Felaketten muaf bir yıla da razıyız...
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Nesin Vakfı'nda büyük bir şölen yapacağız. Yumurtadan büyüttüğümüz hindilerimizi yiyeceğiz. (Ben üzülüyorum ama çocuklara çaktırmıyorum.) İyi semirdiler yıl boyunca. Gece yarısından sonra da sabaha kadar dans edeceğiz. Çocuklar rahat eğlensinler diye ben şölenden bu yıl da erken ayrılacağım.
Vakıf gençlerimizden Süleyman'la Emine artık kendi kanatlarıyla uçuyorlar. Süleyman resim bölümünü bitirdi, grafik stajı gördü, askerliğini yaptı. Emine dramaturji bölümünü bitirdi. Daha nicelerine...
Yeni katılımlarla çocuk sayımız 39 oldu. Çocuklarımızın dağılımı şöyle:
Anaokulu 2, İlkokul 14, Orta 7, Lise 3, Üniversite 7, Kurs 3, Çalışan 2, Almanya'da gönüllü 1, Ücretli çalışan 21. , Tam zamanlı gönüllü 6, Yarı zamanlı gönüllü 10 küsur. 80 kişilik bir orduyuz yani...
Aylık giderimiz 30 milyar, ve eğitimden, sağlıktan ve uygarlıktan ödün vermeden bunun altına inemiyoruz.
Gelirimizin 1/6'si Aziz Nesin'in eserlerinin telifinden, 1/6'si gayri menkullerimizden. Düzenlediğimiz etkinliklerin, çiftliğin, seramik, kitap ve takı satışlarımızın da geliri var. Aşağı yukarı yüzde elli de bağışlardan geliyor. Sağolun.
Geçen yılımız maddi açıdan pek kolay geçmedi. Sizlere bu kanalla bir iki kez çağrıda bulunmak zorunda kaldım. Bu çağrıyı yapmak da kolay olmadı.
Artık Nesin Vakfı'na kredi kartıyla internetten bağışta bulunabilirsiniz. İki yıl gibi bir zamanımızı almış olsa da en sonunda başardık: www.nesinvakfi.org .
Hesapta, yeni kurduğumuz çiftliğin geçen yıl 15 milyar gibi bir zarar etmiş olduğu görünüyorsa da bunun yarısından fazlası altyapıya gitti. Çiftliğimiz sayesinde doğal ve sağlıklı besleniyoruz, ki bunun bizim için önemi yaşamsal boyutta. Seneye çiftliğin kesinlikle kendi kendini yaşatması gerekiyor. Bu yılki zarar ise daha yeni başlamış olmamızdan kaynaklanıyor.
Mersedes'i üzülerek elden çıkarmak zorunda kaldık. Ayakta duracak hali kalmamıştı. Nesin Vakfı'na süt vereceğim, buzağı doğuracağım diye uğraştı durdu yaşamı boyunca. Heykeli dikilecek bir inekti, dikeceğiz de. Bu arada çocuklarımızdan Cayan heykel bölümünde okuyor.
Vakfın hayvan çeşidi ve sayısı gün geçtikçe artıyor: inek, koyun, keçi, tavuk (cins cins), sülün, tavuskuşu, ördek, hindi, güvercin (hani şu havada takla atan paçalılardan), tavşan. Yakında arıcılığa da başlamak istiyoruz.
Seramik atölyemiz bağımsız bir birim oldu. Kendi giderini kendi çıkardığı gibi kar da ediyor. Bundan böyle tabak çanak gibi sıradan şeyler değil, sanat eserleri üreteceğiz.
En önemli yenilik kurduğumuz yayınevi. Nesin Yayınevi 2005'te faaliyete geçiyor. Aziz Nesin'in 10 öykü kitabını bastık. Vakıf çocuklarıyla imece usulü çalışıyoruz. Kitapları ucuza mal ederek ucuza satışa sunmaya çalışıyoruz. Birkaç yıla kadar Aziz Nesin'in tüm kitaplarını yayımlayacağız. Internet sitemiz www.nesinyayinevi.com .
Yayınevi kurmanın tehlikeli bir iş olduğunu biliyorum. Ama hayat koşulları bizi buna zorladı. Başarmaya mecburuz. Bizim başarısızlığa ne hakkımız var, ne de tahammülümüz. Girdiğimiz her işten başarıyla çıkmalıyız. Bugüne dek hiç önemli bir başarısızlığa uğramadık. Aklımız ve çalışma şevkimiz sayesinde...
Bir kez daha yeni yılınızı kutlarız.
Sevgiler, saygılar.
(YS)