suçluyor.
Federasyon, "EDF yapılması gereken çalışmaların masrafından kaçtığı için bu konudaki verilerle oynadı... Oysa santrallerin güvenliği için bu çalışmaların yapılması kaçınılmaz" diyor ve depreme karşı güvenlik önlemlerinin artırılması gereken santraller arasında özellikle Chinon (Indre-et-Loire), Belleville (Cher) ve Blayais (Gironde) santrallerini işaret ediyor.
Basın açıklamasında ayrıca "Gerekli önlemlerin nihayet alındığını görmek için -yani santrallerin kapatılması için- ille de bir 'Fransız usulü Çernobil'in meydana gelmesi mı gerekiyor?" sorusu dile getiriliyor. (ST/TK)
* Bu haberi Sezin Topçu derledi ve Türkçeleştirdi.