Nemesis Kitap 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadınlara yönelik farkındalık oluşturmayı amaçladığı kitap seçkisini bir kez daha okurlarına hatırlattı.
Bazen Bırakmak Gerekir
Doç. Dr. Emel Bahadır Yılmaz’ın Bazen Bırakmak Gerekir kitabı raflardaki yerini aldı. Flört şiddeti konusunda şiddete maruz kalan bireylerin tam olarak şiddetin ne olup ne olmadığını anlamalarını amaçlayan eser, içinde gerçek yaşam öykülerinden örnekleri ve kişilik analizlerini de barındırıyor. Günümüzün en önemli sorunlarından biri olan flört şiddetinin alanı ise çok geniş. Bazen bir küsme, bazen itip kakma, bazen ise cinsel zorlama ya da bir aşağılama ile kendini gösterebiliyor.
Kişilerin böyle bir durumda kendilerine sormaları gereken soru ise çok basit: Flört şiddeti mi yoksa güvenli bir ilişki mi? “Kendini güvende hissetmediğin, hep suçlu hissettiğin ve düzeltmeye çalıştığın ilişki doğru ilişki değildir,” diyen Emel Bahadır Yılmaz, 2011 yılından beri şiddet konusunda çalışmalar yapıyor. Kadına yönelik şiddet, sağlıkta şiddet, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kız çocuklarına yönelik şiddet, flört şiddeti ve akran zorbalığı gibi şiddetin her çeşidinin birbiriyle ilişkili olduğunu söylüyor.
“Şiddet küçük yaşlarda başlıyor, kanıksanıyor ve normalleştiriliyor. Bu haliyle içinden çıkılmaz bir şekle bürünüyor. Bu nedenle şiddet farkındalığının erken yaşlardan itibaren ele alınması gerekiyor.”
Kendi Ayak İzini Oluşturan Kadınlar
Nemesis Kitap etiketiyle raflardaki yerini alan bir diğer eser ise, sosyal sorumluluk projeleri, kadın ve çocuk çalışmalarıyla adından sıkça söz ettiren Banu Tozluyurt’un Kendi Ayak İzini Oluşturan Kadınlar’ı.
Psikolojik sermayesi güçlü kadınların yaşamına odaklanan Kendi Ayak İzini Oluşturan Kadınlar, Türkiye’de son 40 yıldan günümüze kadar olan süreçte kendi imkân ve çabalarıyla, çok çalışarak ayak izlerini oluşturmuş 24 kadının hikâyesini anlatıyor. Bu kadınların bazıları sadece ülkemizde değil dünyada da yaptıklarıyla tanınan ve uluslararası başarılara imza atmış kişiler. Yine bu kadınlardan bazıları köyde okumuş, içindeki cevheri keşfetmiş, sonrasında azim, sebat ve kararlılıkla yoluna devam edip başarıya ulaşmışlar. İçlerinde erkek egemen sektörlerde yüksek sesle konuşabilme cesaretini gösteren kadınlar olduğu gibi, erkek mesleği olarak kalıplaşmış yargıları değiştirebilen kadınlar da kitabın kahramanları arasında.
Görme engelliler için braille alfabesiyle kabartma kitap ve sesli kitap olarak da basılan eserde yer alan hikâyelerin her biri “İşte bu benim”, “Ben de hep bunu yapmak istedim” diyeceğiniz benzerlikler olacağı gibi, “Nasıl yapabilirim?” sorusuna da yanıt verir nitelikte.
Uyuyan Güzel Uyandı
Masalların toplumsal cinsiyet rolleri üzerindeki etkisini sorgulayan Aslı Karataş’ın yazdığı Uyuyan Güzel Uyandı da Nemesis Kitap’ın araştırma inceleme kategorisindeki kitapları arasında. Eser, “Prenses de olsa temizlik kadın işidir”, “Cadılar çirkindir ve nedensiz kötülük yaparlar”, “Maceraya atılan kızların başına mutlaka bir iş gelir”, “Kurtarıcılar daima erkektir ve kadınlar kurtarıcıları olmadan tutsaklığa mahkumdur” gibi toplumsal cinsiyet rollerinin masallar aracılığıyla tekrar tekrar inşa edildiğini savunuyor.
Toplumsal cinsiyet rollerini eleştirel bir gözle ele alarak kahramanları uyandıran ve kendi sıfatlarını seçmeleri sağlayan Uyuyan Güzel Uyandı, aynı zamanda akademik referanslarla masalları değerlendiriyor ve günlük hayatımıza yansımalarını ele alıyor.
Berber Dükkânı Sohbetleri
Nemesis Kitap’ın bir diğer farkındalık yaratacak yayımlarından biri de Erkan Tozluyurt’un kaleme aldığı Berber Dükkânı Sohbetleri.
Toplumsal cinsiyet meseleleri, kadına yönelik şiddet, iş hayatında kadının yeri ve önemi, ev içi emeğin paylaşımı gibi birçok konu derinlemesine inceleniyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin ne olduğu, günlük hayata nasıl yansıdığı ve nelerin değişmesinin gerektiğini kendi deneyimlerinden yola çıkarak anlatan Tozluyurt, berber dükkânında geçen sohbetleri okura samimi ve sade bir dille aktarıyor.
Weyward Kadınları
Ve bir roman. Emilia Hart’ın kaleme aldığı Weyward, üç güçlü kadının hikâyesine odaklanıyor. Kadınlar için güvenin ne olduğu, güvenli zamanın ne demek olduğu konusu üzerinden akıcı bir kurgu ve enfes bir anlatımla aktarılan hikâye, üç ayrı zaman diliminde yaşayan üç kadının kendilerini ve güçlerini yeniden kazanmalarına odaklanıyor. Bir cadı, babasından aşırı korkan bir kız çocuğu ve kocasının dayağından kaçan bir kadın. Üçü de kendi kanatlarını açtıklarında etraflarını yakıp geçecekler…
Cesur Kızlara Yol Arkadaşları
Kız çocuklarına ilham vermesi için kaleme alınan Cesur Kızlara Yol Arkadaşları kitap serisini de unutmayalım.
Cesur kızların başucu kitabı niteliğindeki kitapta farklı başarılara imza atmış, dünyada ve Türkiye’de başarılar kazanmış 30 cesur kadının öyküsüne yer veriliyor. İllustrasyonlarla renklendirilen kitap, akıcı bir üslupla ve kadınların az bilinen yaşam öyküleriyle anlatılıyor.
Aslıhan Dağıstanlı Aysev, kitaptan elde ettiği gelirle kütüphane kurma yolundaki serüvenine de devam ediyor. Cesur Kızlar Kütüphanesi’nin ilki Suruç’ta açılmıştı. Aysev, bundan sonra da aynı amaçla kütüphane çalışmalarına devam edeceğinin müjdesini veriyor.
Aslıhan Dağıstanlı Aysev bu kitabıyla çocukların sevgi dolu, mutlu ve özgüvenli olmalarını, başarılarının önündeki tek engelin kendileri olduğunu bilmelerini ve ben de yapabilirim inancını, kadın kahramanların yaşam öyküleri üzerinden anlatıyor. Geçici güzelliklerin ve sahte rol modellerin yerine bilginin, azim ve gayretin üstün olması gerektiğini vurgulayan yazar, yanlış yapmanın değil hiç denememiş olmanın üzücü olduğunun altını çiziyor.
Kitapta yer alan başarılı kadınların rol model olması ve cesur kızların önünde hiçbir engelin olmayacağı mesajını veren kitap, umarız tüm kız çocuklarına kocaman ışıklar saçarak ilham olur…
(EMK)